Binyıllık Devlet geleneği ve Devlet sevgisi; eğer olmasaydık Dünya’ da tarih olmazdı. Türkler’in yeryüzü misyonunun Türk&İslam Ehli Sünnet İtikadına Mensup Sünni Müslüman Türklerin
Yeryüzünde, Türklüğün ve İslam’ın bir arada anılmasını bin yıl boyunca varlık sebeplerini ortaya koyarken yeryüzüne bıraktıkları medeniyetlerinin izlerinde her şekilde görülen terbiyelerinin,
terbiye etmeye zorlamadan, terbiyeli kalmayı göstermeleri bugün de aynı şekilde Ülkücü Camiamızın tek gayesidir.
Zorlama kongre arayışlarında birilerinin haddini bilmeleri gereği çağrımıza, birileri de Ülkücüleri kendilerince terbiye etmeye kalkışmak gibi hadlerini aşacak tepkilere sürüklenmiş olmaları,
birilerinin gerçekten Ülkücü terbiyeden haberdar olmayıp bir de kendilerini Ülkücü Camiaya ve bu Camianın bayraktarlığını yaptığı Milliyetçi Harekete sözüm ona bir de başkanlık yapmaya yeltenmek gibi beyhude arayışlarla nerdeyse kendilerini bile inkara varacak noktada sanki kendileri Ülkücü Terbiyesi içerisinde hiç bulunmamışlar da, bir de Ülkücü hareketi terbiye etmeye kalkmışlar da bu şekilde bu hareket içersinde yer alıp bir de bu harekete Başkan olacaklarmış.
Kimler kimlerin üzerinden Ülkücü Hareketi terbiye edecekmiş. Öğrenilmiş Çaresizlik esareti için Pavlovlarca terbiye edilmişlerin terbiye ettikleri mi Ülkücü Hareketi terbiye etmeye cüret etmişler ?
Ülkücü Hareket ve Milliyetçi Hareket Partisi, Ehl-i Sünnet Sünni Müslüman Türkleri “Öğrenilmiş Çaresizlik” esareti ile binyıllık devlet geleneği ve varlığından uzak tutmaya çalışan ve bugün ayyuka çıkmış bulunan İsa Gelecek -Mehdi çıkacak propagandalarında bu esareti kullanmaya çalışanlara karşı yegane ve tek Harekettir.
Ülkücüleri terbiye etmeye cüret ederek buna kalkışanlar, Ülkücü Hareket ve Milliyetçi Hareket Partisi’ni “Rab İsa Mesih Gelecek, Mehdi Çıkacak ” Evangelist, Satanist,Şii projelerinde kullanamayacaklar ve asla bu toplumu Sabetay Seviden bu yana programladıkları “Öğrenilmiş Çeresizlik” köleliğinde kullanamayacaklar.
Bugün Ülkücü Hareketi kendileri için engel kabul ederek bir de terbiye etmeye kalkanlar,- (Ülkücü Hareketin ve Milliyetçi Hareket Partisi’ nin “Öğrenilmiş Çaresizlik” köleliğinin zincirini, Müslüman asla ümitsizlik ve yeis içerisinde olmayacağı, tek bir kişi bile kalsa “Eğer Allah’a (C.C )ve Resulü’ne (S.A.V) inanıyorsa üstündür, imanı ile kendisini asla çaresiz, pasif, beceriksiz kabul etmeyeceklerin Ocağı ve buluşma yeri olacağını anlayanlar var olduğu müddetçe) -bütün gayretlerini Ülkücü Hareket’ e ayırsalar da bu Hareket köklerinden ve binyıllık devlet ruhundan aldığı Terbiye ile binlerce yıl daha yoluna devam edecektir.
1 Kasım sonrası ortaya çıkartılan tablodan sonra, birden bir kısım zevatın Milliyetçi Hareket Partisi’ne Genel Başkan olma sevdaları varmış gibi ortaya çıkartılıp bu süreçte bir de Ülkücü Hareket’ i terbiye etmeye kalkışmaları her ne kadar manidar olsa da “Öğrenilmiş Çaresizliğin” öğreticileri, bu öğreti ile yetiştirmiş oldukları çaresizlerin kendileri için çare arama çabalarında asıl kendilerinin hangi “Öğrenilmiş Çaresizlik” ile terbiye edildiklerini ortaya koyacaklardır ki; bu da çok yakında görülecektir.
Meral Akşener Latif bir şekilde Öğrenilmiş Çaresizlik öğretisi terbiyesi ile mi bulunduğu Hareketin kendisine öğretmiş olması lazım geldiği terbiyeden uzaklaşmak zorunda kalmıştır. Kimler Meral Akşener üzerinden Ülkücü Hareketi terbiye etmeye kalkışmaktadır. Bu mümkün müdür ?
Ya da kimler Sinan Ogan üzerinden Ülkücü Hareketi terbiyeye kalkışabileceğini sanmaktadır ? Sinan Ogan “Öğrenilmiş Çaresizlik” in neresinde olduğunu kabul etmektedir ki hangi misyon ile bugün terbiye etme cüretini göstermeye kalkışanların çaresi olmaya çaba göstermektedir ?
Koray Aydın bu SEFER, hangi öğretiyle kendisini baraj altında bulup Domates Seraları ile barajı aşarak yıllarca içinde bulunduğu camiada “Öğrenilmiş Çaresizlik” terbiyesi köleliği ile mi cesaretlenerek Ülkücü Hareket ve Milliyetçi Hareket Partisi’ ne Çare olmaya kalkışmaktadır ?
Bunların yaptıkları, söyledikleri, tavırları ve ortaya koydukları stratejiler midir Ülkücü Terbiyeleri ?
Ülkücü Hareketi terbiye etmeye cüret edip akılları sıra buna kalkışanlar sadece “Öğrenilmiş Çaresizlik” köleleri olarak aldıkları terbiyeyi ortaya koyarlar ki; bunların yapmaya kalkıştıkları,
bu hareket içinde hiç bir zaman karşılık bulamayacak, zerre mesabesinde bir çırpınış olarak kalacaktır.
Ülkücü Hareket Bin yıllık Terbiyesiyle, bugün herkesi, her yeri kontrol altına aldıklarını sanan “Öğrenilmiş Çaresizlik” öğreticileri, Rab İsa Mesih Gelecek, Mehdi çıkacak öğreticilerine rağmen bu kutlu yolda durmadan, yılmadan her türlü mücadele ile binlerce yıl daha Davasına ve Yoluna devam edecektir.
Av. Cihan Tufan