~~Tarihi kader öyle getirmiş ki, biz onlarca, yüzlerce Azerbaycanlı şair, filozof ve bilim adamını coğrafi anlamda Azerbaycan şairi, filozofu, bilim adamı olarak takdim edemiyoruz. Çünkü onların büyük çoğunluğu bugünkü bağımsız Azerbaycan devleti sınırları dışında - tarihi dede-baba topraklarında, İslam kültürel bölgesinin çeşitli ülke ve şehirlerinde (şimdi ise küresel dünyanın daha geniş coğrafi mekanında) yaşayıp yaratmışlar. Ve bundan dolayı bir çok dünyaca ünlü mütefekkirimiz coğrafi açıdan mensup olduğu başka ülkenin, halkın temsilcisi olarak bilinir. Fakat bu durum bizim dünyanın dört bir yanına dağılmış çok sayıda bilim adamı ve mütefekkirimize sahiplene bilmemeğimize, onları arayıp-araştırıp dünya bilimsel kamuoyuna soydaşımız gibi tanıtmamağımıza hak kazandırmaz zannediyorum.
Elyazmaları dünya kütüphanelerine, elyazmaları fonlarına dağınık nice mütefekkirimizi yalnız dünyaya Azerbaycanlı gibi takdim edemedik, hiç kendimiz onların çoğunu gereğince veya hiç tanımıyoruz. Orta çağ yazarlarının el-Azerbaycanî gibi sundukları Behmenyar (993-1066) da şöyle mütefekkirlerimizdendir.
Ebulhasan Behmenyar İbn Merzban sırf felsefi yaratıcılıkla uğraşan ilk profesyonel Azerbaycan filozofu olarak kabul edilir. O, İbn Sina'dan sonra Doğu peripatetizminin (Aristo felsefesini İslam dünyasında devam etdiren ve geliştiren felsefi okul) en ünlü temsilcisi olmuştur. Onun hayatı ve eserleri hakkında kaynaklarda bilgi verilir, el yazmaları birçok şehirlerin (Tahran, Kahire, İstanbul, Milan, Londra, Beyrut, Petersburg, Taşkent ve d.) ünlü kütüphanelerinde ve el yazmaları fonlarında saklanır. Ve Behmenyar'ın ilmi-felsefi mirası özellikle de XIX yüzyıldan itibaren hem Doğu, hem de Batı araştırmacıları tarafından öğrenilmektedir.
Ebulhasan Behmenyar hakkında biyografik bilgiler azdır. Ortaçağ yazarları onun Azerbaycan ülkesinden olduğunu yazsalar da, doğduğu şehri ve yılı net göstermiyorlar. Behmenyar hakkında bilgi veren ilk yazar Zahiraddin el-Beyhakî (XII yy) "Hikmet hazinesi" nin tamamlanması" ve “İslam filozoflarının Tarihi" kitaplarında, ayrıca Şemsettin Şahrazuri (XIII yy) "Ruhlar eğlencesi ve sevinçler bahçesi" eserinde filozofun hayatı ve yaratıcılığına dair değerli bilgiler vererek, onun İbn Sina'nın yetenekli öğrencilerinden olduğunu, belli bir dönemde Hemedan şehrinde yaşadığını ve kendi hocasından 30 yıl sonra vefat ettiğini belirtmektedirler. El-Beyhakî yazıyordu: "Filozof Behmenyar Ebu Ali'nin (İbni Sina'nın) öğrencisidir, dini inancına göre Mecusidir" (not: bazı yazarlar Behmenyar'ın sonradan İslam'ı kabul ettiğini belirtmektedirler).
Elde olan bilgilere göre neredeyse Behmenyar Hemedan şehrinde İbn Sina'nın öğrencisi olmuştur. Kaynaklarda onların ilk görüşü hakkında ilginç bir hikaye nakledilir: Bir gün İbn Sina demircihanede olduğu zaman yeni yetme Behmenyar oraya gelir ve demirciden ateş istiyor. Demirci cevap verir ki, ateş koymak için bir kab getir. Bu zaman Behmenyar avucuna toprak döküp diyor: "Ateşi bu kaba koy". Behmenyar'ın idraki yeteneği İbn Sina'nın çok hoşuna gider ve o, bu yeni yetme oğlanı kendisine öğrenci alıyor.
Behmenyar kendi aklı ve çalışkanlığı ile öğretmeninin sevimli öğrencisine dönüşüyor. İbn Sina sonraları Behmenyar hakkında yazıyordu: "O, bana oğuldan artık isteklidir. Ben ona talim-terbiye vermiş ve bu seviyeye getirmişemdir".
İbn Sina 1023 yılından sonra İsfahanda yaşadığından, Behmenyar onunla mektup aracılığıyla temas kuruyor, hocası ile bilimsel-felsefi sohbetler ediyor. Yukarıda adını belirttiğimiz Zahiraddin Beyhakî yazıyordu ki, bu mektuplarda "Behmenyar zor, karanlık konuları araştırıyordu".
Behmenyar İbn Sina ile yaptığı sohbetlerde döneminin ilmi-felsefi bilgilerine derinden vâkıf olduğunu göstermekle beraber, temel felsefi sorunlara dair mülahazalara eleştirel yaklaşmış, gerektiğinde öğretmeni ile tartışmaya de girişmiştir. Bu sohbetler İbn Sina'nın "Tartışmalar" (orij. adı “El- Mübahasat”) kitabında toplanmıştır. Zahiraddin Beyhakî yazıyordu: "Ebu Ali İbn Sina'nın polemik eserlerinin çoğunluğu Behmenyar'ın sorularına cevaplardır". Bu fikri diğer orta çağ yazarları Şemsettin Şahrazuri, İbn Ebu Useybia ve d. de doğrular.
Araştırmacılara göre Behmenyar İbn Sina'dan sonra Hemedan şehrinde yaşamış, tanınmış filozof ve öğretmen olarak hocasının yolunu sürdürmüş, peripatetik felsefenin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Bir zamanlar İbn Sina kendi öğrencisi hakkında uzakgörenlikle yazmıştı: "Onun sonunda gelip benim yerimde olmasına bir şey kalmadı" ...
Kaynaklarda Behmenyar'ın bazı eserlerinin adı geçmektedir: "Metafizik ilminin konusu", "Varlığın mertebeleri", "Eğitim" (orij.adı “At-Tahsil”), "Mantığa dair ziynet", "Güzellik ve mutluluk", "Müzik kitabı" vb. Ama ne yazık ki, onun bazı eserleri kaybolmuştur. Bununla birlikte elde bulunan eserlerin incelenmesi gösteriyor ki, Behmenyar felsefe, mantık ve doğa bilimleri, özellikle fizik alanında derin bilgiye sahip olmuştur. Onun ilmi-felsefi yaratıcılığında ansiklopedik kapasiteli "Eğitim" kitabı önemli yer tutmaktadır. Bu kitap birkaç yüzyıl boyunca İslam dünyasında aristotelçi felsefeyi öğrenenlerin masaüstü kitabı olmuştur.
Ebulhasan Behmenyar'ın hayatı ve bilimsel-felsefi mirası M.Tarbiyat, Z.Sefa, A.Bedevi, Z.H.Ülken, S.Poper, de Buur, K.Brokkelman, A.Saqadeyev ve b. gibi Doğu ve Batı bilim adamları tarafından öğrenilmiştir. Azerbaycan araştırmacılarından H.Hüseynov, A.K.Zakuyev, Z.Memmedov ve b. Behmenyar'ın hayat ve yaratıcılığını iyice öğrenmişlerdir. Araştırmalarda Behmenyar eI-Azerbaycanî İbn Sina okulunun iyi takipçisi ve Doğu felsefesi tarihinde önemli yeri olan filozof gibi gösteriliyor.