İslamiyet’te ruhbanlık makamı yoktur. Allah la kul arasına kimse giremez. Her Müslüman kaynaklardan Kur’an ve sünnete bakarak hayatını düzenler. Müslüman Allah’ın ilk emri olan oku emri doğrultusunda okur ve kafasındaki soruların cevabını okuyarak bulur...
Ruhbanlık sınıfı Hristiyanlıkta ve diğer bazı dinlerde bulunur. İslamda dini bilgisi fazla olan veya dinin belli konulara bakışını araştıran insanlara İslam bilginleri adı verilir. Müfessirler Kur'an ayetlerini yorumlayan kişilerdir. Muhaddisler Hadis ilmiyle uğraşanlara verilen isimlerdir. Kelam Fıkıh. gibi bir çok alanlarda çalışan ilim adamları vardır. Ama hiçbirisi dini lider değillerdir.
Halkın dini ihtiyaçlarını karşılayan bazı konularda karar vermekte zorlandıklarında görüşlerine güvendikleri ve müracaat ettikleri kurumlar vardır. Diyanette devlet tarafından bu ihtiyaçlara cevap vermek için kurulan bir devlet kuruluşudur. Tayinle gelirler ve tayinle giderler. Onlar içerisinde çalışmalarıyla öne çıkmış insanlar vardır. Ahmet Hamdi Akseki gibi. Dini liderlik tanımı İslam dünyasına Devlet gücünü ele geçirmek. Devlet yönetmek düşüncesiyle girmiştir. Hz. Ali ve Hz. Muaviye arasındaki mücadelenin temelinde bu düşünce yatmaktadır. O günlerde bu mücadelenin başında olanlara da imam lakabı verilmiştir. İmam önde giden reis demektir. Cami de namaz kıldırmakla görevlendirilen insanlara imam denilmesi de en önde, başta olmalarından dolayıdır.
Oysa İslamiyet’te camide namaz kıldırmakla tayin edilmiş maaşla namaz kıldıran bir makam müessese yoktur. Cemaat içerisinde belli şartları taşıyan insan öne geçirilir ve namaz öyle kılınırdı. Son dönemlerde dini lider kavramı Humeyni ile gündeme gelmiştir. Bu gün se Türkiye cumhuriyeti Cumhurbaşkanı tarafından dillendirilmektedir. Bu günkü diyanette Allah’la alay eden Kur’an ayetleri ile dalga geçen zihniyetlere karşı güçlü bir kınama duymadık. Yapıldığı söylenen hırsızlıklara güçlü bir tepki duymadık. Kutlu doğum haftasında zamanın başbakanı Kevser suresini kafatasçılıkla açıklarken bu surenin bununla ilgi alakası yok sayın başbakan diyen bir ses duymadık.
Makam için susan, siyasi emellere alet olan bir dini anlayış ahlaki bir anlayış olamaz. Allah’tan başka hiç kimseden emir ve direktif almayan karakterdeki insanlar diyanet işleri başkanı olabilir. Bence eğer Türkiye’de bir dini liderlik makamı olacaksa o makamı % 50 nin cumhurbaşkanı olduğuna inandığım sn. Tayyip Erdoğan o makamı kimseye vermez. Kafasının arkasındakileri Millete hazmettire hazmettire hilafeti getirmek istiyorsa bunu da açıkça söylemelidir. Birilerine “Sen Kimsin Ya”? diye kibirli kin dolu davranışlarını bu Mİllete de siz kimsiniz ya diyebilecek cesarette olması gerektiği kanaatini taşıyorum..