Hürriyet gazetesine konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Baştan beri Suriye politikasının büyük yanlışlarla dolu olduğuna inananlardanım. Tabiî ki Esad rejiminin, zalimlerin yanında yer alacak değiliz. Şimdi bunları tamir ediyoruz, düzeltiyoruz” demiş.
‘Bölge bir kere daha dizayn edilmeye çalışılıyor” diyen Numan Kurtulmuş’un bayağı aklı başında sözlerinden bazıları:
Büyük resim çok net; bir asır evvelki oyunun 2. perdesi oynanıyor. Bölge bir kere daha dizayn ediliyor, bölünmeye çalışılıyor. Burada da bu oyunu bozabilecek tek ülke Türkiye olarak görüldüğü için bu oyuna müdahale etmemesi isteniyor. Bunun Türkiye’nin yönetim yapısıyla falan hiç bir ilgisi yok. Bu, 2. Sykes-Picot, çok açık. 10 sene öncesine göre mezhep bakımdan da bölge çok daha fazla bölünmüş durumda. Meselenin başlangıcı 1991 Irak’ın işgalidir.
Başbakan’ın Irak ziyaretinde Irak Merkezi Hükümeti’yle Başika’daki Türk askerî varlığına ilişkin bir görüşme olacak. Başika’da onları da rahatlatacak bir öneri götürüyoruz. Çekilme söz konusu değil. Baştan beri Suriye politikasının büyük yanlışlarla dolu olduğuna inananlardanım. Tabiî ki Esad rejiminin, zalimlerin yanında yer alacak değiliz. Şimdi bunları tamir ediyoruz, düzeltiyoruz. Suriye’de Ruslarla gidilecek olan görüşmelerde Halep üzerinden iyi bir Halep barışı ve Halep barışı üzerinden de iyi bir Suriye barışı tahkim edilmesi lâzım. Musul meselesinde de yeni bir yaklaşımla Irak hükümetiyle bir ittifak yapılmalı. Önce ateşkesin doğru uygulanması, sonra masanın doğru kurulması önemli. Böyle bir katilin iş başında durmasının insanî olmadığını düşünüyoruz. Ama ortada barış sürecinin görüşmelerinin başlamasıyla birlikte karşılıklı olarak karar verecek olan, masadaki insanlar.
Emareler, eğer söylediklerini yaparsa Trump’ın dahil olmaktan ziyade mümkün olduğu kadar hızlı şekilde Orta Doğu’dan askerî varlığını çekmek tercihi ile yaklaşacağı yönünde. Ama siyaset belli olmaz, daha 20 Ocağa çok var. Rusya, rejimin yanında yer alarak savaştan önce olmadıkları kadar bir güce sahip oldu. Ruslar yeniden Orta Doğu’ya döndü. ABD ne yapacağını bilmediği için sahada inisiyatifi Ruslara bıraktı.
ABD ile gerginleşen ilişkilerin rahatlayacağını ümit ediyorum. İki unsur var. FETÖ hâlâ orada bir takım imkânlarla network’ünü canlı tutmaya çalışıyor. Bir an evvel iadesi ile ilgili sonuç alacağımıza, en azından iade sürecinde gözaltında tutulmasının sağlanacağına inanıyorum. İkinci mesele de PYD meselesi, Orta Doğu’da bir takım normalleşmeler başladıkça burada terör örgütleri üzerinden bir varlık mı olsun yoksa Türkiye gibi devlet geleneği olan bir ülke ile mi iş birliği yapacak? Ben ABD’nin Türkiye ile işbirliği yapacağına, açık, aleni tavır değişikliğine gideceğine inanıyorum. İnşallah kısa sürede PYD’yi desteklemekten vazgeçer.”