(Hasan Gömleksiz kardeşimizin facebook sayfasından alınmıştır)
Bu kuşunun acısısı geçer ama rezilliğin acısı geçmez.
Israrla söylüyoruz. Söylemeye de devam edeceğiz.
Bunca yıl, bunca şehit, bunca kavga, bunca bedelden sonra size ülkücülük mü öğreteceğiz?
Başkan değil, genel başkan, genel başkan değil, isterseniz ultra genel başkan olun fark etmez.
ÜLKÜCÜNÜN KANI ÜLKÜCÜYE HARAMDIR.
Parti, ocak, bucak, hangi sebeple olursa olsun haramdır.
Döken, döktüren, dökülmesine müsaade eden, tazyik eden, teşvik eden hiç şüpheniz olmasın ülkücü hareketin tarihine başkan maşkan değil, düpedüz ülkücülüğün, ülküdaşlığın katili olarak geçecektir.
Çünkü kanla disiplin, kanla teşkilatçılık, kanla ceza aynı şey değildir. Kanla bunları bir birine karıştıranlar değil teşkilatçı kara budundan kara bir çeri bile olamazlar. Yani bize tarihi rezaleti teşkilatçılık meşkilatçılık diye yutturmaya kalkmasınlar.
Tam! Ülkücünün kanı ülkücüye haramdır derken, Tam! Ülkücüler yeniden dirilmiş ayağa kalkmışken.
Tam! Ülkücüler yedi düvele ülkücünün ve ülkücülüğün ne olduğunu göstermişken.
Tam! Kavga sandığa gömülmüş, umut yeniden yeşermişken.
Karanlık dehlizlerinden namussuz ve şerefsizce çıkarak yeniden kirlettiler tertemiz ülkücülüğümüzü.
Bu kurşunun acısı geçer, ama bu rezilliğin utancı kolay kolay geçmez. Bir avuç bedbaht alkışlasa da geri kalan bütün ülkücülerin suratına tüküreceği böyle soysuz bir eylem hakkında daha başka ne denebilir ki?
Yapana yaptırana teşvik edene göz yumana yazıklar olsun.
O adına, o şanına, o şerefine kurban olduğum ülkücülük,
o yedi düvele nam salmış ülküdaşlık gözünüze dizinize dursun.
Birimizi değil binimizi vursanız da değişmez ki.
Artık aklınızı başınıza alın miladı geçmiş bilmem kaçıncı yüz yılda şehzade kumarı oynamıyorsunuz beyler!
21. Yüz yılda Türk milliyetçiliğini temsil ediyorsunuz.
İştigal ettiğiniz makamlar şereflerin en yücesini bahşettiği için, bütün kriterleri ile liyakatın da en yükseğini gerektiren makamlardır. Türk milletinin ve ülkücü hareketin can damarıdır.
Borcu, el etek öpüp, diyet ödeyerek değil, ancak ve ancak ona layık olunarak ödenir.
Ama ne yazık ki sanki o devirler geçmiş gibi, artık uydurulan uyduruldukça da yoldan çıkan garip bir ülkücülükle karşı karşıyayız. Her ne kadar inkar etsek de her devrin adamı olduğu gibi demek ki her devrin de bir ülkücülüğü oluyormuş. Ne yapalım demek ki bu da, bu devrin ülkücülüğü.
Kriterler belli: Lider ne derse o, gaflet hatta hıyanet içinde bile olsa değişmez alın yazısı.
Toplu kazanç, toplu ölüm koyun gibi. İyide biz koyun değiliz ki bizim böyle akıl dışı bir alın yazımız hiç olmadı ki.
Yirmi yıldır iyi ülkücüyüz diyenler nasıl iyi ülkücü oluyorlar diye bakıyorum da gördüğüm hep aynı. Yarış ülkücülükte değil, yarış hep emredersin de.
Anlayacağınız batı cephesinde değişen bir şey yok yani. İlk yılından son yılına kadar hep aynı.
Muvazzaflar emir eri, görevden el çektirilenler bilaistisnasız isyancı nedense
Eskiden düzen öğütürdü artık lider öğütüyor.
Düzenle lideri kıyaslarsak Bu daha kötü koyuyor ama yapacak bir şey yok.
Hasılı kral öldü yaşasın yeni karalınızdan da, lider doktrin teşkilatınızdan da,
emirinizden de, demirinizden de bıktık. Lider ve teşkilatla ilgili her şey akıl devredeyse avantaj akıl devreden çıkarsa dezavantajdır. Bunu bile anlatamadık ya yıllarca.
Artık Soğuk savaşın bittiğini,
insanların hayatının kıymetli olduğunu,
insana ve insanca yaşamaya değer veren toplumların ileri mutlu ve refah,
değer vermeyenlerin ise geri mutsuz ve bedbaht olduğunu,
ilim ve bilgiye dayalı rekabetçi yeni bir yüz yılın başladığını ne zaman anlayacaksınız.
aklın yerini kabulün, fikrin yerini tabunun ilmin yerini hokus pokusun alamayacağını daha ne zaman anlayacaksınız.
Milliyetçilik ve ulus devletler dünyanın her yerinde zemin buldu; ama milletleşmeleriyle en çok ve en etkili Avrupa da vücut buldu.
Ruhu nereli olursa olsun eğitimi Avrupalı olan milliyetçilik kuru gürültüyle hamasetle geçiştirilecek bir şey değildir.
Plansız, programsız, emeksiz yazarsız çizersiz düşünürsüz sanatçısız olacak bir şey değildir.
Nasıl top ve tüfeğe karşı kılıçla zafer kazanılamazsa milletleşme süreci tamamlanmadan, modern manada milliyetçiliğin bütün gerekleri yerine getirilmeden de milliyetçiliğin hakkı verilemez.
Bu nedenle partisi ocağı bucağı derneği vakfı her şeyi tıkır tıkır işleyen bir saat gibi olmak zorundadır. Mekanizmalardan birisi arıza yaparsa saat zamanı doğru göstermez. Bırakın hedefinizi Turan’ı bir müddet sonra evinize Balgat’a bile gidemezsiniz.
Nasıl namazın ruhuna uygun olmayan namaz insanın suratına çarpılırsa,
çağdaş İlmi ve insani gerekçelere dayanmayan milliyetçilikte insanın sırtına sarılır.
Yani milliyetçiliğin kaderinde kendi kaderini tayin etmek kadar başkaları tarafından kullanılmak vardır.
Milliyetçiler ülkelerinin eşekleridir sözü artık Türk milliyetçilerinin kaderi olmamalıdır.
Sadece bağımsızlık savaşı vermek her şey demek değildir.
Atatürk gibi Batılı manada bir milliyetçilik, batılı manada bir zihniyet, batılı manada bir imcilik ve felsefe vücuda getiremezseniz eğer.
Fas Tunus Cezayir Libya Mısır Sudi Arabistan Suriye Irak olur; ama Türkiye olamazsınız.
Önemli olan Atatürk ve Türk milliyetçilerinin kurduğu,
ilmin rehberliğinde ki batılı ve çağdaş Türkiye olmaya devam etmek mi, yoksa Ortadoğu’nun bedevizm bataklığına yeniden gömülmek mi? Bu tercih çok önemli.
Muhafazakar bir çok insanımız dindarlıkla bu bataklığı, çağdaşlıkla dinsizliği bir birine karıştırıyor.
Lafa gelince Mâtürîdî icraata gelince ta dibine kadar Eş’ari olmak.
Lafa gelince ilimci icraata gelince taklitçi olmak.
Lafa gelince aydın icraata gelince cahil ve cühala olmak.
Lafa gelince dava adamı icraata gelince adamın adamı olmak.
Lafa gelince Müslüman icraata gelince şeytandan beter şeytan olmak,
Lafa gelince ülkücü icraata gelince Bizans’ı sollamak
Lafa gelince Türk icraata gelince gavur oğlu gavur olmak, devri artık bitmeli.
Her şeyden önce çözülmesi gereken düğüm budur. Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak diyen Ziya Gökalp’ten yıllar sonra hala onun gerisinde olmak onu anlamamak yakışmıyor bu harekete.
Ne diyelim ülkücünün önünü ülkücünün kestiği,
Ülkücünün ipini ülkücünün çektiği günleri yaşıyoruz.
Alıştık nasıl olsa
Ülküdaşlık hukuku kanırta kanırta biraz da bir birimizin kanını dökerek kanatılacak hepsi o kadar.
İğne vurulurken çocukların kandırıldığı gibi, hiç acımayacak. Merak etmeyin ülkeye vatana millete ocağa partiye hiçbir şey olmayacak. Buna da alışacaksınız.
Sadece üç beş gün konuşulacak sadece üç beş eski kafalı kelaynak kızacak hepsi o kadar.
Salla başı al maşının siyasi rüşvetçi makyavelist politikacı versiyonu lider ne derse odur ala.
Ala da bu iş emredersiniz den çoktan çıkıp karşılıklı eyvallahlarla en baba çıkar ilişkisine evrileli han ile hamam olmadı mı?
Artık gariban ülkücünün ülküsüyle
sizin küçük olsun benim olsun mantığıyla yavaş yavaş tadını çıkara çıkara geviş getire yediğiniz, sonrada zevkle üstüne geğire geğire sefasını sürdüğünüz ülkücülüğün hiçbir alakası yok ki.
Hadi bakalım biraz daha tapınıp biraz daha kutsayıp biraz daha suçunuzu yık yıkın onun üstüne
0nunla olursa onunla, Onunla olmazsa nasıl olsa yine, YENİ BİR O OLACAK NASIL OLSA SİZİN HAYATINIZDA.
Ne yapayım ben iyi ülkücüyüm liderim dedi ondan yedim bu naneyi ile daha çok nane yiyeceğin ve kendinle birlikte milleti de yedireceğin günler daha çok nasıl olsa
Sağır sultan duydu sen duymamışsın demek ki.
Lideri uyuyunca tebaanın uyanık olması yakışık almaz tabi!
Edep ve haya her yerde olduğu gibi ülkücüye yakışır vaziyette burada da devre girmeli.
Ne yüz yıllık hesaplaşmadan, ne iki ayyaştan, ne reklam arasından, ne parantezden ne noktadan, ne demokrasiden ne TC den ne de cumhuriyetten sana ne.
Ne fikirden ne zikirden ne ilimden ne bilimden sana ne. Onlar liderin ve şürekasının işi sen kara budundan kara bir çerisin düşünmeyeceksin böyle şeyleri.
Hem ha padişah ha başkan.
Hem Ha Osmanlı, ha cumhuriyet ne fark eder ki?
Nasıl olsa ilk rövanşı aldınız.’’PKK hayır diyor siz niye hayır diyorsunuz’’ Diye diye HDP evetleriyle eveti şak diye çaktınız millete.
Hele Kerkük Musul bir halledilsin. Hele Irak Suriye bir parçalansın.
Hele doğdu doğacak, kuruldu kurulacak denilen Kürt koridoru bir kurulsun.
Hepsinden önemlisi hele SENİN ÖNERMEN VE SENİN KATKILARINLA DANIŞILAN DANIŞMANLARIN ŞU YENİ TÜRKİYE’Sİ HAYIRLISIYLA KAZASIZ BELASIZ BİR DEVREYE GİRSİN, DOSTU DÜŞMANI, BEKAYI MEKAYI, ÜNİTERİ EYALETİ İŞTE ASIL O GÜN KONUŞACAĞIZ SENİNLE.
Lütfen o gün bari olsun suçu liderine suçu başkalarına atmadan konuşabilelim.
Bir Türk milliyetçisi olarak, Türk milliyetçiliği için çok önemli olduğunu hem de en az liderin kadar önemli olduğunu artık lütfen anla.
Atı alan Üsküdar’ı geçse de anla.
Unutma ki bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir insanı, bir insan bir vatanı her zaman kurtarabilir.
HASAN GÖMLEKSİZ. O2 / MAYIS / 2017