Bir çok ilim insanı bu gün İslam Devletlerinin içinde bulunulan vahim durumu incelemektedir..Maalesef İslam Milletlerinin yaşadıkları çıkmazlar bir türlü aşılamamaktadır..
Her şeyden evvel insanlarımıza hürmek ve sevgi ,en ıssız köydeki çobandan başlamalı ve herkesi içine alacak şekilde ,her bireye gösterilmelidir..Bu topraklarda huzur içinde yaşamanın tek şartı insan sevgisi ve insanlara karşı duyulan hürmet ve saygıdır..
İnsani ;Yüce Allah'ın yarattığı mukaddes bir emanet olarak kabul etmek ve onu sevgiyle ,samimieyetle kucaklamak zorundadyız.Sevginin ,hürmetin,saygının olmadığı bir toplumda huzur ve güven içinde yaşamak mümkün değildir..Son yıllarda Anadolu toprakları bir çok düşmanın ortak destekledikleri terör olayları nedeniyle huzur ve güvenlik bakımından sıkıntı yaşıyor..Terör olayları nedeniyle arzu edilen iç huzursuzluk ,aynı zamanda da insanlar arasında güvensizliği doğuruyor.
Türkiye de güvensizlik hat safhaya ulaşmıştır...Yapılan bir araştırma sonucunda Türk Milleti'nin % 95 'i birbirine güvenmediği söyleniyor..Bu oran çok yüksek ve aynı zamanda da çok tehlikelidir..Güvensizliğin bu kadar yüksek olduğu bir toplumda sevgiden,hoş görüden,saygıdan,hürmetten söz etmek kesinlikle mümkün değildir.Bu millet bir kaç yıl önce asla böyle bir millet değildi..
Yüzde 95 güvensilik oranı ne demektir,biliyor muyuz?
Aile yapımızın kökten sarsılması ve aynı aile içinde anne,baba,kardeş ve çocukların bile birbirine güvenmediklerini ifade eden bir oran ile karşı karşıyayız..Patlamaya hazır bir toplum olduğumuzu gösteren bir rakam..
Böyle bir toplumda insan sevgisinden ,hoş görüden,hürmetten ,karşılıklı saygıdan nasıl söz edeceğiz?
Ülkemizi yönetenler,bilimsel Eğitim yapan Üniversiteler,Sosyologlar,psikologlar,Düşünce örgütleri ,demokratik kuruluşlar,odalar,siyasi partiler güven sorununu mutlaka zaman geçirmeden ele almalıdırlar ve güvensizlik oranını tam tersine döndürmek zorundadırlar..Bu konuda hepimize çok önemli vazifeler düşüyor..Hiç Vakit kaybetmeden kendi ailemizden başlayarak güvensizliğe neden olan sebeplerin ortatan kaldırılması için azami gayret göstermeliyiz..
İnsani huzur içinde yaşatmak hepimizin ortak görevi olmalıdır..Barış anlamı taşıyan dinimzin de kutsal kitabında insan sevgisi ve huzuru ile ilgili bir çok ayet vardır..
Kur-an -da on dokuz ayette insan sevgisi açıkça anlatılıyor.. Bu ayetlerden başka Sevgili Peygamberimizin insani sevmekle ilgili bir hadisi olduğunu da özellikle ifade etmeliyim..Burada ayetlerin manasını yazman mümkün değildir..Şunu kısaca ifade edersen konu anlaşılmış olur..Kur-an ahlak üzerine inşa edilmiş eşi benzeri olmayan son kitaptır..Bu kitap aynı zamanda insan sevgisini temel hedef olarak göstermektedir..Bizim işimiz kur-an*daki insan sevgisini doğru anlamak ve özel hayatımıza tatbik etmektir..
Bir başka ifadeeyle İnsan sevgisi İslamiyetin özüdür..Yüce Allah insan oğlu için””yer yüzündeki halifem”” diye şereflendirdiği insandır..
Sevgili Peygamberimizin “””İman etmedikçe cennete giremezsiniz,birbirinizi sevmedikçe de gerçek iman etmiş olmazsınız..””
Bir arada yaşamak zorundayız..Farklılıklarımızı bir köşeye bırakarak benzerliklerimizi ortaklaştırmalıyız..Bizim gibi düşünmeyenlere de saygı göstermeliyiz..
Bu gün barışa,huzura,hürmete,saygıya hasret olan milyonlarca insan var..özellikel İslam beldelerinde insan sevgisine büyük özlem duyulmaktadır..İnsan sevgisini esas alacak sistemi de Türk Milleti'inden başka İslam alemine akataracak başka millette yok..İnsan sevgisini ,barış ve kardeşlik duygusuyla kaynaştırarak tüm beldelerde inşa etmekten başka caremiz yok..
Ramazan ayı insan sevgisi konusunun yaygınlaştırılması için vesile olmalıdır..Umarım öyle olur..Bu ramazan özellikle Müslüman ahali için huzurun başlangıcı olsun..Umarım öyle olur..Benimkisi sadece bir dilek ve umut..Bu umudumumuz gereşkeleştirmek için dua etmekten başak da çaremiz yok..İŞimiz dua ya kaldı....