Türk Devleti ve Türk Milleti bu topraklarda var oldukları tarih boyunca bu günkü kadar tehlike ve kaos içinde hiç bir dönem olmadı..
ANADOLU işgal altındayken dahi ,Türk Milleti bu gün yaşadıklarımızdan daha güven içindeydi..O günlerde milli şuur,vatan sevgisi,ahlak anlayışı,bağımsızlık aşkı ,insanların birbirine karşı güvenleri,samimiyetleri,saygıları,inançları dipdiri idi..Ya şimdi..?
Milli şuur kayboldu..
Milli kimlik zedelendi.
Milli ruh yok oldu...
Milli duruş tarihe karıştı..
Milli inanç karartıldı..
Milli Eğitim yozlaştırıldı..
Milli savunma büyük yara aldı..
Milli adalet tarihe karıştı..
Kısaca Milli devlet anlayışı yok edildi..Bu durumda Milli Bütünleşmeyi nasıl sağlayacağız...?Hatırlatmak istiyorum:Türk Tarihinde onlarca devlet yıkıldı.Yıkılan devletleri yerine yenisi kuruldu..Ancak günümüzde durum çok farklı..Emperyalizmin elindeki silahlar çok güçlü..Eğer devletimiz zarar görürse ,yeni devlet inşa etmemiz çok pahalıya mal olur..
Teslim olacağız? Hayır...Önce samimi ve dürüst olacağız..Türk Devlet felsefesiyle ,mevcut Anayasamızın ilkelerinin temel espirisi MİLLİ BÜTÜNLEŞMEDİR..Herkes Anayasamızın başlangıç kısmında yer alan “”MİLLİ ÜLKÜ”” belirlenmememiştir..Önce bu ülkünün ne olduğunu en kısa sürede belirlemeliyiz..Milli Bütünleşmemizin moral ve bilimsel unsusru “”MİLLİ ÜLKÜ ve MİLLİ ŞUUR”” olmalıdır..Milli ülkü ve Milli şuurun özü “”MİLLİ KÜLTÜR””dür..Bu topraklarda yaşayan her birey Milli kültür mayasıyla ,kültür bütünleşmesiyle hiç vakit geçirmeden kucaklaşmalıdır..
Kültür bütünleşmemimizi ancak eğitim yolu ile sağlayabiliriz..Milli Eğitim Bakanlığına ve Öğretmenlere Milli Bütünleşmemiz için çok büyük görev ve sorumluluk düşmektedir..Milli Bütünleşmeyi sağlamak için de Milli düşünceye sahip olmak gerekiyor..Milli düşünmeyenlerle ,milli bütünleşmemizi sağlayamayız..Bu gün çektiğimiz sıkıntıların temelinde ,
1-Eğitimin Milli olmayışı
2-Eğitim Yöneticilerinin de Milli düşünceye sahip olmayışları yatmaktadır..
Dünya da saf bir ırk devleti kalmamıştır..Her devletin bireyleri arasında farklı etnik guruplara mensup insanlar olabilir..Öte yandan farklı inanç topluluklarının da olması doğaldır..İnançları ve ya etnik grupları farklı da olsa ,ortak bir kültür oluşturmadan .millet olma şansı hiç yoktur..Ortak kültür sonuçta Milli Bütünleşmeyi doğurur..
Milli Bütünleşme hangi araçlarla yapılır? Sorusunun cevabı nı da vermek zorundayız..Eğitim alanında iki kavram var..
YATAY EĞİTİM, DİKEY EĞİTİM...
Dikey eğitim alanında ; bilim adamları, Milliyetçi, ülkücü, araştırmacı,düşünen,konuşan ,çok okuyan ,yaratıcı bilgelere sahip,Kültür hayatmızın tüm renklerini kabul eden ,yaşantımızın her kademesini renklendiren ülkesine ve dünyaya ışık tutan ,yenilikçi, adaleti ön plana çıkaran ,demokrasiyi yaşam felsefesi olarak algılayan ,Milli duruş sergileyen insanalar yetiştirilir..Bu özelliklere sahip nesiller ancak ülkemizi çağdaş ilkelerinin üstüne taşıyabilir..
Yatay Eğitim alanında ise ;
Milletimizin bütününü,köylümüzü,esnafımızı,işçimizi,yaşlımızı,kadınmızı,erkeğimizi,dış dünyadaki soydaşlarımızı Milli ruh ,Milli Ülkü ile bütünleşmeyi sağlamalıyız..Başka milletlere ,başka kültürlere,başka ülkülere evrilerek MİLLİ BÜTÜNLEŞMEYİ sağlamak mümkün değildir..
İdarede,adliyede,ticarette,sanayide ,tarımda kısaca toplumumuzun tüm yaşam alanlarında Milli düşünerek reform yapmak mecburiyetindeyiz..
Yönetim sistemimizin adı Demokratik,laik,sosyal hukuk devletini savunan CUMHURİYETTİR..Dünya da yalnızca demokrasilerde insani değerlere göre kurallar konuyor..Demokrasi olmadan Milli Bütünleşmeyi sağlamak asla mümkün değildir.
Milli Bütünleşmenin bir başka önemli şartı da farklı düşüncelere saygı göstermektir..Dayatma yönetmiyle geliştirilen yol ve kurallar asla insani değildir..
Ülkemiz çok büyük tehlikeyle karşı karşıyadır..İç ve dış tehlikeler karşımızda duruyor..Bu temlikleri görmemek,yok farz etmek büyük aptallık olur..Türkiye son iki asrın en çirkin saldırısıyla yüz yüze gelmiştir..Adeta alarm zilleri çalmaya başladı..Bu durumdan kurtuluşumuzun tek recetesi var..
Milli Şuur,Milli Duruş,Milli bakış ve MİLLİ BÜTÜNLEŞMEKTİR..Milli bütünleşmemizi sağlayamazsak korkarım ki bir arada yaşama hakkımızı da kaybetmiş oluruz.
Dünyada ve ülkemizde yaşadığımız olayları “”TÜRK İÇİN,TÜRK'E GÖRE,TÜRK TARAFINDAN “” ilkesiyle hareket etmek zorundayız..
Söz de milli birlik istemiyoruz..Kişi ya da kişilerin özünde millilik ruhu olmalıdır.Bu şuur ve ruhtan uzak olanlar ancak korku söz konusu olduğunda “”MİLLİ BİRLİKTEN”” bahsederler..Korku son bulunca eski kürklerini giyerler..
Halbuki Ülkücü-Milliyetçi Türk Gençliği ve TÜRK MİLLETİ özde milli şuur ve milli kültür ilkelerini Hayat felsefesi olarak benimsemişlerdir..