Çağımıızın temel siyasi düşünce sistemi Milliyetçilik ülküsüdür..Bu ülkü aynı zamanda Türk Milleti'nin en kısa süre içinde modern çağdaş ülkeler arasında ilk sıralarda yer almasını sağlamaktır.
Ülkücülüğün ne olduğunu bir grup üniversiteli gençlerle sohbet ederken tanımlamıştım..
Gençler şu soruyu sormuşlardı...””HOCAM ülkücülük nedir;bize kısa ve öz olarak tanımlar mısınız?””Aslında bu soru kasıtlı sorulmuştu..Bu gençlere aynen şöyle cevap verdim..
“”Siz Türk Milleti'nin bir evladı olarak kendinizi kabul ediyor musunuz?
Türk Milleti'nin tam bağımsızlığından yana msınız?
Vatanın bütünlüğünden yana msınız?
Tek bayrak;tek dil;tek devlet;tek millet ;tek vatan diyor muısunuz?””Bu sorularımın cevaplarına hepsi birlikte olumlu cevap verdiler...Onlara döndüm ve dedim ki “”Gençler sizlerde benim gibi samimi bir ülkücüsünüz.İşte ülküüclüğün tanımı bu.”” hepsi şaşkın şakın yüzüme bakarak “”Bize okulda böyle açıklamadılar,suç biz de değil..Ülkücülük buysa bizler de ülkücüyüz..”” dediler..Gençlere bu samimi yaklaşımın sonucunda bir şeyi hatırladım..Ülkü Ocağı kültürüyle yoğrulmuş bizler görevimizi maalesef yapamadık..Bir başka ifadeyle son yırmı yıl süresince Ülkücü Hareketi yönetenlerin çok büyük eksikliği oldu..Hala hata yapmaya devam ediliyor..
Son günlerde ulusal basında ,televizyon ekranlarında en çok tartışılan konular ;Milli irade,Demokrasi;Hukuk,Adalet ve hak olmuştur..
Hak ,Hukuk,Adalet,Miliyetçi hareket sloganıyla yıllarca sokakların diliyle Türk Milleti'ne mesaj vermeye büyük emek sarf eden ülkücüler; cumhuriyet döneminde her türlü haksızlığa,zülme,adaletsizliğe ,hukuksuzluğa maruz kalmış vatan evlatlarıdırlar..
Bu kahramanlar Türk Milletini karşılıksız sevmenin bedelini canlarını toprağa vererek ödediler..
Bu kahramanların bir bölümü de zindanlarda sahipsiz bir vaziyette özgürlüklerinden mahrum kalarak ödedişler..
Bu kaharamanlardan beş bin ana kuzusu toprağın kara bağrına düşerek ;Türk Milletini karşılıksız sevmenin bedelini hayatlarıyla ödediler..
Ülkücü Türk Milliyetçileri ;vatan;millet,bayrak;din sevdasıyla emperyalizme karşı mücadele ederken ,para-pul peşinde koşmadılar..
Ülkücü Türk Milliyetçilerine ;
Devlet nasıl soyulur?
Rüşvet nasıl alınır?;
Para nasıl kazanılır?;
Yolsuzluk nasıl yapılır?;
Yapılan sınavarda sınav soruları nasıl çalınır ve yandaşa soruların cevapları nasıl aktarılır? Diye öğreten olmadı.
Devletin yönetimini ele geçirmek için kutsal dinimiz İslamiyetin siyasi olarak nasıl kullanıldığını da telkin eden olmadı..
Devletimizin tüm mal varlığının savşata kazanılan “”GANİMET” oduğunu söyleyen de olmadı..
Hırszlığın,çalmanın nasıl yapılması gerektiğini kapsayan ahlaksızlığın uygulanması için, ocaklaarda seminer veren de olmadı.
Çalışarak ,çalmanın ibadet olduğunu telkin eden de olmadı..
Tüm bu ahlak dışı davranış ve yelemlerin aksine ;Milli irade,Demokrasi,Hak;Hukuk,Adalet,Özgürlük,Vatan ,millet,Bayrak aşkı ve tüm insani değerler öğretildi.Telkin edildi..Önerildi..Bunların dışındaki davranışların tamamının ahlaksızlık,edepsizlik,haysiyetsizilik,şerefsizlik,alçaklık ve ihanet olduğu yüzlerce kez tekrarlanarak Ülkücü -Türk Milliyetçi gençlerin beyinlerine nakış nakış işlendi..
Demokratik Milliyetçilik ,Milli bütünleşmemizin temel ilkesi olduğunu her Ülkücü -Türk Milliyetçisi adı gibi bilir..Türk Milliyetçileri millet iradesine gönülden bağlıdır. Türk Milliyetçileri nin ülküsü Türk Milletini bütünüyle kucaklamaktır..Demokrasiyle hürriyet kavramları arasında çok yakın bir münasebet olduğunu lise yıllarımızda ülkü ocaklarında seminer veren büyüklerimizden öğrenmiştik..Ülkü Ocakları Düşünce ve Fikir üretme merkezleri gibiydi...Gençlik yıllarımızda dünyanın en büyük ve en önemli gençlik teşkilatı olan Ülkü Ocakları maalesef son yıllarda pasifize edilerek bir çok meselede söz söyeyemez konuma getirildi..
Cağımızın en önde yer alan ;demokrasi,hak,hukuk,adalet,hürriyet ,insan hakları,çevre şuuru,milli irade ,çocuk hakları,kadınlara yapılan tecavüzler ,ekonomik hayat,Eğitim Hayatı,Kültürel yaşam ve uluslar arası ilişkiler ve dış Türkler gibi önemli konularda söz söyleyemez konuma getirilen Türk-islam Ülkücüleri ve Ülkü ocakları toplum hayatımızdan uzaklaştırıldı..
Ülkücü Türk Milliyetçileri mutlaka tüm evrensel değerler etrafında yeniden külleri arasında yeşermeli ve Türk Milletinin tekrar umudu olmaldır..