Türk milliyetçiliği fikrine ve bu fikrin mensuplarına karşı salyalı ağızlarla kin kusmak ve Türk kimliğini yok saymak;
Cehâlettir!
Soysuzluktur!
Şahsiyetsizliktir !
Başka bir millete ve başka bir dine aidiyettir!
Başkalarının uşağı olmaya heveslenmek ve de küresel eşkıyalara hizmettir!
Türk milliyetçiliği fikri;
İnsanı, yaratılmışların en şereflisi bilip, onlara Allah'ın emaneti nazarıyla bakar.
Türk milliyetçileri;
83 milyon insanımızı bir ve kardeş kabul ederek, tek ferdini bile dışarıda bırakmadan tamamını muhabbetle kucaklayıp onlara hizmeti ibâdet bilir.
MİLLİYETÇİLER ve BÖLÜCÜLER;
Türk milliyetçileri sözlerine bazı şerefsiz bölücüler gibi bazen 36, bazen 42 etnik kökeni sayarak başlamaz, Türk milliyetçileri sözlerine 83 milyonu bir ve kardeş sayan ''Türk milleti'' sözüyle başlar.
Milliyetçiliğe karşı çıkanların tümü birden;
Ya Türk'ün azâmeti ve asâleti karşısında aşağılık duygusuna kapılan imparatorluk tortusu küsurat zibidilerdir, ya da, beynine ve benliğine yabancı ideolojilerin esaret tasması takılan şahsiyetsizlerdir!
Milliyetçilik;
Türk milletini, dini, kültürü ve tüm mukaddes değerleriyle ebediyen hür ve bağımsız şekilde yaşatma arzusu ve aşkıdır.
Milliyetçilik;
Türk milletinin varlığında yok olabilmenin adıdır.
Bu yok oluş;
Asâleti,
İmanı ve insanlığı,
Dünya malına tamahla aç çakallar gibi Hakk’a, hukuka saldırmamayı, kanaati, dürüstlüğü ve kâinatın sahibine mutlak teslimiyeti gerektirir.
Bir insanın gerçek manada milliyetçi olarak kabul görebilmesi ancak, mensubu olduğu milletine lâyıkıyla bağlanıp onu aşk derecesinde severek onun varlığında yok olup, bir ibâdet şuuruyla kendisini milletine adayabilmesiyle mümkündür.
Milletinin varlığında yok olup, kendisini milletine adamayanların milliyetçilikleri ve İslâmilikleri yüzeysel olup, kuru sloganlara hapsedilmiş cılız bir avuntudan ve geçim, seçim, makam kaygısından ibarettir.
Mala, mülke tamah eden,
Hak- hukuk tanımayan, merhamet ve insaftan sıyrılmış insanlar, milletin bünyesinde habis bir ur gibi duracaklarından dolayıdır ki asla milletin varlığında yok olamazlar. Her zaman için asalak ve yabancı bir haşere gibi millet denen bünyeyi rahatsız ederler.
Mecnun’un Leylâ’da yok olup bir ömür boyu ıssız çöllerde Leylâ, Leylâ diye inleyerek bir deri bir kemik kalması hadisesi, Türk milliyetçiliği ifadesine en güzel bir örnektir.
Mecnun’un Leylâ’da yok olduğu gibi Türk milletinin varlığında yok olarak FENA FİL TÜRK olamayanlar hiçbir zaman şeref ve namus sahibi, vatanperver samimi birer Türk milliyetçisi olamazlar!
Bu gibileri olsalar olsalar ancak devletin hazinesinin etrafında gezinen birer hırsız kedi olabilirler!
(Fena fil Türk; Türk milletinde yok olarak ulaşılan en üst milliyetçiliktir)
MİLLETİN VARLIĞINDA NASIL YOK OLUNURUN CEVABI;
Bu yok oluşun sırrı, Türk milletine karşı gönüllerde tutuşan sevdanın muhabbet ateşiyle eriyişin sonucunda; benlik ve nefisten, makam hırsından, dünya ve içindeki aldatıcı zevklerden sıyrılarak milletinin hizmetine amade oluştur.
MEVLÂNA’NIN DEYİŞİYLE;
Hamdım,
Yandım,
Piştim.
KOCA YUNUS’A GÖRE DE;
Ben yürürüm yana yana,
Aşk boyadı beni kana,
Ne âkilem ne divane,
Gel gör beni aşk neyledi.
KİMLERİN NE KADAR NE OLDUKLARINI ANLAMAK İÇİN;
İşte terzi,
İşte sizlere ölçü,
Ve işte miheng.
Bu ölçülerle, ister mevcut siyâsileri tartın,
İsterseniz de çevrenizdeki din ve milliyetçilik nutukları atanları ölçün biçin ama sakın terazide hile yapmayın. Terâziyi, sadece Allah için, milletimizin menfaatlerini göz önünde bulundurmak şartıyla tutun!
EY MİLLİYETÇİLİĞİ HAKİR GÖREN BEDBAHT!
Milliyetçilik, iman- Aşk- Sevda- Muhabbet- Ahlâk- Allah'a mutlak teslimiyet ister.
Milliyetçilik, kanaat- Dürüstlük, Adâlet- Hakkaniyet- İnsaniyet ve merhamet sahibi olmayı gerektirir.
Türk milletini Leylâ'sı gören Mecnun olabilmektir milliyetçilik!
Mevlâna gibi yanarak pişmektir milliyetçilik!
Yunus gibi aşkın kanına boyanabilmektir milliyetçilik!
MİLLİYETÇİLİK, SIKIŞINCA GİYİLECEK SANSAR POSTU DEĞİLDİR!
Türk milletinin varlığında yok olmadan milliyetçi olunamıyor!
Bu kutlu davada yok olunamadan varlık iddiasında bulunmak, çakallara has bir kurnazlıktır!
Milliyetçilik, ''Türklüğü ayaklarımın altına aldım'' diyerek Türk'ü yok sayanların, Andımızı yasaklayıp, Türkleri azınlığa düşürmek için başta Suriyeliler olmak üzere 7 milyon yabancıyı vatanımızda barındırıp vatandaşlık hakkı verenlerin yanlarında ÇÖMEZLEŞİP ülkücü davayı hiçe sayarak onların sözcülüğüne soyunmak değildir!
Bu davada var olmak isteyenler;
O iğrenç ve azgın nefislerini ayakları altına alarak benlikten sıyrılıp Türk milletinde yok olmayı bilecekler!
Ve dahası adam olacaklar vesselâm!