Sn. Olcay Kılavuz!
Olmuyor!
Yanlış yoldasın!
Yanlış yapıyorsun!
Kırıp döküyor ve bir nesle kıyıyorsun!
Bir büyüğün olarak sizinle sohbet etmek ve gördüğüm yanlışlarınızı söylemek zorundayım. Bu yüzden 70 yıllık ömrümün 45 yıllık mücâdelesi içinde kazandığım tecrübelerimi sizinle paylaşmamda büyük faydaların olacağına inanıyorum.
Sizinle olan bu sohbetimin neticesinde, bir kuytuya çekilip, başınızı iki diz kapağınızın arasına koyarak; Ruhi Kılıçkıran'dan Fırat Çakıroğlu'na uzanan şehitler kervanının uğrunda can verdikleri ülkücü davayı tefekkür et!
Bu dava uğrunda evlâtsız kalan anaların çığlıklarını, dul kalan gelinlerin feryatlarını, yetim kalan körpe yavruların hıçkırıklarını duyar gibi ol ve sonra, son günlerde sergilediğiniz yakışıksız sözlerinizin ve kabadayılığa varan hoyratlığınızın ne denli zararlara sebep olduğunu düşünün!
Sn. OLCAY KILAVUZ, SÖZLERİME LÜTFEN KULAK VERİNİZ!
Gençlik ve ülkü ocakları.
Gençlik;
Enerjidir,
Efelenmektir,
Debelenmektir,
Kontrolsüz bir güçtür,
Coşku ve heyecandır.
GENÇLİK;
Deli deli akan ve etrafında ne varsa silip süpürüp önüne katan debisi yüksek bir ırmak gibidir.
GENEL BAŞKANI OLDUĞUNUZ ÜLKÜ OCAKLARI İSE;
Deli deli akan debisi yüksek bir ırmağı bir set içine alıp, basamak basamak akıtarak hızını kesip, boşu boşuna denize akıp heba olması yerine, onu sulu tarımda kullanarak verim elde eden usta bahçevanlar misâli gençlere kol kanat gerilen ve onların iyiye, güzele ve faydalı olana yönlendirildiği bir kutlu mekânın adıdır.
ÜLKÜ OCAKLARI;
Ülkü ocakları, bulundukları mahallin milli ve manevi protokolünde;
Milli Eğitim Kurumunun, Müftülük Teşkilâtının, Garnizon Komutanlığının, Vâlilik ve Kaymakamlık Makamının önünde gelen bir mübarek kuruluşun adıdır. Bunu herkes böyle bile vesselâm.
ÜLKÜCÜ DAVA;
Türk milletini çeşitli iç ve dış saldırılara (emperyalist mikroplara) karşı koruyup yaşatan bir bağışıklık sistemidir ve her ülkücü, mili bünye içinde, milli bünyeye sızan toksinlere karşı antitoksin salgılayan birer AKYUVARDIR. Sn. Olcay Kılavuz, bu bağışıklık sistemine zarar vererek, bünyeye sızacak olan mikropların işini kolaylaştırmaktasın!
ÜLKÜCÜ DAVA;
Türk milletinin ayakta dik ve heybetli durmasını sağlayan bir omurgadır ve her ülkücü bu omurga içinde bir omurdur. Sen bu omurları kendi aralarında kavgalaştırarak Türk milletinin omurgasını çökertmektesin!
Ülkücü omurga çöktüğü an, koca millet bir anda iskeletsiz yumuşakçaların durumuna düşer ki Allah bu ülkücü omurgaya ve omurlara bir zeval vermesin, Türk milleti sürünerek yaşamasın.
ÜLKÜCÜ, İNSANLIĞIN ZİRVESİNDEKİ İNSAN DEMEKTİR
Ozanlar ozanı Ozan Ârif’imizin ‘’Sana bir ülkücü nesil anlatsam, nereden başlasam, nasıl söylesem’’ diyerek sazının tellerine dokunduğu gibi, aynı duygular içinde ben de ülkücü dava hakkında sizin gönül tellerinize kelime kelime mızrap vurmayı arzuladım. Beğenirsin, beğenmesin. Ama ne var ki uymak zorundasın!
ÜLKÜCÜ DAVA;
Türk milletine mensubiyetinin ve eşref-i mahluk olarak yaratılışının şuuruna sahip, Turani düşünüp, Kur’an’i yaşayan asil ve soylu insanların davasıdır. İşte siz böyle bir davanın en tepe noktasında ki insansınız. Tepelerde sert rüzgârlar eser, bu yüzden tutunmak zordur. Balgt'tan esen hoyrat rüzgârlara dayanamayarak o tepede tutunamadınız! Her yanlış hareketinizle de irtifa kaybetmektesiniz ki bunun sonu zemine çakılmaktır!
ÜLKÜCÜ DAVA;
Fıtri bir hadise,
İnsani bir tercih,
İmâni bir harekettir.
ÜLKÜCÜ DAVA;
Bilgi, kültür ve duygu temelleri üzerinde yükselen bir inanç ve fikir hareketidir.
ÜLKÜCÜ:
Ülkücü, kendi şahsi geleceğini, Türk milletinin bekası noktasında yok sayarak; maddi ve mânevi tüm imkânlarını onun yüksek menfaatlerine amade kılan, ahlâk ve fazilet âbidesi, soylu ve asil insan demektir.
Ülkücü insan, böylesi vasıflara sahip olduğuna göre;
Ülkücü davayı temsil noktasında bulunanların da bu yüksek vasıflara sahip olmaları gerekir.
Ülkücü insanda bulunması şart olan bu özelliklerinden mahrum ve nasipsizlere, temsil noktasında asla yer verilmemelidir.
Sn. OLCAY KILAVUZ!
Türk milletinin bekasının yegâne teminatı olan Ülkü Ocakları Teşkilâtının en tepe noktasında bulunmanızın önemini bir an evvel kavrayarak, sağa- sola tehditler yağdırmaktan vazgeçerek kucaklayıcı olmak zorundasınız!
MHP, şu an temsil noktamızda bulunan mevcutlar gibi sağdan- soldan toplamalarla değil, Ülkü Ocaklarından kendi yetiştirdikleriyle yönetilmelidir. Sizin göreviniz davaya insan yetiştirmek iken siz mevcut yetişmiş ülkücülere tehditler savurarak câmiamızda telâfisi güç yaralar açmaktasınız!
Yarın mahşer günü 5000 ülkücü şehidin ellerinin yakanda olacağını hatırlatıyor, bu yanlışlarınızdan bir an önce dönmenizi tavsiye ediyorum.
SN. OLCAY KILAVUZ, SON OLARAK DİYORUM Kİ;
Ülkü ocakları, Mevlevi dergâhları gibidir!
Ülkü Ocaklarında da tıpkı Mevlevi dergâhlarında olduğu gibi iki tane aşhane vardır!
Birinde;
Aş pişer / Mide doyar / Vücut gelişir.
Diğerinde ise;
İnsan pişer / Beyin doyar / Gönül gelişir.
İşte ocak denen kutlu mekânlarda bu olgunlaşma safhalarını sabırla tamamlayıp, Yusuf İmamoğlu, Özmenem, Önkuzu ve daha nice şehitlerimizin ruhaniyetinden ve şehadetinden icazet alan kişiye ÜLKÜCÜ denir.