Bugün, çanak yalama karşılığında ve de necis kanlarının gereği olarak Atatürk'e saldıran BİTLERE ve arkalarındaki İTLERE bazı hatırlatmalarda bulunacağım!
Türk ve tarih düşmanı bir takım soy özürlülerin iddia ettiklerinin aksine Mehmet Âkif Ersoy aşağıda ki okumuş olduğunuz şiirini Atatürk’e karşı değil, bizzat Said Nursi'ye karşı yazmıştır.
Niçin Kitab-ı İlahî'yi pâyımal ettin?
Niçin Şeriat'ı murdar elinle kirlettin?
Çıkıp tepinmeye yok muydu başka bir saha?
Nedir bu salladığın çifte Kitabullah'a?
Herif! Şu millet-i masume'den ne istedin?
Ki doğru yol diye tuttun dalâleti gösterdin!
Halbuki M. Âkif Ersoy Mısır'dan döndüğünde Atatürk'e karşı olan muhabbetini aşağıdaki şu sözleriyle anlatmıştır;
“Mısır’da on bir yıl kaldım. Fakat on bir saat daha kalsaydım çıldırırdım. Sana halisane bir fikrimi söyleyeyim mi: İnsanlık da Türkiye’de, milliyetçilik de Türkiye’de, Müslümanlık da Türkiye’de, hürriyetçilik de Türkiye’de… Allah benim ömrümden alıp Mustafa Kemal’e versin!”
ALIN SİZE BİR SAHTEKÂRLIK DAHA;
Hilafetin kaldırılmasını ilk defa Atatürk değil,
TBMM'de Mebus olan Saffet isminde bir ŞEYH EFENDİ teklif etmiştir.
MEHMET ÂKİF VE ATATÜRK.
Mehmet Âkif, zamanın Giresun Mebusu Tarık Us'a der ki;
''Âkif, yeminle konuşmaz lâkin şu an yeminle söylüyorum ki, Atatürk olmasaydı İstiklâl Savaşı kazanılamazdı''
BU DA İTLERE- BİTLERE SON KÜPE OLSUN!
Cemal Kutay M. Âkif Ersoy'a;
İstiklâl Marşında, "Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın /
Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın." diye çok kesin bir iddiada bulunuyorsun. Sen, İstiklâl Zâferine bu kadar kesin bir şekilde nasıl inandın ki? diye sorar.
M. Âkif Ersoy'un cevabı ise;
"Başımızdaki Mustafa Kemâl isimli adamı kim görse İstiklâl Savaşının zaferle biteceğine inanırdı." şeklinde olur. Her ikisinin ve de bütün şehitlerimizin ruhları şâd olsun.
BURADAN ÇIKAN SONUÇ;
Ekran ve kürsülerden, gazete ve dergi köşelerinden, Türk milletinin tarihine, başta M. Kemâl Atatürk olmak üzere Türk'ün tarihi kahramanlarına ve O'nun kurduğu Cumhuriyete, milli ve mânevi değerlerine, inancına, hadis ve sünnetlere, manevi zatlara karşı bitmez tükenmez bir kinle saldırıp salya akıtan sözde tarihçi, ilahiyatçı ve yazar- çizer takımının ekserisi Türk milletine mensubiyet şuuru taşımayan ahlâksız ve vatansızlardır.