Sn. Bahçeli!
Grup toplantısında yaptığınız tâlihsiz konuşmayla aklamaya çalıştığınız Ozan Ceyhun’un sicilini benden çok daha iyi bildiğinizi sanıyorum!
Sn. Bahçeli!
''Ermeni Soykırım Yasa Tasarısı''nın altına imza atan ülkücü katili Ozan Ceyhun isimli bu me'lunu savunup aklamaya çalıştığınız için Türkeş'in ülkücüleri adına size teşekkür ediyorum!
Sn. Bahçeli!
Size neden mi teşekkür ediyorum?
Sizi bazı ülküdaşlarımıza anlatmak ve onları ikna etmekte pek zorlanıyorduk!
Ozan Ceyhun denen ülkücü katili ve Ermeniciyi aklamaya çalışmakla kendinizi anlatmış oldunuz. Bundan sonra bizim sizi anlatmamıza gerek kalmadı. Teşekkürler Sn. Bahçeli.
Sn. Bahçeli!
İşte sana, Erdoğan tarafından Viyana Büyükelçiliğine atanan Ozan Ceyhun’un karanlık ve kirli geçmişi;
1-Eski bir anarşist.
2-Alman vatandaşı.
3-Mustafa Erol isimli Ülkücü kardeşimizin katili.
4-‘’1915 de Türkler Ermenilere soykırım yaptı’’ diyen aşırı bir Ermenici.
5-Kaçak olarak yurt dışında bulunduğu yıllarda Türk Devleti aleyhinde yürütülen bütün faaliyetlere destek verip bizzat içinde bulunan aşırı bir Türk düşmanı.
6-1988 de Avrupa Türk Federasyonu tarafından organize edilen konferansı iptal ettirerek, konuşmacı olarak davet edilen rahmetli ALPARSLAN TÜRKEŞ’İ sınır dışı ettiren gözü dönmüş bir vatan haini.
Sn. Bahçeli!
9 Mayıs 1998 tarihli Milliyet Gazetesi’nin 17. Sayfasında Ozan Ceyhun’la ilgili çıkmış olan haber sizi fena şekilde yalanlıyor.
“17 Yıl Sonra Gelen Karar” başlığı ile yayınlanan bu haberde, Ozan Ceyhun’un, Ülkücü Mustafa Erol’un öldürülmesi ile ilgili olaydan dolayı arandığı ve zaman aşımı süresinin dolmasına iki ay kala dosyanın kaldırıldığına işaret ediliyor.
Bu haberle, “Ozan Ceyhun denen kişinin ülkücü Mustafa Erol’un katilidir”diyen gerçek ülkücüler haklıdırlar.
Ortada kayıtlara, mahkeme zabıtlarına, gazete haberlerine konu olan ve “zaman aşımı” gerekçesiyle kapatılan bir dosya var.
Teşekkürler Sn. Bahçeli!
Kendinizi anlatarak, bizleri sizi anlatma zahmetinden kurtardınız!
SN. CEMAL ENGİNYURT!
Cemal Bey, size de birkaç sözüm var!
Bir daha altından kalkamayacağınız lâfları etmeyiniz!
"Ozan Ceyhun, Alman vatandaşı, Ermeni yasa tasarısının mimarı, Azılı bir Komünist, davasını satan dönek, azılı bir Türk ve Türkiye düşmanı, ülkücü katili. Allah aşkına, Viyana’ya Büyükelçi yapacak daha başka adam mı bulamadınız?" diye haklı ve yerinde bir twit attınız atmasına da, Bahçeli’nin fırçası sizi fena korkutmuş olacak ki anında 180 derece çark ederek aşağıda ki açıklamayı yaptınız;
"Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin söylediği her söz, bizim için rehber niteliği taşır. Biz de son sözü hep LİDER DEVLET BAHÇELİ söyler. Yan taraftan gazel okuyanlara itibar etmediğimiz gibi, adam yerine de koymayız"
Cemal Bey!
Bahçeli’nin zılgıtını yedikten sonra, ikinci tiwiti atarak, ‘’Yan taraftan gazel okuyanlara itibar etmediğimiz gibi, adam yerine de koymayız" diyorsunuz da, 180 derecelik çarkınızdan sonra bizler sizi nereye koyalım?
En büyük makam, şu veya bu makam değil!
Bir insan için en büyük makam sözünün arkasında durmasıdır ki bu makamın adı DELİKANLILIKTIR!