Ahıska Türkleri

 

Rusya'nın sıcak denizlere inme politikası yüzünden 1828-1829,1853-1856 ve 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşları sonunda Rusya Kafkasya'da siyasi hakimiyetini kurduktan sonra ekonomik ve kültürel olarak ta bölgeye hakim olmak istedi.Bölgede yaşayan yerli halkı ya Hıristiyan olmaya ya da bölgeyi terketmeye zorladı.Bunun üzerine Kafkasya'da yaşayan onbinlerce Türk ve Müslüman halk 1860'lardan itibaren Anadolu'yagöç etmeye başladı.Bunlardan biri de Ahıska Türkleridir.

Rusya 1813 Gülistan ve 1828 Türkmençayı Antlaşması ile Aras Nehri kuzeyindeki bütün toprakları İran'dan aldı.

14-Eylül 1829 Edirne Antlaşması ile Osmanlı Devleti Kafkaslardaki bütün haklarından vazgeçerek Ahıska,Anapa,Ahalkelek,Poti,ve Gürcistan'ı Rusya'ya bıraktı.

Bu bölgede asırlarca bağımsız olarak yaşayan Türk ve Müslüman halk üzüntülerini anlatan bir çok ağıtlar yakarak bölgeyi terketmeye başladı.

AHISKA GÜL İDİ GİTTİ;

BİR EHLİ DİL İDİ GİTTİ;

SÖYLEYİN SULTAN MAHMUD'A;

İSTANBUL'UN KİLİDİ GİTTİ.

Ancak Ahıska Türkleri toplu göç yerine,başka bir yol tercih ettiler.Bir kısmı önden gelerek Anadolu'daki durumu gördükten ve bir düzen kurduktan sonra diğer yakınlarını çağırdılar.

Göç ile gelen Ahıska Türkleri çeşitli illerimize yerleştirildiler.Bu yerleştirmede en önde gelen illerimiz ise Erzurum,Eskişehir,Afyon,Amasya,Yozgat,Bursa ve Çorum'dur.

Ayrıca 14-Kasım-1944'te Gürcistan'ın Ahıska bölgesinden sınır güvenliği bahanesi ile topraklarından sökülerek Sovyet topraklarının dört bir yanına sürgün edildiler.

Bu bölgeyi elde tutmak isteyen Ruslar,sürgün ve göç ile boşalan yerlere Rum ve Ortodoksların ayinlerini kabul etmeyen ve bir Hıristiyan Tarikatı olan DUKHOBORLAR'ı yerleştirdiler.19.yüzyıl sonlarında Ahıska'nın köylerinde 6323 Rus kolonisi meydana geldi.

Bugün Rusya'da yaşayan Türkler'in nüfus kağıtlarında Özbek,Kırgız,Tatar,Kazak gibi ifadeler görürüz.Halbuki Ahıska Türklerinde ise sadece Türk yazar.