Genel Yayın Sorumlumuz M. ARSLAN: Ülkücülerin HDP'yi desteklediği iftiralarını değerlendirdi


BAZI ÜLKÜCÜLERİ  HDP’Yİ DESTEKLEMEKLE SUÇLAMA AYMAZLIĞI ÜZERİNE

İnsanların izan ve hafızasına şaşmamak mümkün değil.

20 Yıldır ülkeyi idare edenleri destekleyenleri araştırmayı değil de 20 yıldır ülkeyi beceriksizce idare edenlerin sloganik ve çıkar hedefli sözlerine inanarak bu doğru kabul etmesi çok utanılacak bir durum.

İktidar ve destekçilerinin i 20 yıllık gibi uzun bir zamanın getirdiği usandırıcı durum ve dinlendirilen çeşitli yolsuzluk ve beceriksizliğin getirdiği çöküşü durdurmak ve ya en azından önemsiz olabilecek oy kaybı ile atlatmak istiyor. Bu sebeple belirleyici olacağına inandıkları HDP oylarının muhalefete gitmesini önlemek için çeşitli çalımlalar yapmaktadır. Bunların en önemlisi muhalefeti HDP ile işbirliği yapmakla suçlamaktır.

Çünkü buradaki çirkin hedef ise muhalefet partileri mensuplarının partilerini bu konuda sıkıştırarak HDP aleyhine beyanat vermelerini sağlayarak HDP tabanının  muhalefet safına kayacak oylarının önlenmesini hedeflemektir. İlk defa İktidarın HDP,PKK ile tam olarak çözüm sürecini tam bitirmediği halde AKP tarafından el atından piyasaya  2015 yılı seçimlerinde  MHP;BBP’de  dahil bütün muhalefet partilerinin HDP ile birlikte PKK ya destek vermiş olacakları propagandası yapılmaya başlandı.

Böyle bir algının AKP’lilerce piyasaya sürüldüğünde yanlış hatırlamıyorsan 2015 Mayıs ayı idi. Daha önce Beykoz ve Üsküdar ilçelerinde birlikte okul müdürlüğü yaptığımız ve iyi görüştüğümüz bir arkadaşım beni telefonla aradı. Selam sabahtan sonra “Mehmet Bey kime oy vereceksin bu seçimde” diye sordu. Ben de: “Ben ve ülkücülerin kahir ekseriyeti Türk Milliyetçilerinin siyasi partisi olan MHP’ye oy vereceğiz” dedim. Evet evet iyi derseniz. Türk Devleti düşmanları olan HDP ve PKK ile birlikte olmak iyi olur. Ülke yıkılır sizde rahat edersiniz. Kusura bakma ama senin gibi birisinin Vatan haini PKK ve HDP ile birlikte hareket etmeyi sana yakıştırmadım” dedi.  Cinler resmen tepeme çıkmıştı. Ömrünü devletine ve milletine adayan bu uğurda mücadele eden bana çok ağır gelmişti.  Allah’ım bana ne kadar ses verdi ise o kadar yüksek sesle: “Bana bak ulan PKK ve HDP ile her kim görüşüp destek vermişse alçaktır, haysiyetsiz ve şerefsizdir. Ulan bırak PKK ve HDP’yi bu ana kadar ılımlı sola bile destek vermediğim gibi birlikte de hareket etmedim. Ulan şu ana kadar PKK,HDP ve hiçbir sol örgüte fiili hareket yapamadığınız gibi küfür bile edemediniz. Şimdi kalkmış benim gibi bölücülere selam bile vermemeye imtina eden kişiye konuştuğun lafa bak. Kapat ulan telefonu bir daha böyle dersen seni fena yaparım” dedim. Hemen kapatmıştı.  

İşte AKP'yi desteklmeyen herkes PKK ve HDP'ye destek vermekle şuçlayan AKP yöneticileri 2015 Seçimleri sonrası tek başına iktidar olamayınca Ahmet Davutoğlu’nun başbakanlığında kurulan hükümete Türk Tarihinde ilk defa PKK’yı destekleyen(yani aynı fikri taşıyan) HDP’li iki kişi bakan yapılarak altına kırmızı plaka verilmişti…

Yani AKP'lilere göre AKP ye oy vermeyen herkes PKK ve HDP'ye hizmet etmiş oluyordu. Bu durum şimdi ittifak halini alarak AKP'ye destek verenler birden bire PKK ve HDP'ye destek vermek suçlamasından kurtulmuş oldular.

Bir kere benim diyen hiçbir ülkücü HDP yi desteklemedi ve destelemez. Ama ifade ettiğim gibi izanı önemsemeyenler Ahmet Türk hapisten niçin nasıl çıkartıldı. Murat edilen sonuç ne idi? Ülkede bir dediği ikim olmayanları değilde, Ahmet Türkün hapisten çıkmasına  karşı çıkanları Ahmet Türkün eş başkanlığını yaptığı HDP li olmakla suçlamayı hangi mantıkla kabullenir bilinmez.

HDP’yi geçtikte 2006 yılından beri PKK ile gizli gizli görüşmeleri en son 2009 yılında Osloda hem de bir başka ülkenin yani İngiltere’nin hakemliğinde görüşmesi deşifre olmasıyla bu çirkinliği unutmak nasıl bir vatandaşlık örneği anlamak mümkün değil.
Akabinde halis Türk Milletinin en katışıksız devleti olan Akkoyunlular yüz yıllardır başkentliğini  yapan yerlere TBMM kürsüsünde isteseniz de istemeseniz de burası eski   Kürdistan eyaleti ve şimdiki Kürdistan Bölgesidir ve öyle kalacaktır diyen devleti yönetenleri unutmak nasıl bir durum?

Sonra çözüm sürecini denen ihanet sürecinin bütün Türkiye’de destek bulması için bizim paralarımızla akil adam denen ülke gerçeğinden bi haber insanları ülkenin her tarafına konferans ve ikna için gönderilmesi bu kişilerin lüks otel ve lokantalarda bütün ihtiyaçlarını  karşılanmasından sonra onlara para ödenmesini azcık aklı olan nasıl unutur?
Ve bu akil adam heyetinde bulunan yandaş-sen genel başkanı Ahmet Gündoğdu Türk Milletinin bu çirkin fiiliyata ve  bu ihanet sürecine sert tepki vermesi üzerine onlara utanmadan arlanmadan üstüne üstlük Türk Milletinin evlatlarına iyi ve ahlaklı Müslüman evlat yetişmek için devletin okullarında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği yapmasına rağmen: “Bu çözüm sürecini hayvanlar bile anladı da siz anlayamadınız” demişti. Yani PKK ya karşı çıkanları İslam dini hükümlerine göre ”EŞREFİ MAHLUKAT” saymasına rağmen bu adamın  hayvandan daha aşağı nitelemesine kimler hangi tepkiyi verdi? Kimler ne adına sustu?…

Daha Apo itinin ayrı yarı zamanlarda okunan iki mektuplarının  okuduğu Diyarbakır meydanında  göstermelik ve bir tanecik bile olsa Türk Bayrağının bulunmadığı alanlarda PKK paçavraları ile dolu olduğunu günleri unutmak ihanet değil midir? Bu duruma izin verenler kimlerdir bilen var mı!

IŞİD saldırır diye koskoca Türk devleti PYD(Suriyeli PKKlılar) nin desteğini talep ederek birlikte sınırımıza yakın bir köye Atamız Süleymanşah Türbesinin taşınmasını nasıl unuttunuz? Yani koskoca Türk Ordusunu PYD ile ortak harekete kim zorladı? Kim ne tepki verdi?

Kobanili PKKlılara yardım için Türk düşmanı Barzani itinin Peşmerge soytarılarına hem de 29 Ekimde sınırlarımızdan geçmelerine kim izin verdi? Hatta zıkkımlandıkları lahmacun paralarını  kim niçin hangi hakla ödedi.

O çözüm ihaneti sürecinde devleti yönetenler ve bu yönetenler tarafından korunan ve çeşitli makamlara getirilenler Öcalan alçağına hangi methiyeleri düzmüştü? Kimler   neler demişti? Bu  ihanet bakışına kim nasıl tepki verdi?

Dahası Türk devleti katildir diyen ne kadar sanatçı bozuntusu vb kişilerle MEGRİ MEGRİ’yi kimler söyledi?

Öcalan bu milletin önünü açtı. Dağa çıkan  PKK’lıların yerinde olsam bende dağa çıkardım diyen çapsız siyasetçiler kimler ve hangi partiden idi? Ne tepki verdiniz?

Öcalan itinin emriyle teslim olan teröristlerin sınırda HDPlilerce kahramanlar gibi davul zurna ile karşılanmasına kim izin verdi?

Teröristlerin ayağına getirilen çadır mahkemelerinde onların kızmaması için  mahkemede bulundurulan Atatürk resminin kaldırılmasına kimler nasıl göz yumdu?

 Çadır Mahkemesinde hakimin PKK’lı teröristlere pişmansınız değil mi sorusuna, PKK lı teröristler:  “Hayır pişman değiliz sadece öderliğin emri ile TC ye teslim olduk.Yaptıklarımız doğrudur” demesine rağmen hakimin katibe dönerek “Pişman olduklarından dolayı beraatlerine karar verilmiştir” sözlerinden kimler ne kadar utandı ve ne tepki verdi?

Dahası PKK örgütlerinin bir çok ilçede özerk yönetim kurmasına kim göz yumdu?

Akabinde bu yerleri tekrar devlet hakimiyetine almak için şehit olan 800 ye yakın bordo bereli ve özel harekat mensubu şehitlerimizi kimler hatırlıyor?

Çözüm sürecinde PKK ve PYD bölgelerinde örgütlerin içine sızan Türk Milletinin menfaati sonsuz geleceğe kadar yaşaması için görevlendirilen yüzlerce kişilerin isimlerinin PKKılara sızdırılarak katledilmesine sebebiyet verilmesinin yolunu kimler açtı?

İfade edilecek bir çok ihanet fiilileri olmasına rağmen HDP,İMRALI,KANDİL ve DOLMABAHÇE görüşmeleri koordine eden iktidar partisi yetkililerini ne çabuk unuttunuz.
En önemlisi de devletin başı yine devletin televizyonlarında “Çözüm süreci esnasında o zamanki askeri operasyonlar için birlik  komutanlarımızın bağlı bulunduğu valiliklerden izin almak mecburiyetini getirmiştik. Ve biz valilerimize PKK ve teröristlere karşı operasyon yapmalarına izin vermiyorduk. Bu durum ise PKK yı oralarda çok güçlendirmiş ve bir çok silah yığınağı yapmışlardı. ” demişti.

Çözüm sürecinde Kobani’yi bahane ederek PKK ve HDP li yandaşlarını sokağa çağıran  ve onlarca kişinin ölümüne, yüzlerce kişinin yaralanmasını ve bir çok mal kaybına sebebiyet verdirilmesine rağmen sebep olan HDP Eş Başkanı Demirtaş’la çözüm sürecine devam edildi. O kadar insanın ölümü ve yaralanmasına  sebep olunmasına rağmen zaman suç kabul edilmedi de çözüm süreci bittikten sonra iktidarla HDP arasında dostluk bittikten sonra yani olaylardan yıllar  sonra neden suç kabul edildi? Aynı hadiler 2014 değil de yıllarca sonra mı suç oldu? Bu durumu sorguladınız mı?

Son olarak ta akademisyen kılıklı bölücüyü İmralı’ya kim gönderdi?

Öcalan Alçağından alınan mektup hangi vaat karşılığında alınmıştır?

Öcalan AKP yaracak bu mektubu niye yazsın? Bu alçağın mektunu devletin elevizyonlarda okunmasına kim izin vermiştir?

Apo itinin mektubunun etkisini daha da kalıcı kılmak ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazabilmek; HDP oylarını AKP ye yönlendirmek için kırmızı bültenle aranan ve istihbarat örgütlerimizin bulamadığı ve kırmızı bültenle aranan  yüzlerce Mehmetçik  katili Osman Öcalan itinin devletin resmi televizyonuna çıkmasına kimler izin verdi?

Bunların sorumlusu kim?

Kendisinden habersiz bir yaprağın dahi kıpırdamasına izin vermeyenin “Doğrusu ben Osman Öcalan’nın kırmızı bültenle arandığını bilmiyordum” demesine ne dersiniz? Bu doğru mudur? Doğru ise Türk Milleti ve Türk Devletinin en amansız düşmanı Abdullah Öcalan’ın kardeşi olan ikinci büyük düşman büyük katil Osman Öcalanın arandığından haberi olmayan kişinin devleti yönetmesi doğru mu?

Devletin başının "Şu anda Edirne'deki, en büyük hesabı İmralı'dakine verecek” sözü ne manaya geliyor. Onu da siz düşünün…

Ülkücülerin HDP'ye destek vermediği aşikar. Bunu dünya görüyor. Ama esas sorgulamamız gereken sorular vardır. Ve şimdi soruyorum kimler HDP’yi destekledi? Kimler PKK alçakları ile görüştü ve bir söylentiye göre halen görüşüyor?

Bizleri ve Türk Milletinin sizler gibi uyuduğunu mu zannediyorsunuz?

Mehmet ARSLAN 
Yönetim Bilimi ve Planlama Uzmanı 
Kamudannethaber.com genel yayın sorumlusu