İdareci Kıyımına Hayır

Ülkemizde meydana gelen olayların sonuçlarının, belli bir keyfiyet üzerine ortaya çıktığı günlerden geçmekteyiz.

Reklam
Reklam

~~                       Ülkemizde meydana gelen olayların sonuçlarının, belli bir keyfiyet üzerine ortaya çıktığı günlerden geçmekteyiz. Paralel yapıyı kendi politikasıyla oluşturmuş sistemin, bu yapıyla mücadele etme düşüncesinden, Milli Eğitim Bakanlığı’nın da nasibini aldığını görmekteyiz.



                        Bunun en büyük örneğini okullara müdür atama yöntemindeki değişikliklerde izliyoruz. Okul müdürü atama yönetmelikleriyle, son 10 yıllık süreçte kazanılmış sınav ve ek 2 gibi kazanımlar hiçe sayılarak, yeni bir yasa çıkarılmıştır. Görev süresi 4 yıl ve üzerinde olan okul müdürlerinin, okulundaki çalışmalarla değerlendirileceği ve Milli Eğitim Müdürü ve vali onayı ile seçileceğini belirten yasanın, ilk bakışta; objektif yapıldığında mantıklı olacağı kanaati oluşabilir. Ancak Milli Eğitim müdürlüklerinin değerlendirme süreçlerindeki adil ve hakkaniyetli tavrının çok önemli olduğu unutulmamalıdır.

                           Ayrımcılıkla yapılacak değerlendirmelerin bir idareci kıyımına dönüşmesi, idarecilerin hakkının gasp edilmesi anlamını taşır. Okullara müdür seçilirken, partisine, sendikasına, cemaatine göre yapılan bir değerlendirmenin eğitimin hedefleriyle uyuşur bir yanının olmadığı açıkça ortadadır.

                           Okuluna emek vermiş, çalışmaları ile örnek olmuş okul müdürlerinin yasadaki ölçütlerle değerlendirilmesi bir haktır. Anadolu Eğitim Sendikası olarak, hukuken bir zarara uğramış okul idarecilerinin yanında olduğumuzu ve bu konuda açılacak davaların hukuk servisimiz tarafından takip edileceğini belirtiriz.



                       Anadolu Eğitim Sendikası Genel Merkez

 

 

İdareci Kıyımına Hayır