Türkiye tarihinin en tehlikeli günlerini yaşıyor. Suriye iç savaşında tarafız. Rusyanın uçağını düşürdük. Rusya her konuda ambargo uyguluyor. Doğalgazımızın kesilmesi tehlikesi var. İran ve Rusya bize karşı hem Esad'ı, hem PYD'yi destekliyor. Türkiye Musul'a asker ve tank gönderiyor. Irak hükümeti Birleşmiş Milletler'e bizi şikayet ediyor. Amerika bize sahip çıkmıyor, "benim haberim yok" diyor. Biz bu kuvvetlerimizi kuzu kuzu geri çekiyoruz.
Katar ve Barzani dışında dostumuz kalmadı. Bayram değil, seyran değil İsrail,"one minute"i unutup bize zeytin dalı uzatıyor, Mavi Marmara gemisinde öldürdükleri Türkler için 20 milyon dolar vermeyi vaad ediyor, davalarımızdan vazgeçmemizi istiyor.
Türkiye'nin içine bakınca; Güneydoğu bölgelerimizde PKK'nın barış sürecinde yerleştiği ve "ÖZYÖNETİM" ilan ettiği şehirlerde bir aydır askerimiz ve polisimiz sokak sokak çarpışıyor. Her gün birkaç şehit veriyoruz. İktidarı elinde bulunduran büyüklerimiz her gün birkaç defa, Şeb-i Arus Mevlana törenlerinde bile bu olaylarla ilgili konuşup kamuoyu oluşturuyorlar.
Peki bu ülkenin muhalefeti yok mu? Salı günleri mutad Parti Grup Toplantılarından başka yerde konuşmak yasak mı? Halk sizin karnınızdan yaptığınız konuşmayı nasıl duyacak? Televizyonlara çıkmıyorsunuz, çıkana kızıyorsunuz, halkın arasına gitmiyorsunuz. Ne yaptığınızı veya ne yapmak istediğinizi bize açıklar mısınız?