Milli Eğitim Bakanlığı hiç boş durmuyor ve gün geçmiyor ki bizlere öğretmenler odasında konuşulacak yeni bir konu bulup çıkartmasın. Kimi memur sitelerindeki başlık “Performans Değerlendirmesi” kimi sitelerde de “Öğretmene yeterlilik sınavı” başlığıyla müjdeler veriliyor. Daha önce getirilen ve tepkiler üzerine geri çekilen bu akıllara ziyan uygulamanın yeniden hayata geçirilmesi için sürekli nabız yokluyorlar. İnadım inat arkadaş ya bu iş olacak ya da olacak diye direten Milli Eğitim Bakanlığı son on yıldır yanlışlar konusunda ısrarlı tavrını sürdürüyor.
Hatırlarsanız SBS, OKS, LGS ve TEOG konularında da aynı şekilde ısrarcı olmuşlardı. Ne oldu derseniz dünyanın en iyi modelidir niçin itiraz ediyorsunuz kardeşim diyen MEB kendi istek ve arzusuyla tüh ne de yanlış yapmışız deyip bu sistemi de ortadan kaldırmıştı. Benzer ısrarı öğretmene rotasyonda da göstermiş ve sonra vazgeçmişti. MEB in gel gitleri önce çok güzel sistem diye yere göğe sığdıramadığı her yönetici atama yönetmeliğini tüh yine tutturamadım diye değiştirmek zorunda kalmıştı. 2009 yılından bugüne 14 yönetmelik veya madde değişikliğiyle bu alanda yaşamış bakanlığımız tam anlamıyla rekor düzeyde tutarsızlığı da bu alanda göstermiştir. En son yapılan değişiklik taslağına yazılı sınav koyduğu halde ne gariptir ki yayınladığı yönetici atama takviminde görülmüştür ki “sınav nerde” diyenlere dağa kaçtı dedirtmiştir.
Kim ne düşünürse düşünsün bu akıl geleceğimizin teminatı olan yavrularımızı yetiştirmekle görevli olan eğitimcilerin motivasyonunu bozmak için tüm yolları denemekte ve denemeye devam etmektedir. Kardeşim müdür eğer öğretmene performans notu verecekse önce kendisi oraya gelirken nasıl geldiğinin hesabını verecektir. Torpille, sendikacılık kimliğiyle ya da sendikacının himmetiyle gelen müdürün hangi vicdanına sığınıp verdiği nota güvenelim? Güven duymadığım kişi beni nasıl değerlendirecek? Bir kez işi en başında sakata bağlamışsınız. Şube Müdürü torpille yandaşlık rütbesiyle gelecek makama oturacak. Bu Şube Müdürleri aynı mantıkla okul müdürü seçecek. Bu seçilen müdür de gelip öğretmeni değerlendirecek öyle mi? Ne ala memleket!
Bu performans sistemi öğretmene dört yılda bir sınav getirecekmiş, yani öğrenci sınav yapan öğretmen her dört yılda bir yazılı sınava göre yeterlilik sınavına girecekmiş. İyi de kardeşim madem sınavla yeterlilik belirleniyor da neden şube müdürü olarak aldığınız kişileri yalnızca mülakat puanıyla aldınız? Neden yıllardır okul müdürlerinizi yeterlilik sınavıyla atamaya yüreğiniz yetmiyor. Neden 76 maddeyle ha bire İlçe Müdürü atıyorsunuz. O kadar çok önem verdiğiniz proje okullara müdür ataması yaparken neden sınav yapmaya yüreğiniz yetmiyor? Yok eğer performans yazılı sınavla belirlenemiyorsa bu ne lahana turşusu bu ne perhiz arkadaş!..
Sonuç olarak şunu net olarak görüyoruz ki; öğretmenin yitirip yok ettiğiniz itibarını hızlandırmak istiyorsunuz. Bu yolla Velinin-Öğrencinin- Müdürün bir de sizin elinizle top yekun performans sopasını sallamaya devam edeceksiniz. Bu size yetmeyecektir. Öğretmenin gelecek kaygısıyla işini yapmasına müsaade etmeyeceksiniz. Eğitimde OCD ülkeleri arasındaki sonuncu sıramızı muhafaza etmek için gayret göstermeye devam edeceksiniz. Ah keşke bir yeterlilik sınavını da size uygulasalar da başarınızın sonucunu görsek!