14 yaşında okuyup çalışıyor, ailesinin geçimini sağlıyor

~~

Şanlıurfa Halfeti Yunus Emre Ortaokulu 8’inci sınıf öğrencisi Şefik Akşahin bir yandan okuyor, diğer yandan berberde çıraklık yaparak 5 kardeşi ile annesine bakıyor.

 

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, milyonlarca çocuk için aileleriyle vakit geçirebilecekleri bir tatil anlamına geliyor. Ancak Şanlıurfa’nın Halfeti beldesinde yaşayan 14 yaşındaki Şefik Akşahin için 23 Nisan’ın diğer günlerden farkı yok. Çünkü Şefik, 23 Nisan’da da çalışacak. Şefik Akşahin’in 4 ile 13 yaş arasında 5 kardeşi var, bazıları ilkokul, bazıları da ortaokulda. Kendisinden bir yaş küçük kız kardeşi ile aynı sınıfta. Babasını 2012 yılında KKTC’de kaybeden Şefik, annesine ve kardeşlerine destek olmak için okuldan sonra berberde çıraklık yapıyor. Günde 2 ile 5 lira arasında para kazanıyor. Kazandığını annesine verdiğini anlatan Şefik Akşahin’in en büyük hayali ise kendisiyle birlikte kardeşlerinin de okuyarak meslek sahibi olması. Yaşadığı bütün zorluklara rağmen, 7 kişilik ailesinin geçimini sağlamaktan mutlu olduğunu anlatan Şefik, “23 Nisan’da çalışacağım. Ailemin sorumluluğunu ben üstlendim. Kardeşlerime bakmak çok güzel bir duygu, kazandığımı onlar için harcamak beni mutlu ediyor. Babamız olmadığı için ben aileme babalık yapıyorum” diye konuşuyor. Annesi de meme kanseri olan 8’inci sınıf öğrencisi Şefik Akşahin hayallerini şöyle anlattı: Hem kardeşlerime hem de anneme bakıyorum. Annemin ciddi sağlık sorunları var, ameliyat oldu. Babamı da kaybettiğim için ailemin sorumluğunu evin en büyüğü olarak ben üstlendim. Sabahları saat 07.00’de kalkıyor, yürüyerek yarım saatte okula varıyorum. 8.20’de ders başlıyor, 14.10’a kadar okulda oluyorum. Sonra eve uğrayıp kitaplarımı bırakıp, berbere çalışmaya gidiyorum. Her gün dersten sonra ve hafta sonları berberde çıraklık yapıyorum. Müşterileri tıraş ediyor, temizlik yapıyorum. Akşam saat 20.00’de işim bitiyor, eve dönüyorum. Günlük ücret alıyorum. Eğer çalıştığım gün çok müşteri gelmişse 5 lira, gelmemişse 2 veya 3 lira kazanıyorum. Aldığım paraları anneme veriyorum. O da ekmek, yiyecek alıyor. Başka çalışan olmadığı için böyle geçiniyoruz. Bazen aldığım para yetmiyor ama elimden bu kadar geliyor. Alınteri ile paramı kazanıyorum.

Usta dükkânı kapatırsa tatil oluyor

İşten sonra akşamları ders çalışmak için vaktim oluyor. Test çözüp, sınavlara hazırlanıyorum. Karnemde zayıfım yok, bu yıl teşekkür belgesi aldım. Hafta sonları sabahları da hayırseverler tarafından desteklenen okuma salonuna gidiyorum bazen, ardından yine çalışıyorum. Boş vaktim çok olmadığı için akşam saatlerinde kardeşlerimle sohbet ediyor, bazen ders çalışmalarına yardım ediyorum. Televizyon izliyorum. TEOG için elimden geldiğince kendim çalışıyorum. Üniversiteye başlayıp ziraat mühendisliği okumak istiyorum. Çünkü yaşadığımız yerlerde çok toprak var. 23 Nisan’da çalışacağım. Benim için tatil yok; yazın, yarıyılda, çocuk bayramında... 6’ncı sınıftan beri çalışıyorum. İlk olarak nalburda çalıştım, çok zordu. Temizlik, getir -görür, satış işi yapıyordum, sonra 7’nci sınıfta berbere geçtim. Usta dükkânı kapatırsa benim için tatil oluyor, ama para da kazanamıyorum.

Kardeşlerime baba yokluğunu hissettirmemeye çalışıyorum

Babam inşaat işlerinde daha önce çalışmıştı, her işi yapıyordu. 15 yıl önce Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) çalışmaya gitti. Çay ocağı işletiyor, bize para gönderiyordu. Yılda 4 defa izne geliyordu, onu görüyorduk. Kazandığı parayla bir ev yaptık. Ama 2012 yılında, 34 yaşında KKTC’de vefat etti. Bizi çok seviyordu, babamı kaybettiğimizde çok üzüldüm. Babamız olmadığı için evin en büyüğü olarak ben aileme babalık yapıyorum. Özellikle 5 yaşındaki küçük kardeşim baba yokluğu hissetmesin diye onunla oyun oynuyor, gezmeye çıkıyorum.

Arkadaşlarımla daha çok okulda görüşüyorum. İlk defa şehir dışına, Gaziantep’e, kanser olan annemin ameliyatı için gittim. Geçen yıl okuma salonu tarafından düzenlenen etkinlikle de Gaziantep Hayvanat Bahçesi’ne geziye katılmış ve sinemaya gitmiştim. Ondan sonra da zaten sinemaya gitme imkânım olmadı. Yapamadığım şeyler için çok fazla üzülmüyorum. Ben en çok babamın olmamasına üzülüyorum.

Arkadaşlarım ellerindekinin değerini bilsin

Arkadaşlarım ellerindeki imkânların değerini bilsinler. Okumalarını, derslerinde başarılı olmalarını tavsiye ediyorum. Boş vakitlerini değerlendirsinler. Kitap okusunlar. Benim en büyük hayalim, üniversiteye gidip  meslek sahibi olmak. Ailemin daha iyi şartlarda yaşamasını sağlamak. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda arkadaşlarımın mutlu olmasını diliyorum. Hepsinin bu bayramını kutluyorum.

İmkân sağlansa çok başarılı olurdu

Şefik Akşahin’in sosyal bilimler, TC inkılap tarihi ve Atatürkçülük derslerini veren öğretmeni Tayhan Kırat, öğrencisinin içinde bulunduğu şartlara rağmen çok başarılı olduğunu söylüyor. Kırat, şu bilgileri veriyor:

“Şefik ve kız kardeşi çok sessiz ve içine kapanıklar.Bu öğrenciler sınavlarda içinde bulundukları şartlara göre çok başarılı. Derslere katılıyorlar. Şefik, bu yıl teşekkür belgesi aldı. TEOG sınavları iyi geçti ama imkânları olsaydı daha iyi sonuç elde ederlerdi. İki kardeş de üniversite okumak istiyor. Çocukların annesiyle de görüştüm. Nasıl bir ortamda yaşadıklarını yerinde gördüm ve çok üzüldüm. Eğer imkânları daha iyi olsaydı, bu öğrenciler çok daha başarılı olurdu. Bir öğretmen olarak bunu kesinlikle gözlemleyebiliyorum.”

Tek isteğim çocuklarımın okuması

Meme kanseri olan anne Valide Akşahin, çocuklarının okumasını ve kimseye muhtaç olmamasını istediğini belirterek duygularını şöyle anlatıyor: “Oğlum Şefik’in günlük kazandığı para ve eşim vefat ettiği için Bağ-Kur’dan aldığımız 400 lira ile geçiniyoruz. Bazen babam, yani çocukların dedesi yardımcı olmaya çalışıyor. Yabancı insanlar bazen çocukları gördüklerinde para veriyor. Sağlık sorunlarım nedeniyle ameliyat oldum. Bu durumu çocuklarıma henüz anlatmadım. Babalarını kaybettikleri için üzgünler bir de ben onları üzmek istemiyorum. Tek isteğim Şefik ve diğer çocuklarımın okuyarak meslek sahibi olması, kimseye muhtaç olmaması.”

Hürriyet