Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Enflasyon oranlarının (E-TÜFE) Türk Milletinin yaşadığı reel pahalılığa göre düşük açıklanmasıyla memur ve memur emeklileri kümülatif olarak zarar etmektedir. Şöyle ki; görevdeki memur ile memur emeklilerinin aylık ücretlerine; 2024 yılı ilk altı ay için, toplu sözleşme artışı yüzde 15, TÜİK’in açıkladığı enflasyondan kaynaklı artışla birlikte 2024 yılı ocak ayından geçerli olmak üzere toplamda yüzde 49,25 oranında artış yapılmıştır. Aile yardımı ödeneği ve 0-6 yaş arasındaki iki çocuk yardımı ücreti dahil en düşük memur maaşı 32 bin 861 TL olmuştur.
Eğer bağımsız ekonomistlerden oluşan ENAGrup’un gerçek enflasyon oranlarına göre memur ve memur emeklisinin maaşlarında artış yapılsaydı toplu sözleşme artışı yüzde 15 ile birlikte yüzde 63,65 oranında maaş artışı sağlanmış olacaktı. Böylelikle, en düşük memur maaşı ise 36 bin TL olacaktı. En düşük memur maaşı üzerinden yapılan hesaba göre memurun aylık kaybı 3 bin 139 TL, on iki aylık kaybı ise 37 bin 668 TL olarak hesaplanmaktadır.
Bu memurun 29 yıl sonra emekli olacağı varsayıldığında ‘sadece 2024 yılındaki kaybı nedeniyle kümülatif zararı, faizsiz olarak, bugünün parasıyla Bir milyon TL’yi geçmektedir. Gelecekteki zam dönemlerinde yapılacak artışlar şu anki maaş miktarı üzerinden hesaplanacağı düşünüldüğünde katlanmış bir zarar söz konusudur.
Görüleceği üzere, düşük enflasyon oranı açıklamak; memur ve memur emeklisini yoksulluk sınırında yaşamaya mahkûm etmektir. Emeğini hiçe saymaktır.
Devlet Denetleme Kurulu tarafından, Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) denetlenerek Tüketici fiyat endeksi oranlarının; ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik şartlar ve hayat pahalılığı göz önüne alınarak yeniden hesaplanmasının sağlanmasını talep ediyoruz.
Serdar GÜNDÜZ
Liyakat-Sen Genel Sekreteri