~~12 Aralık Güney Azerbaycan Milli Hükümeti'nin kurulmasından 69 yıl geçiyor. Bu gün Azerbaycan tarihinin altın harflerle yazılmış şanlı sayfalarından biridir ve halkımızın hafızasında derin iz bırakmıştır. İşte 12 Aralık 1945'te Seyid Cafer Pişavarinin başkanlığındaki milli-özgürlük hareketi (İran takvimine uygun olarak daha çok 21 Azer Hareketi olarak bilinir) galibiyetle sonuçlandı ve Güney Azerbaycan Türkleri İran despotizminin ağır ekonomik-politik ve kültürel-manevi esaretine "yok" diyebildi.
Konuya geçmeden önce ben kısa tarihi ekskurs etmek istiyorum. Tarihi Azerbaycan toprakları yüzyıllar boyu kanlı savaşlara meydan olmuştur, yönetimler ve devletler gah çökertilmiş, gah da yeniden kalkınarak tarihte iz koymuşlardır. Fakat Azerbaycan Türklerinin çağdaş tarihinde XIX yüzyılın başlarında yaşanan Rusya-İran savaşları daha trajik bir rol oynamıştır. 1828 yılı 10 Şubat da Tebriz yolunun üstünde bulunan Türkmençay köyünde Rus Çarı I. Nikolay ile İran şahı Feteli şah arasında imzalanan barış anlaşmasına göre Aras nehri sınır olmak üzere Azerbaycan'ın arazisi kuzey ve güney bölgelerine bölündü. Güney Azerbaycan İran'ın egemenliği altında kaldı, Kuzey Azerbaycan topraklarındaki hanlıklar, ayrıca Doğu Gürcistan ve Dağıstan ise Rusya'ya teslim edildi. Ve Ermenilerin Karabağ topraklarına aktarılması da bu dönemden başlandı ...
Geçtiğimiz yüzyılda ister Güney, gerekse de Kuzey Azerbaycan Türkleri milli-özgürlük mücadelesi vermişlerdir. Yirminci yüzyılın başlarında fars rejiminin siyasi-ekonomik ve milli zulmüne karşı ilk olarak Settar Han, az sonra ise Şeyh Muhammed Hiyabaninin yönetimi ile başlayan milli-özgürlük hareketi bir takım objektif nedenler yüzünden yenilgiye uğradı.
II Dünya savaşının sonunda İngiltere ve Sovyetler Birliği askeri birliklerinin İran topraklarına dahil olması Güney Azerbaycan'da milli-özgürlük hareketinin genişlemesine imkan yarattı. Başta S.C.Pişeveri olmakla Azerbaycan'ın tanınmış demokratik düşünceli fedaileri mücadeleyi organize biçime geçirmek için 1945 yılın yazında Azerbaycan Demokratik Partisi'ni kurdular ve İran'ın gerici rejimine karşı mücadelede geniş demokratik taleplerin ileri sürüldüğü miting ve nümayişlere başladılar. Bu talepler sırasında anayasada yansıyan yerli ve vilayet encümanlarının acil çağırılması, devlet aygıtının milliyetçi öğelerini kendinde yaşatan polis ve jandarmalardan temizlenmesi, halka demokratik özgürlüklerin verilmesi geniş yer tutuyordu. Bu talepler halk arasında geniş beğeni topladı.
Kısa zamanda Pişeverinin başkanlık ettiği halk fedaileri Güney Azerbaycan'ın tüm yerleşim mantakalarını tahliye ettiler. Ve 1945 yılı Kasım ayında Tebriz'de halk toplantısı düzenlendi. Bu toplantıda İran kapsamında Azerbaycan'a özerklik verilmesi ile ilgili bildiri kabul edildi. 12'si Aralık 1945'te Azerbaycan Milli meclisinin ilk tarihi duruşması yapıldı ve S.C.Pişeveri meclisin görevi temelinde Azerbaycan'ın Milli hükümetini formalaşdırdı. Azerbaycan Milli Hükümeti İran adlanan ülkede Azerbaycan Türklerinin milli özerklik hakkını tanıyan bir hükümet olarak faaliyete başlamış, daha sonra ise siyasi istikametini bağımsız devletçilik semtine yönlendirmek meramını izlemiştir.
Halkın azmi ile kurulan Azerbaycan Milli Hükümeti mevcut olduğu bir yıl boyunca Güney Azerbaycan için önemli çalışmalar yaptı. Bu çalışmaların kısa listesine dahil olan en önemli işler: Azerbaycan türkcesinin devlet dili ilan edilmesi, Sanat ve Ressamlık Okulu, Devlet Tiyatrosu, Azerbaycan Radyo Yayınları Ajansı, Tebriz Devlet Üniversitesi'nin yanı sıra çok sayıda orta öğretim okulların açılması, milli filarmoninin oluşturulması, ulusal kütüphanelerin kullanıma verilmesi, yollar çekilmesi, toprağın köylülere dağıtımı, şehirlerde ve köylerde hastanelerin açılması, tarımın geliştirilmesi, işsizliğin giderilmesi vb. Bu işleri yerine getirmekle Azerbaycan Milli Hükümeti bir yılda yirmi yıllık İran hükümeti döneminden kat kat fazla bir ilerleme elde etmişti.
Güney Azerbaycan Milli Hükümeti döneminde yapılan kültürel reformların önemli bir kanadını çok sayıda anadilli yayın organlarının neşri oluşturuyordu.
Ama Güney Azerbaycan Milli Hükümeti toplam bir yıl mevcut oldu. ABD, Sovyetler Birliği ve İngiltere gibi büyük güçlerin desteğiyle Pehlevi Fars devleti ordusu Azerbaycan'a saldırmış ve 12 Aralık 1946'da Milli Hükümetin mebcutluğuna son koyulmuştur. Azerbaycan'ın işgalinin ardından 30 bin kadar Azerbaycan türkü ya acımasızca katledilmiş, ya da sürgüne gönderilmiştir. Milli hükümetinin kurucuları Seyid Cafer Pişeveri başta olmak üzere büyük işkencelere maruz kalmışlardır. S.C.Pişeveri 1947 yılının Temmuz ayının 11-de Kuzey Azerbaycan'da muğlak şekilde araba kazasında ölmüştür. Hükümetin Başsavcısı Firudin İbrahimi Tebriz'de idam edilmiş, maarif Bakanı Muhammed Biriya Sovyet siyasi-rejimi tarafından 22 yıldan fazla hapiste tutulmuşdur.
Azerbaycan Milli Hükumetinin ömrü uzun olmasa da, 21 Azer Hareketi bugün Güney Azerbaycan Milli Özgürlük Hareketi'nin esası olarak kalır. Güney Azerbaycan Demokrat Partisi Başkanı Mahmud Bilgin hareketin tarihi öneminden bahsederken demiştir ki, bu gün de bu mağlup harekat sürdürülüyor, yeni çalarlarla zenginleştirilmiş türkçülük dalgası ile bir sonraki aşamaya koyuyor. Hareketin yenilgisinin nedeni uluslararası ve bölge güçlerinin stratejik menfaatlerinin sonuçlarıdır. Bugün Azerbaycan'ın bütünlüyünün yolu Güney Azerbaycan'ın istiqlalından geçiyor.
Bugün Kuzey Azerbaycan'ı Türkleri de 21 Azer hareketinin tarihi önemini iyi anlamaktadırlar. 12 Aralık bize 28 Mayıs kadar, Güney Azerbaycan Milli Hükümeti Azerbaycan Halk Cumhuriyeti kadar yakındır. Kuzey uzun senelerden sonra bağımsızlığına kavuştu, inanıyoruz ki, Güney de kendi tarihi misyonunu yerine getirecektir. Pasif çalkanan volkan bir gün mutlaka püskürecekdir!