Ülkücü hareket, Türk milletini ayakta tutan mübarek bir omurgadır ve her ülkücü bu omurgada birer omurdur.
Sn. Halis Egemen, ülkücü davanın müstesnalarından olan Asenamız Yasemin Egemen Hanım kardeşimiz ve Sn. Mehmet Korkmaz ülküdaşlarım ülkücü omurganın çilekeş omurlarıdır.
Ve her üçü de benim ülküdaşım, gönüldaşım, müstesna dostlarımdır ki Allah her üç dostuma da sağlıklı uzun ömürler versin inşallah. Yerleri dolmayacağı için ömrürleri çok uzun olsun, çünkü arkadan ülkücü gelmesin diye kurt postuna bürünmüş birileri her türlü entrikaya baş vurmaktadır.
DOSTLUK NEDİR?
Önemli olan mahşere kadar sürecek olan bâki dostluklardır.
Arkadaşlıklar ise, dostlukların başlangıç safhasıdır ki çoğu zaman arkadaşlıklar dostluğa eremeden çeşitli sebeplerle son bulabilirler. Yüzlerce arkadaşı olan bir insanın, bunca arkadaşlarının içinden çoğu kez bir dostu bile olmayabiliyor.
Dost çok kıymetlidir ve çok zor kazanılır.
Zor kazanılan dostu kolay kaybetmemek için; dosta karşı özen gösterip vefayı, dürüstlüğü, sadakati, cömertliği, merhameti ve nezaketi elden bırakmamak gerekir.
Dost bulunca yapışmalı ve onu bir daha bırakmamalıdır.
Allah adına olan dostluklar, dostluğun zirvesidir, daim ve ebedidir.
Bir de ''TÜRK- İSLÂM POTASINDA'' eriyip yok olarak ortak ülküler etrafında birleşip, vatan, millet, ezan, bayrak ve dahası Türklük adına dost olmak vardır ki işte bugün böylesi dostluklara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Bizim dostluğumuz;
Orta Asya bozkırlarında olgunlaşan, çeşitli zorluklarla kavileşen ve çetin mücâdeleler sonucu kıvam bulan Türk milletinin, ilâhi bir tecelli sonucu Anadolu'ya gelerek, burada İslâm’ın nurani şerbetiyle şerbetlenmesi olan TÜRK- İSLÂM ÜLKÜSÜNÜN üzerinde hayat bulan bir dostluktur.
Sn. Halis Egemen, Hanımı Yasemin Egemen ve Sn. Mehmet Korkmaz ile biz böyle dostuz işte.
Ananın çocuğunu boğduğunu, babanın oğlunu, kardeşin kardeşi öldürdüğünü duyabilirsiniz lâkin dostun dosta kıydığını asla duyamazsınız, dostluklar böyle muhkem birlikteliklerdir.
Dost, dostun kabul edilmiş duasıdır.
İnsan dostuna karşı, ''Sen benim kabul edilmiş duamsın'' diyebilmelidir.
Halk arasında söylene gelen ''Dostluklar pazara kadar değil mezara kadar sürmelidir'' diye bir söz vardır.
BENİM İÇİNSE DOSTLUKLAR;
Değil mezara kadar sürmek, asıl ve en önemlisi mezarda da devam ettirilmelidir ki dostluk bir anlam ve değer kazansın. Buna ahiret kardeşliği, buna mü'minin mü'mine vefası denir.
Tüm dostlarıma ve bütün ülküdaşlarıma sonsuz sevgi ve selâmlarımı gönderiyorum.