Kefenimiz biçildi tabutumuz hazırlandı!

Türk milleti!
Akıllı olmak zorundasın!
Namusun tehdit altında, hedeftesin!
Kefenin biçildi, tabutun hazırlandı ve sen hâlâ sadece doları, asgari ücreti, domatesi, peyniri konuşmanın gafleti içindesin!
Büyük Ortadoğu Projesi, Büyük İsrail projesi, Genişletilmiş Ortadoğu ve Kuzey Afrika Projesi gibi kirli senaryolar sanma ki rafa kaldırıldı, tıkır tıkır işlemekte olup, hedef tahtasında olan sensin ve bütün okların yayaları gerilmiş, okçular sana nişan almış vaziyetteler. Unutma ki seni yok edecek bu kirli projelerin birinde kendinden bildiğin RTE Eşbaşkandır.
İçimizden Suriyeli, Afganlı ve diğer ülkelerden gelenlerle kuşatılırken, üç tarafımızdan ise bizzat ABD ordusu, ABD destekli Yunanistan, PYD-PKK askerlerince abluka altına alınmış durumdayız.
Lozan’a göre, Türk- Yunan sınırının 30 Km. yakınında her iki tarafça askeri üs kurulamaz şartı varken ABD Dedeağaç’a Türkiye’ye yönelik askeri operasyonlar için üs kurmakla kalmamış, düşman hedef olarak bölgedeki TÜRK MEZARLIKLARINI seçerek her gün askeri tatbikatlar yapmaktadır.
SN. ERDOĞAN'A SORMAK GEREK;
Niçin Lozan’dan doğan haklarımızı kullanarak Türkiye sınırının hemen yakınına kurulan ABD üslerine ve Ege’de ki adalarımızın silâhlandırılmasına, dolaysıyla işgâline uluslararası masalarda itiraz etmiyorsunuz ki?
BU NE REZÂLET?
Binali Yıldırım 2015 senesinde Ege'de Türk'e âit Koyun Adası'na girerken, nasıl oluyor da kendisinden pasaport göstermesini isteyen Yunan İnzibatına ''Bu ada Türk'ün, sizin bu adada ne işiniz var, derhal adayı terk edin yoksa dünyayı başınıza yıkarız'' demiyor- diyemiyor veya Ankara'dan kimler dedirtmiyor?
Sn. Erdoğan, Yunan'a ‘’Şaka yapmıyorum’’ diyorsunuz.
‘’Yunana şaka yapmıyorum'' demenin devletler arası meselelerde hiçbir değeri yoktur, olmadığını siz de biliyorsunuz. Yunan oldubittilerini devletler arası işleyen hukuki sahalara niçin ve ne sebepten ötürü taşımıyorsunuz?
Öylesine büyük, kirli ve korkunç bir oyunla karşı karşıyayız ki, nereden başlasam, nasıl anlatsam diye düşünüyor, diğer taraftan ise tehlikeyi görmek istemeyen makarnacı- kömürcü, avantacı, makam hastası güruhun sırf dünyalık menfaatleri uğruna cellâdına aşık oluşlarına bakarak kahroluyorum.
İşin çok daha acı tarafı ise;
Türk milliyetçisi, yeri geldiğinde kendisinin ülkücü olduğunu iddia ederek, vatanseverlik konusunda Salı'dan Salı'ya esip gürleyerek mandada kıl, mangalda kül bırakmayan MHP'nin, Türk milletinin vatanı ve devletinin varlığına yönelik bu tehdit, saldırı ve kirli senaryolara karşı en küçük bir itirazda bulunmadığı gibi, üstelik de bu kirli oyunların piyonlarına sonsuz destek verebilmektedir!
Öylesine korkunç bir durumdayız ki;
Türkiye bir taraftan ekonomik krizle, diğer taraftan ise "sığınmacılar" gibi korkunç bir felâketle karşı karşıya getirildi ki bütün bunlar bilerek ve kasten yapıldı!
ABD bir taraftan Suriyelileri Türkiye'ye yerleştirirken, diğer taraftan ise Afganistan ordusunun askerlerini AKP'nin müsaadesi sonucu yurdumuza göndermiştir.
Artık bundan sonrası Türk milleti için tehlike çanları çalmaktadır ki sonu hiç de hayırlı görünmüyor, çok büyük bir felâketle yüz yüze getirilmiş durumdayız.
ABD'nin ne zaman karar vereceği bilinmez ama istediği anda içimizdeki Suriyeli, Afganlı ve diğer ülkelerden gelen sığınmacıları kullanarak kirli operasyonlarıyla ülkemize karıştırabilmenin ince hesapları içindedir.
MUHALEFETE GELİNCE;
Mevcut muhalefet milli direnç noktaları oluşturup, tehlikeler karşısında Türk milletini bir an evvel uyandırarak teyakkuza geçirmesi gerekirken 6 LI MASADA İSKAMBİL OYNAMAKTALAR.
BİR TEK ÜMİT ÖZDAĞ VAR.
En hayati meseleleri gündeme taşıyarak uyarı görevini yapan sadece Ümit Özdağ var. Kendisine milletçe müteşekkiriz lâkin toplumda hiçbir karşılığı olmayan kişilerle yola çıkmış, aynı zamanda da içinde bir an evvel kırması gereken bir KİBİR PUTU var!
Ey Türk!
Sen, alınıp satılır bir emtia değilsin!
Bir an evvel genlerindeki TÜRKLÜK MAĞMASINI, gönlünde mevcut olan imanını harekete geçir ki titreyip kendine dönesin!
Bu uyuşukluğun devam ederse;
Öz yurdun Anadolu'da parya olacaksın!
Irzın, namusun, evin, evdeşin ayaklar altına alınacak!
Şunu bilesin ki;
Esaret halkası bir kere boynuna geçmesin!
Esaret Halkası bir kere boynuna geçti mi onu asırlar kıramazmış!