Bilindiği üzere bugün 2025 yılı ikinci dönem memur ve emekliler için açıklanacak olan maaş zamlarından dolayı Haziran enflasyon rakamları daha da önem kazandı. Buna göre Haziran enflasyonu %1,37 oldu. Bu rakamların ne kadar doğru ne kadar yanlış olduğunu tartışmadan bir başka adaletsizliğe değinmek istiyorum. Yazımızın başlığında olduğu gibi memur emeklisi cezalandırılıyor mu sorusunu bize sorarsanız evet cezalandırılıyor demek için birçok gerekçemiz vardır. Son yıllarda yüksek enflasyonun en çok mağdur ettiği kesimlerin başında şüphesiz memur ve emeklilerimiz gelmektedir ki bunu yetkililer de ifade etmektedir. SGK ve BAĞKUR maaşlarıyla memur ve memur emeklisinin maaşlarındaki artışın ayrı ayrı hesaplanması sanki bu kesimler ayrı ülkenin enflasyonunda etkileniyormuş gibi bir hal ortaya çıkartmaktadır ki ayrıca konuşulması gereken bir durumdur.
İşte bu kesimlerden en çok mağdur edilen tartışmasız son yıllarda memur emeklisi olmuştur.
Eğer memur emeklisi ile çalışan memurun maaşı aynı ölçülere göre artırılıyorsa o zaman memur emeklisine seyyanen zam neden verilmedi ve verilmemek için direnç gösteriliyor. Yani memura yapılan artış neden emeklisine de yansıtılmıyor. Yok efendim bunlar emekli, emekliye göre zam veriyoruz diyorsanız son 18 ayda neden maaş artışları diğer emeklilere göre %10,42 daha az oldu. Bunu biri bize izah etmelidir.
Örnek verelim. Söz gelimi Temmuz 2024 te memur ve emeklisine %19,31 lik bir zam uygulandığı halde SKG ve Bağ kur emeklisine %24,73 uygulanmasını nasıl izah edebiliriz? Ayrıca Ocak 2025 memur ve emeklisi için %12,7 SGK ve Bağ kur emeklisi için %16.6 zam verilmiş oldu. Şimdi gelelim bugüne enflasyon rakamları açıklandı. Her şeyi çok doğru çok şeffaf sayarsak yine memur ve özellikle memur emeklisi için hüsran rakamlar görüyoruz. SGK ve Bağ kur emeklisi için %16,67 memur ve emeklisi için ise %15, 57. Yani yine memur emeklisi hüsran yaşıyor. Peki bütün bunlar bir dönemlik olsa eyvallah der geçersiniz. Ancak üç dönem üst üst üste yapılıyorsa memur emeklisi cezalandırılıyor mu diye sormamızda haklı değil miyiz?
Konu daha iyi anlaşılsın diye bunu karşılaştırmalı hale getirelim.
Memur ve Memur Emeklisi SGK ve Bağ kur Emeklisi
2024 Temmuz %19,31 %24,73
2025 Ocak %12,70 %16,6
2025 Temmuz %15,57 % 16,67
Üç dönem toplam %47,58 % 58,00 Sadece düz hesapla bu üç dönemde memur emeklisinin kaybı %10,42 bunu eğer ilaveli hesaplarsanız %13 çalışanın şu anda seyyanen aldığını da hesaba katarsanız memur emeklisi yaklaşık %50 maddi kayıp yaşamaktadır. Peki, istisnalar harici devlete ortalama hizmeti 35 yıldan aşağı olmayan ve bazıları 43-44 yıl aralıksız çalışıp emekli keseneği veren kişilere reva görülen bu durum cezalandırma değil de nedir?
Öncelikle belirtelim ki son üç yıldır çalışanların ve emeklilerin alım gücü enflasyon karşısında iyice erimiştir. Çünkü enflasyon karşısında azalan alım gücüne bir katkı sağlanmadığı gibi yetmez bir de vergi yükü artmıştır. Hep şunu söyleriz gökten birimize gül birimize taş yağmamalı. Gül yağacaksa hepimize, taş yağacaksa hepimize olmalıdır. Elbette tüm kesimler bu sürede ağır bedeller ödemiş ancak bu ülkede sanki iki ayrı enflasyon varmış gibi iki farklı maaş zamının uygulanması ayrıca memur ve emeklisini daha da yoksullaştırmıştır. Özellikle seyanen zamın memur emeklisine yansıtılmaması aradaki makası iyice açmış birçok çalışan emeklilik işlemlerini bu yüzden ertelemiştir.
Sonuç olarak henüz maaş zamları resmi olarak açıklanmadı. Umarız ve temenni ederiz ki hayat şartları dikkate alınır ve buna göre bir zam oranı açıklanır. Yıllarını devlete hizmet ederek geçiren memur emeklisinin bu kayıpları görülür gereği yapılır ve kendisini cezalandırılmış olarak görmez. Elbette son tahlilde temennimiz refah payı ve dişe dokunur bir zamla hem çalışan hem de emekli hüsran yaşamaz ve rahat bir nefes alır.