‘’Sahipsiz vatanın batması haktır; sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır’’
Diyen milli şairimiz M.Akif Ersoy’un ünlü eseri SAFAHAT’ından Türk Gençliğine ışık olmayı öngören bir kısım kesitler;
"İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden, bizi helâk eder misin, Allah'ım" (A'raf Sûresi, 155) ayetinden esinlenerek:
Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı!
Nûr istiyoruz... Sen bize yangın veriyorsun!
"Yandık!" diyoruz... Boğmaya kan gönderiyorsun!
(Safahât, s.236).
"EY MİLLET, UYAN! CEHLİNE KURBAN GİDİYORSUN!"
"Hiç, bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" (Zümer Sûresi, 9) ayetinden esinlenerek:
Olmaz ya... Tabi’i... Biri insan, biri hayvan!
Öyleyse, "cehalet" denilen yüz karasından,
Kurtulmaya azmetmeli baştan sona millet.
Kâfi mi değil, yoksa bu son ders-i felâket?
***
Yıllarca, asırlarca süren uykudan artık,
Silkin de: Muhîtindeki zulmetleri yak, yık!
Bir baksana: Gökler uyanık, yer uyanıktır;
Dünyâ uyanıkken uyumak maskaralıktır!
(Safahât, s.239, 240).
"BİR PARÇA KIMILDAN, DİYORUM, MAHVOLACAKSIN!"
"Bir kerre de azmettin mi, artık Allah'a dayan..." (Âl-i İmrân Sûresi, 159) ayetinden esinlenerek:
"Allah'a dayandım!" diye sen çıkma yataktan...
Ma'na-yı tevekkül bu mudur? Hey gidi nâdan!
Ecdâdını, zannetme, asırlarca uyurdu;
Nerden bulacaktın o zaman eldeki yurdu?
***
Bir parça kımıldan, diyorum, mahvolacaksın!
Dünyâ koşuyorken yolun üstünde yatılmaz;
Davranmayacak kimse bu meydâna atılmaz.
Müstakbeli bul, sen de koşanlarla bir ol da;
Mâziyi, fakat yıkmaya kalkışma bu yolda.
(Safahât, s.489, 490).
"EŞİN VAR, ÂŞİYÂNIN VAR....."
İstiklal marşı yarışması açıldığında marşı yazması için Âkif'i ikna eden, millî mücadeleye de katılmış gazeteci, bilim insanı ve Birinci Meclis'te Balıkesir milletvekili olan Hasan Basri Çantay'a (1887-1964) yazdığı "Bülbül" şiirinden:
Eşin var, âşiyânın var, bahârın var ki beklerdin;
Kıyâmetler koparmak neydi, ey bülbül nedir derdin?
O zümrüd tahta kondun, bir semâvi saltanat kurdun;
Cihânın yurdu hep çiğnense, çiğnenmez senin yurdun.
(Safahât, s.494).
**
Bugün yine yurdumuz üzerinde oynanan oyunlar karşısında, Mehmet Âkif'in 83 yıl önceki uyarılarından ders alınır mı sorusunun yanıtını, özellikle milliyetçilik ve Türkçülük üzerine eserler veren Ziya Gökalp’ın ‘’KIZILELMA’’adlı manzum hikâyesinde görelim;
‘’Maksadı gitmektir birliğe doğru,/Milli düşünceye, dirliğe doğru, /Bilir bir gün milli irfan doğacak, /Yeni Orhun, yeni Tufan doğacak’’ diyor. Gökalp, yeni bir medeniyet projesinden söz ediyor. Türkler, kendi tarihlerine yakışan ATATÜRK gibi liderleri bulup başının üzerine çıkardığında yeni medeniyet yolculuğunun önü açılmış olur!