Suriyeli İşverenlerden İnciler

Bilindiği gibi iktidar Türkiye'ye, 2,5 milyon Suriyeli, bir o kadar
da Afganlı getirip yerleştirdi. PKK, ABD eliyle orada devletçik kuruyor, 
Laik Demokratik Türkiye Cumhuriyeti devletinin adamlar dili Arapça şeriat
devleti gelecek; Diyor. Adamlar, bizi geri gönderemezsiniz; BOP projesi ve
vatandaşlık işleri yürüyor.
Adamlar bu cesareti ve rahatlığı nereden alıyor dersiniz?
*
Bildiğimiz kadarıyla Suriye deki iç savaş nedeniyle ülkemize sığınan
vatandaşlarını geçici koruma altına alarak fedakârlık yapmışız.
Diğer bir ifadeyle; biz kimseyi zorla Türkiye’ye getirmedik. Suriye’den
Türkiye’ye sığınanlar ölmemek için gelmişlerdir. Böyle biliyoruz.
*
Gündemden gizli tutulan bir sosyal projeyle karşı karşıya mıyız?
Bazı Suriye’li işverenler; bizi geri gönderemezsiniz; BOP projesi ve
vatandaşlık işleri yürüyor; Suriye’liler Türkiye’nin lokomotifidir. 10-15
sene sonra fabrika ve holdingler de bizim olacak. Biz bu topraklarda
TC hegemonyasını yıkmak için varız. Bizi Allah gönderdi. Birçok yerde
çoğunluktayız. Türkiye’ye şeriat gelecek. Okullarda İngilizceyi atın,
Arapçayı koyun. Sultan Erdoğan bizimle… Kemalist düzen yıkılacak.
Yapay sınırları tanımayız. Biz şeriatın sesiyiz. Emir bekliyoruz. Atatürk
öldü; beton oldu gibi sapık ifadeler kullanıyorlar.
Merak ediyorum; savcılarımız nerede; tatile mi çıktılar? 
*
Uzun sözün kısası;. Önümüzdeki engelleri ve kuşatmayı kıracak bir
siyasi iradeye ihtiyacımız var olmaya devam edecektir. Türkiye’nin
güçlenmesini önleyecek veya tehlikenin farkında olmayıp kısır
çatışmalara girebilecek siyasetçi tipine ihtiyacımız yoktur. İşbirlikçi

Damat Feritlere değil, milli bağımsızlık hassasiyetine sahip genç
Mustafa Kemallere ihtiyacımız vardır.
*
NATO dediğimiz Güvenlik Şemsiyesi altında Müttefikimiz ABD
tarafından PKK/PYD/YPG, şimdiye kadar hiç olmadığı ölçüde Türkiye’ye
karşı güçlendirilmekte, eğitilmekte, donatılmakta ve silahlandırılmaktadır.
Ne diyelim?
Böyle dost, böyle ortak... Düşman başına…
Aslında en güzelini, yıllar önce Âşık Mahzuni Şerif söylemiştir:
“Devleti devlete çatar,
İt gibi pusuda yatar,
Kan döktürür silah satar,
Su diye yutturur buzu,
Gafil düştük kuzu kuzu!
Bunca milletlere yazık,
Sömürülmüş bağrı ezik,
Seni sevenin fikri bozuk,
*
Biline ki ANADOLU biz Türk Milletinin son kalesidir. Biline ki
Ülkemizi parçalamaya çalışan dış güçlere ve uzantıları iç güçlere karşı,
Türk milleti ve bu topraklarda yaşayan herkes din, dil, ırk, cinsiyet,
milliyet, etnik köken farkı gözetmeksizin el ele, omuz omuza tek vücut
olmalı, birlik, beraberlik içinde birbirimize kardeşçe, dostça, sevgi ve
saygıyla davranarak bu cennet vatanımızı korumalıyız.
Türk’ün son kalesi bin yıllık ana vatanımız Anadolu; milli kültürümüzle
geçmişten geleceğe yol alan bir kültür bahçemiz kalacaktır sonsuza
kadar.