(Konuyla ilgili birinci yazımızın sonunda "Gelecek haftaki yazımızda Giresun'da 28 Şubat'ın kahramanlarını ve nasıl mücadele ettiklerini ele alacağız" cümlesi ile bitirmiştik. Bu sebeple bu minval üzere yazımıza devam ediyoruz.)
O dönemde mütedeyyin insanlar çeşitli nedenlerden dolayı kabuğuna çekilmiş ve haklarını savunamaz hale gelmişlerdi. Baskılardan bunalan bayan öğretmenler destek için, moral için veya rapor için arayışlara girmişlerdi. Birçok sağduyulu doktorlar bile hasta olmalarına rağmen başörtülü memurlara ve öğretmenlere rapor vermekten imtina ediyorlardı.
Her zor dönemde olduğu gibi bu süreçte de dönemin ülkücü devleri; rahmetli İhsan Doğan, İsmail Yılmaz, Şakir Aliustaoğlu ve MHP Giresun İl Başkanı Çetin Çıtlak, Ordu MHP İl Başkanı İbrahim Maden ortaya çıkarak başörtülü memurlara destek olmuşlardır. Rahmetli İhsan Doğan'ın ve İsmail Yılmaz'ın Ordu MHP İl Başkanı rahmetli İbrahim Maden'i telefonla arayıp, Ordu'dan başörtülü bir öğretmene heyet raporu almasına vesile olduklarına tanık oldum. Yine rahmetli Çetin Çıtlak'ın mağduriyet yaşayan birçok memura destek olduğunu biliyorum.
Rahmetli Şakir Aliustaoğlu'na (Albay Şakir) ayrı bir paragraf açmayı uygun gördüm. Bu konuda mağduriyet yaşayan başörtülü bayan memurlara en fazla destek ve yardım Albay Şakir ve o dönemde Sağlık Müdürlüğü'nde çalışan eşi Aysel Aliustaoğlu tarafından yapılmıştır.
(O dönemde başörtülü olmasından dolayı mağduriyet yaşayan öğretmenlere, rahmetli Albay Şakir başta olmak üzere kimlerin yardımcı olduğu ile ilgili tanıklardan biri de, kendisi de başörtüsünden dolayı sıkıntı yaşayan, Anadolu Engellilerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Nihat Yayla'nın eşi öğretmen Leyla Yayla'dır.)
Ayrıca, Sağlık Müdürlüğünde idarecilik görevinde bulunan Hava Kaya'yı da bu konudaki yardım ve desteklerinden dolayı unutmamak gerekir.
Sağlık Müdürlüğü'nde emekli olan Aysel Aliustaoğlu, Hava Kaya ve şu anda Anamur'da eczanesi olan Ecz. Ayşe Ferhan Turkay üçlüsünün, hem kendileri için, hem de başörtülü memurlar için birlikte verdikleri mücadele tarihe geçecek niteliktedir.
Başörtüsü sorunun en çok yaşandığı Milli Eğitim'de, bir süre Milli Eğitim Müdürlüğü görevini vekaleten yürüten Müdür Yardımcısı Baki Kesicioğlu'nun özverili destekleride unutulamaz.
Yine o süreçten önce Doğru Yol Partisi İl Başkan Yardımcısı olan Mimar Mehmet Gürsoy'un telefonla Ordu Devlet Hastanesi Başhekimini arayarak mağdur bir bayan öğretmenin heyet raporu tazelettirmesine vesile olduğuna şahit oldum.
O dönemde Giresun Devlet Hastanesi'nde çalışan şu anda Özel Ada Hastanesi'nde görev yapan Dr.Hasan Yılmaz'ın da birçok mağdur öğretmene rapor yönünden korkusuzca destek olduğunu biliyorum.
Gelelim o dönemin en büyük kahramanı Şebinkarahisar Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Kürşat Erdem'e;
Şu anda Başkent Üniversitesi Alanya Uygulama ve Araştırma Merkezinde Genel Cerrah olan hocamız Kürşat Erdem, 28 Şubat döneminde kahramanca mücadelesini vermiştir. Yanına giden tüm mağdur ve mazlum öğretmen ve memurlara kucak açmış, en güzel şekilde ağırlamış, yasal çerçevede korkusuzca destek sağlamıştır.
Zaman zaman Kaymakam vekilliği de yapan entellektüel hocamız, başörtülü bayan memurlara yaptığı desteklerden dolayı ulusal gazetelerde irtica ile suçlanmıştır.
28 şubatın devasa gücü ve ağır baskısına rağmen, bahse konu kahramanlarla, mağdurlara da yardım ederek, Giresun'da bu badireyi ucuz bir şekilde atlattık.
Sonuçta, demokrasiyi hançerleyen postmodern darbeciler, cezalarını bulmuşsalar da, bundan böyle insan temel hak ve hürriyetlerimizi sınırlandıracak durumlara maruz kalmamak en büyük temennimizdir.
