Başta büyükşehirler ve turizm bölgelerimiz olmak üzere ülkemizin hemen hemen her köşesinde yabancı dilde yazılan tabelalar hızla artış göstermektedir.
En küçük yerleşim yerlerinde bile uluslararası marka ürünleri tabelalarının yanı sıra sanki bir marifetmiş gibi iş yeri tabelalarında yabancı dil kullanmak neredeyse moda haline gelmiş durumda.
Cadde ve sokaklar, binaların dış yüzeyleri, iş ve iş yeri önleri, imla hatalarıyla dolu olan yabancı tabelalar, görüntü kirliliğine de yol açmaktadır.
Ülkemizin birçok yerinde insan kendini sanki başka bir ülkede zannetmektedir.
Bu durum bizler için fecaattir.
Gerçi Türk Standartları Enstitüsü'nün belirlediği standartlara göre; yabancı dilde düzenlenen tabelalarda; yabancı kelimeler Türkçe metnin altına%25 küçük puntolarla yazılması, bu tabelalarda üstte %75 oranında Türkçe, altta ise %25 oranında yabancı dilde olması gerektği belirtilmektedir.
T.S.E.nin bu standardını uygulayan maalesef çok az sayıda iş yeri bulunmaktadır.
Kentlerimiz yabancı dilde yazılmış tabela işgaline uğrarken, konunun birinci muhatabı belediye başkanları ve diğer ilgililerin T.S.E.nin bu konudaki mevzuatı uygulamamaları akıl alır gibi değildir. Eğer bu kötü gidişatın önüne geçilmez ise tarih bu mevzuatı uygulamayanları bir gün yargılar.
Az sayıda da olsa bazı belediyelerin yabancı dilde yazılmış kurallara uymayan tabelalarla ilgili mücadelele başlatması umut vericidir.
Milli kimliğimiz ve dilimiz açısından büyük tehlike arz eden yabancı dilde tabela kullanımına sınırlama getirilmeli ve yabancı dilde tabela mevzuatındaki kurallara riayet edilmesi sağlanmalıdır.
Özellikle bu konuda belediye başkanlarımız başta olmak üzere tüm yöneticilerimiz daha hassas olmalıdır. Türkçe tabela kullanımı özendirilirken yabancı tabela kullanımına da caydırıcı tedbirler getirilmelidir.
Bütün belediyeler ve diğer yetkili birimlerin yabancı dilde tabela karmaşasındaki bu sorunu daha da büyüyerek kangren haline gelmeden çözmeleri büyükTürk milletinin beklentisidir.