TBMM, çıkarılma aşamasındayken öğretmenlerin büyük tepki gösterdiği Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu onaylayarak öğretmenleri üzmüştü. Şimdi de öğretmenlerin saygınlığının artırılması, hak ettiği değerin verilmesi adına alınması gereken tedbirleri araştırmak için meclis araştırması açılması talebinin ret edilmesi, aylardır sosyal medyada, alanlarda ÖMK ile ilgili tepkilerini duyurmaya devam eden öğretmenleri daha da üzdü.
Mecliste, milletvekili Sayın Orhan Erdem’in “Öğretmenlerimiz de öğrencilerini sınavlarla yükseltiyorlar” sözleriyle; öğretmenleri öğrencilerle kıyaslaması, günümüzde öğretmenin eğitimdeki otoritesinin ölçüsünü ve öğretmene verilen değeri de açıklar bir ifade olmuş ne yazık ki...
Ayrıca; Meclis araştırmasının reddi sırasında Milletvekili Sayın Orhan Erdem’in ”Öğretmenlerin yüzde 95'i başvurur muydu uzmanlığa? Yüzde 94'ü başöğretmenliğe başvurur muydu? Ve yüzde 99'u eğitimini tamamladı, şu an kasımdaki sınava hazırlanıyor. Bu konuda burada oluşturulan havanın, sendikaların oluşturduğu havanın öğretmenlerimizin nezdinde hiçbir itibarının olmadığını bilmenizi istiyorum” Sözleri ile…
Ve Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer ““Öğretmenlerimiz manipülasyonların hiçbirine değer vermedi. Çünkü uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik şartlarını sağlayan öğretmenlerimizin yüzde 95’i başvurusunu yaptı. Başvuran öğretmenlerimizin yüzde 99’u da eğitimlerini tamamladı. Demek ki sosyal medyada kopartılan fırtınalarla hayatın gerçekleri arasında bir bağlantı yok. Biz öğretmenlerimizin uzman öğretmen olmalarını istiyoruz. Sınavı yapacak olan başka kurum değil, Milli Eğitim Bakanlığı. Niyetimiz bu fırsattan maksimum öğretmenimizin faydalanması.” Sözleri gerçeklerle örtüşmemektedir.
evet öğretmenlerin % 95'i başvuru yapmış olabilir. Ancak asıl gerçek şudur, öğretmenlerin % 95'i memnuniyetten değil, ihtiyaçtan sınava başvurdu yüce meclisimiz, sayın bakanımız!
Öğretmenler olarak yetkililerden talep ediyoruz, MEBBİS üzerinden anket yapılsın, öğretmenler kariyer basamakları sınavına neden başvuru yaptı, öğretmenler sınav istiyor mu? şeffaf ortamda sorulsun, anket gerçekleri ortaya çıkaracaktır.
Çünkü üyelerinin öğretmenlerden oluştuğu eğitim gruplarında yaptığımız anket bile bizi doğrulara götürmeye yetiyor.
Örneğin eğitim gruplarında “Öğretmenlik Kariyer Sınavına Başvuru sebebiniz nedir? Sorulu anketimize 7680 katılım oldu. Anket katılımcılarından 7 Bin 545 öğretmen “Kariyer ücreti alabilmek için” sadece 135 öğretmen ise “Kariyer sahibi olmak için” seçeneğini tercih etti. Yani ankete katılım sağlayanların % 98’inden fazlası, kariyer ücreti almak için sınava başvuru yaptığını beyan etti.
Anketten elde ettiğimiz sayısal veri de gösteriyor ki, öğretmenlerin %95’i memnuniyetten değil, tamamen ihtiyaçtan sınav başvurusu yapmak zorunda kalmış. Kesin olan bir şey var, öğretmenler kariyer basamakları sınavı istemiyor, kariyer tazminatı ile maaşlarına yapılacak ücret artışını istiyor.
Çünkü ortalama 5000 ile 7000 tl ev kirası, elektrik, su, doğalgaz, ulaşım, gıda, giyim, çocuğunun eğitimi vs. giderler karşısında öğretmen maaşları açık ara geride seyrediyor. Karı koca öğretmen olsa bile aylık gelirleri yoksulluk sınırının altında…
Ayrıca anket katılımcılarının yoruma ekledikleri yazılı ifadeler de, öğretmenlerin % 95’inin ne sayın milletvekilimizin, ne de sayın bakanımızın dile getirdiği gibi memnuniyetten değil, ihtiyaçtan, mecburiyetten sınava başvurmak zorunda kaldıklarının yazılı belgesidir. İşte öğretmenlerimizin o ifadeleri…
“Aynı işi yapıp nasıl farklı unvanlara sahip olacağız, sınavla - alanın dışındaki bilgiyi ezberle kariyer mi olur. Öğretmenlik bir kariyer mesleği değildir. Alanımızdan mezun olarak zaten uzman oluyoruz. İşin içinde maaş artışı olmasa kimse oturup 180 saatlik videoları izlemezdi. Enflasyon karşısında kuşa dönen maaşlara artış yapmamak için uydurulan bu sistemden kimse memnun değil. İtibarımız yerlerde.”
“Kariyerim var zaten, param yok, o yüzden sınavda ısrar ederlerse gireceğim ama uzmanlığın da ötesinin de adı batsın. Ben zaten branşımın uzmanıyım, her meslektaşım gibi.”
“Hiçbiri seçeneği. Çünkü girmiyorum protesto ediyorum. Yüreği cesur olan kariyer ve ücret için mesleğini ve kişiliğini satmaz. Ben de ekonomik sıkıntı çekiyorum 34 yıllık ta öğretmenim”.
“Komik, 4- 5 sene önce 900 dolar seviyesinde maaş alan öğretmen bugün 600 dolara düşmüş, alım gücü 6000 7000 lira eksilmiş şimdi de 2500'ü geri verecekler ama sınavla. Bildiğin dalga geçmek!”
“Sınavı reddediyorum.”
“Başvuru yapmıyorum, sınava girmiyorum.”
“30 YILLIK ÖĞRETMENİM, bu sınav iptal olsun diye çok uğraştım, mecburen de giriyorum. Bu kadar saçma bir sınav sistemi ile kariyer olmaz. Bizi yönetenler dahil tüm kamu personeli alınırken uzmanlık sınavı ile seçilsin . SINAVLA ZAM MI VERİLİR........ KIDEM VE DERECE TERFİLERİ DÜZENLENSİN KIDEM TAZMİNATI PLANLANSIN. Yeni atanan öğretmenler de öğretmenlik ruhu bile yok. Sınavla öğretmen olunmaz.”
“Neo klasik ekonomi düşüncesinden, epistemolojik bir kopuşu temsil eden, heteredoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan; davranışsal ekonomi ve nöro ekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır. Bu sebeple başvurdum.”
“Ben vazgeçtim, anayasal halkların çiğnenmesi yasal olamaz”
“Sadece duygusal!”
“Bu sıkıntıları bize yaşatanları unutmamak dileği ile”
“Bu öğretmen Uzman değil söylemlerini duymamak için”
“Öğretmeni öyle bir sıkıştırdılar ki maddiyaten zorda kalakaldı görecekseniz sınavdan sonra illaki kazanamayanlar olacaktır sendikalar simdi konuşulandan daha zorda kalacaklar o zaman fırtına kopacak rüzgar sert esiyor uyanmazlarsa sendikalar görecekler sonlarını”
“Eğitim Sen in anket sonuçları açıklandı ..Öğretmenler hiyerarşi değil ekonomik iyileştirme istiyor. Bütün sıfatlar, makamlar, rütbeler sizin olsun, meslek onuru ve itibari ,insanlık onuru için yeterli ücret yeter bize !”
“Başvuru yapmadım kesinlikle katılmayacağım”
“Kariyer için diyen 6 kişiden 4 ü öğretmen sadece . Öğretmenler uzmandır neyin kariyeri .Kariyer için diyen 6 kişiden 4 ü öğretmen sadece . Öğretmenler uzmandır neyin kariyeri “
“Her şey ortada.. sınava ''mecburi'' başvuruyu sınav isteği gibi yorumluyorlar” ...
“Sınav iptal…
öğretmen zaten uzmandır. Başöğretmenimiz de herkesin malumu olduğu üzere bir kişidir.
Kariyer basamaklarından verilecek ek maaş kıdem yılı ve artı eğitim yıllarına göre verilmelidir.
Öğretmen temel ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde değil, alamamakta yoksulluk sınırının altında maaş almaktadır.
Maaşının yarısından fazlası tazminat yardım ve ek ödemelerden oluşmakta Bu da emekliliğe yansımamakta emeklilikte maaşı yarı yarıya düşmekte emekli olmaktan korkmaktadır.”
“Bursluluk sınavı diyelim biz buna”.
“Zaten kariyer sahibiyiz.”
“Tabi ki de kariyer ücreti alabilmek öğretmenim hiç bir şekilde unvan istemiyorum 28 yıllık öğretmenim”
“Öğretmenlik başlı başına kariyerdir. Önüne, arkasına getirilecek hiç bir sıfat bu gerçeği değiştiremez. Olay tamamen duygusal(!)...”
“Ne ACIDIR !!Kutsal mesleği bu duruma getirenler böyle düşündürenler bedel ödeyeceksiniz.”
“Kariyer sahibi olmak mı o nasıl oluyor bir sınavla yani? Dünyanın başka neresinde var acaba sınavla kariyer elde etmek”…
“Buna meslekte yükselme denir. Akademik kariyer Üniversitede yapılır ve bilime katkı sağlanır.. Türkiye'de iki yüzün üstünde Üniversite var ve kariyer yapmak isteyenler bu üniversiteleri tercih edebilir”.
“Tüm herkesin (büyük çoğunluğun) girmemesi i sağlayacak öncülük yapacaklara ihtiyaç var yani sendikalar ama onlardan da hiç ses yok. Tüm bu sınavdan rahatsız olanları sendikadan istifaya veya sendika değiştirmeye davet ediyorum yapılan istifalar da buradan paylaşalım”.
“Bir yıl önce emekli olan yıllarını veren bir idareci olarak bu sınavın öğretmenleri kamplara böleceğini, Öğretmenler odasında 3 Ayrı grubun olacağını biliyor ve bu sınavı onaylamıyorum. İlk yapılan sınava da protesto edip girmemiştim. Benim gözümde tüm öğretmenler Uzman ve başöğretmendirler. Ama üç kuruş para için sınava girecek öğretmenlere de bol kazançlar diliyorum”.
“Ben zaten kariyer sahibiyim. 30 yıllık hizmetim var ve geçinemiyorum. Asgari ücret gibi maaş alıyoruz. Öğretmen bursluluk sınavına umut bağladık. Burs kazanacağımı zannetmiyorum. Allah'tan uzmanım. Teselli ikramiyesi garanti”.
“Köprüden önce son çıkış bu sınav. Üç kuruşa her istediklerine evet dedirtecekleri bir meslek grubu olduğumuzu kabul ve ispat edersek bundan sonra önümüze koyacakları angaryaları üç buçuk zamları veli baskısını falan peşin peşin kabul etmiş oluruz”.
“İlkine de ikincisine de ilkelerime ters olduğu için başvurmadım. #mebsınaviptal”.
“Başvurmadım.”
“Şu % 1lik grup kim? Asıl ben onu merak ediyorum”.
“Tüm Öğretmenlere eşit işe eşit ücret temelinde yapamadığınız maddi iyileştirmeyi, kariyer pazarlamasıyla SINAVLA ZAM uygulamasına çeviren zihniyetin kınıyorum... Türk toplumun nezdindeki maddî karşılığı ölçülemeyecek olan meslekî onurumuzu iki paralık eden sınava müracaat etmedim. Ben Öğretmenim akademik unvan meraklısı olsaydım 36 yıl önce bilimsel temelli yüksek lisans ve doktora çalışması yaprak Prof. unvanı alırdım...
Atanmak için Öğretmen Yeterlilik Sınavına girdim. Görev yaptığım Anadolu lisesinde de sınavla atandım. DÜNYANIN HİÇ BİR YERİNDE BİR SINAVLA UZMAN OLUNMAZ. Dolayısıyla ben Öğretmenim elimdeki Fakülteden aldığım DİPLOMAM UZMANLIK BELGEMDİR...Nokta...”
“O yüzde 1 in yaşadığı kafayı merak ediyorum gerçekten”.
“Sınava girmiyorum cağ dışı programa uyup eğitimlerine katılmadım, artık sonunu hep beraber görüşeceğiz........”