• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • KAMU
  • SENDİKA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • HUKUK
  • TÜRK DÜNYASI
  • EĞİTİM MEMURLAR
  • Ara
SON DAKİKA:
02:50
Karatalkayadaki Yangında Oğlunu Kaybeden Danıştay 9. Daire Başkanı mahkeme salonunda isyan etti
01:48
Emniyetin töreni mi AKP’nin töreni mi? İlçe başkanı polise rütbe taktı!
01:45
Öğretmen atamalarında yeni dönem: KPSS kaldırıldı, MEB Akademi Giriş Sınavı başladı
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Misafir Yazılar
  3. Osman Kavala uluslararası mesele hâline nasıl geldi?
Yayınlanma: 29 Ekim 2021 - 23:02

Osman Kavala uluslararası mesele hâline nasıl geldi?

29 Ekim 2021 - 23:02
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Osman Kavala uluslararası mesele hâline nasıl geldi?
Misafir Yazılar
Misafirin Sözü

 

Türkiye ekonomisinde yaşananlar konusunda düşündüklerimi yazmak istiyordum. Ancak geçen hafta, aralarında ABD, Almanya ve Fransa’nın da olduğu on Batılı ülkenin büyükelçilerinin Osman Kavala’nın, AİHM kararlarına ve hukuka uyularak “derhâl serbest bırakılması” talebini içeren muhtıra niteliğindeki bildiriyi, T.C. Dışişleri Bakanlığına iletmeleri üzerine başlayan gelişmeler, bir anda birinci gündem maddesi hâline geldi. Bu konunun başka gelişmeleri de tetikleyerek uzun süre yerini koruması muhtemel görünüyor.

Evvela bir hususu önemle belirtmek istiyorum. Benim meselem Osman Kavala değil. Çünkü ideolojisiyle, zihniyetiyle, eylemleriyle benim ömrüm boyunca mücadele ettiğim bir mahallenin insanı, Ortodoks bir Marksist; büyük bir servete sahip; yıllardır “kızıl milyoner” diye anılır. İdeolojisine uygun faaliyetlere ve kuruluşlara maddi destek verdiği bilinir. Büyük çapta sol içerikli kitaplar basan İletişim Yayınevinin büyük hissedarıdır. Ancak bu kimliği, dört yıldır tutuklu olduğu davanın hukuki olduğu, adil bir yargılama yapıldığı anlamına gelmez.

Gazetelerde yer alan iddianamesinde ciddi hukuki boşluklar görülüyor. Hakkındaki suçlamalar; ceza hukukunda öngörülen unsurlardan, delillerden, olgulardan, şahit ifadelerinden mahrum. Ağır ceza mahkemesi, bir üyenin muhalefet şerhine rağmen ısrarla tutuklu kalmasına karar veriyor. Anayasa’mıza göre kararlarına uymak zorunda olduğumuz, üst yargı olarak kabul ettiğimiz AİHM; adil yargılanmadığını, hukuki ihlalin bulunduğunu belirterek serbest bırakılmasını istedi. Mahkeme, son duruşmada buna uyarak adli kontrol altında tutulmak üzere tahliye etmek yerine, tutukluluğunun devamına karar verdi. İyi mi oldu? Kesinlikle hayır. Böylelikle Kavala, hiç hak etmediği hâlde uluslararası bir şöhret, haksızlığa direnen bir kahraman hâline getirildi. Kavala’yı bu kadar önemsemekle Türkiye’yi yargı ve hukuk konularında sürekli eleştiren, hukuk devleti olmadığımızı öne süren Batılı çevrelere bol bol kullanacakları bir malzeme vermiş olduk. Oysa ne karar verilecekse bu ileriki duruşmalara bırakılıp şartlı tahliye yapılabilirdi.

Bu karar üzerine Osman Kavala, artık duruşmalara katılmayacağını, savunma yapmayacağını açıkladı. Ardından on ülkenin büyükelçileri, Türkiye Cumhuriyeti diplomasisi tarihinde görülmeyen üslupta yazılmış; derhâl tahliye isteyen muhtıra niteliğindeki bildiriyi verdiler. Mektubun kaba ve küstah üslubu, elbette büyükelçilere ait değil. Bu metin, hazırlandıktan sonra ilgili devletlerin dışişleri kurumlarında okunup incelenerek uygun bulunmuş; uygulanması doğal olarak büyükelçiliklere havale edilmiştir. Yani esas muhatabımız, büyükelçilerinin temsil ettiği bu on devlettir.

Batı’yla ilişkilerimizde giderek ağırlaşan sorunlarımızın, karşılıklı şikâyetlerimizin bulunduğu ortada olmasına rağmen karşılıklı ekonomik, politik vb. çıkarların olduğunu görerek ilişkileri kopma noktasına taşıyacak krizler yaşanmasından kaçınıldı ama bu mektup, farklı bir anlam taşıyor; Batı’nın asırlardır kurtulamadığı kibirli, Batılı olmayanlara buyruk veren oryantalist yanını yansıtıyor. Kavala bir süre sonra tahliye edilecek olsaydı bile, bu yolu artık tıkamış oldular. Onu himaye edelim derken kötülük yaptılar. Türkiye Cumhuriyeti’nin, konsolosluklarından yapılan buyruklara uymak zorunda kalan, dağılma dönemindeki Osmanlı Devleti olmadığını nedense unuttular.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika ziyaretinden dönerken yaptığı açıklamada, büyükelçilerin mektubunun haddini bilmezlik olduğunu söyleyerek “Bunları ülkemizde barındırma mecburiyetimiz yok.” demiş ve sınır dışı edilmelerini ima etmişti. Nitekim bir gün sonra “istemeyen kişi” (persona non grata) ilan edilerek sınır dışı edilmeleri için gerekenlerin yapılması talimatını verdiğini açıkladı. Dışişlerinde, iki gün bu kararın sonuçlarının konuşulduğu, başka bir yol bulunmasının daha uygun olacağı sonucuna varılarak Bakan Çavuşoğlu vasıtasıyla Erdoğan’a iletildiği, fakat Cumhurbaşkanı’nın kararını değiştirmediği ifade ediliyor.

Karar henüz açıklanmasa da Avrupa’da şimdiden tepkiler duyuluyor. Almanya’da hükûmet kurma hazırlığı yapan partilerin liderleri, Türkiye’ye sert karşılık verilmesini, savunma ürünlerine ambargo uygulanmasını isteyen açıklamalar yapıyorlar. Avrupa Parlamentosu Başkanı Sassoli, sınır dışı etme kararına, “Türk Hükûmeti’nin otoriter yöneliminin işaretidir, yılmayacağız.” dedi. Tepkilerin kapsamının ne olacağını, kararın resmiyet kazanmasıyla beraber görebileceğiz; “mütekabiliyet” konusu gündeme gelebilir. Yani on ülkedeki büyükelçilerimize de aynı muamele yapılabilir. En önemli on Batı ülkesiyle ilişkilerde yaşanabilecek krizin maliyetinin ne olabileceğini, 2013’te Mısır ile büyükelçilerin karşılıklı olarak istenmeyen şahıs ilan edilmeleri örneğine bakarak hesaplayabiliriz. Türkiye’nin bu kırılgan ekonomisi, bölgede yaşadığı siyasal, askerî ağır sorunları, her adımı enine boyuna düşünerek atmasını, hissi değil makul olmasını gerekli kılıyor. Diplomatik kurallara uygun olmayan bu edepsizliğe, elbette millî onurumuzu koruyacak bir cevap verilmelidir. Ama ilişkileri önemli ölçüde kısıtlayacak bu karardan önce atılacak başka adımlar yok mudur? Uluslararası ilişkilerde bunun pek çok yolu vardır. Sabırlı olup makul düşünülürse, ilgili ülkelerin yöneticileriyle “örtülü diplomatik temaslar” yapılırsa bunları bulup uygulamak zor değildir.

Bunca sorumuz varken bunlara bir de Osman Kavala davasının eklenmesinin, konunun uluslararası bir mesele hâline gelmesinin başlıca sebebi, yargının bağımsız olmaması, siyasetçinin etkisi altında kalmasıdır. Şu andaki sistem sadece yargıyı, yüksek mahkemeleri değil, TCMB gibi başlıca kurumları, tek bir kişinin karar ve iradesine bağımlı hâle getirdi. Bu durum, sıkça iddia edildiği gibi devlet çarkının ve bürokrasinin daha hızlı işlemesini sağlamıyor; tam tersine yavaşlayıp tıkanmasına yol açıyor. İnisiyatifini kullanamaz hâle gelen yetkili, görüşünü savunmak yerine pozisyonunu koruyabilmek için istenileni yapmaya, uyumlu olmaya çalışıyor. Paramızın iki yıl zarfında yüzde altmışa yakın değer kaybetmesinin, enflasyonun halkı ezmesinin, dış politikamızın birçok alanda duvara vurmasının ve nihayet Osman Kavala’nın uluslararası ilişkilerimize doğrudan etki yapacak kadar önemli hâle gelmesinin sebeplerini doğru okuyup bu sistemi demokrasi ve hukukla uyumlu hâle getirmedikçe bu sorunların altından kalkamayız.

Nuri GÜRGÜR
Türk Ocakları Eski Genel Başkanı

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor - 23 Haziran 2025
  • Ali Yalçın'ın Niyetini Arkadaşı İfşa Etti! - 17 Haziran 2025
  • Bakan arabasının kapısını açan adamın kapısını açan adamlar... - 25 Nisan 2025
  • Sadece Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan değil, Kırgızistan ve Tacikistan da KKTC'yi sattı! - 14 Nisan 2025
  • Alparslan Türkeş: Vatana, millete ve bir ülküye adanmış bir ömür - 05 Nisan 2025
  • Suriye'deki Gelişmeler Ne Anlama Geliyor? - 25 Mart 2025
  • Öcalan'ın Çağrısını Doğru Değerlendirmeliyiz - 06 Mart 2025
  • FETÖ ruhu hortladı - 22 Ocak 2025
  • Suriye Tarihi Bir Dönüşümle Yüz Yüze - 31 Aralık 2024
  • Engelleri Engellemek Mümkün - 03 Aralık 2024
  • Suriye'de Oldu Bittilere Asla Müsamaha Gösterilmeyecektir - 03 Aralık 2024
  • Unutmadık Devlet Ağa Unutmadık! - 17 Kasım 2024
  • Ziya Gökap'in Tutuklanıp Gönderildiği Malta'dan Kızına Yazdığı Mektup - 26 Ekim 2024
  • Lozan'da kazandık mı, kaybettik mi? - 26 Temmuz 2024
  • Keşke bu yazıdakiler yalan olsa - 05 Haziran 2024
  • Son Çivi - 02 Haziran 2024
  • 1 Mayıs 1977'de Taksim'de yaşananların sorumlusu kimlerdir? - 25 Mayıs 2024
  • Diplomalı işsizler - 19 Mayıs 2024
  • O MHP'li cinayete nasıl yardım etti? - 08 Mayıs 2024
  • Ali Yalçın istifa - 03 Nisan 2024
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 11
ilan.gov.tr
Gazete arşivi için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Köşe Yazarları
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Kadriye Demirel (AES Antalya il Temsilcisi , Eğitim koçu)
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Aziz Dolu Atabey
Aziz Dolu Atabey
İttihatçılar
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Türk Kültür Coğrafyası-2
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Memur Emeklisi Cezalı mıdır?
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Hayatın Satır Araları: Gündelik Anların Derinliği
Yusuf İPEKLİ
Yusuf İPEKLİ
Araç muayenesi
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Diyanetten Alkışlanacak Cuma Hutbesi
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Mehmet ARSLAN Eğitim Yönetimi Ve Planlama uzmanı
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Avrupa Turundan Fransa Paris
Canan ÖZDEMİR Uzman Sosyolog
Avrupa Turundan Fransa Paris
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Misafir Yazılar
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Silâh Bırakma Tiyatrosu!
Orhan KILIÇOĞLU
Silâh Bırakma Tiyatrosu!
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Av.Faruk Ülker Ümraniye Türk Ocağı Eski Bşk
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Öz Eleştiri
Ali Kemal Gül
Öz Eleştiri
Büyük Orta Doğu Yangını
Türk Ocakları'ndan
Büyük Orta Doğu Yangını
Kerbela Çeşmesi
Şerife Güven
Kerbela Çeşmesi
Bayramın Kutlu Olsun
Köksal Cengiz
Bayramın Kutlu Olsun
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Şevket Sezer
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Çok Okunan Haberler
Memur Sendikalarına Ait Güncel Üye Sayıları Açıklandı Yazdır
Memur Sendikalarına Ait Güncel Üye Sayıları Açıklandı Yazdır
İletişim Başkanlığı'na Burhanettin Duran atandı
İletişim Başkanlığı'na Burhanettin Duran atandı
Mahkeme beraat dedi, Sağlık Bakanlığı ihraç etti
Mahkeme beraat dedi, Sağlık Bakanlığı ihraç etti
Ana Sayfa
GÜNDEM
KAMU
SENDİKA
DÜNYA
EKONOMİ
SİYASET
HUKUK
TÜRK DÜNYASI
EĞİTİM
MEMURLAR
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Gazete Manşetleri
  • EKONOMİ
  • HUKUK
  • KAMU
  • MEMURLAR
  • SENDİKA
  • TÜRK DÜNYASI
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Gazete Manşetleri
sanalbasin.com üyesidir

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim