DANIŞTAY SİZE NE DEDİ, SİZ NE YAPIYORSUNUZ?
Değerlendirme sonucu Müdür katliamının üzerinde tam bir yıl geçti. Özellikle hukuksuzluğa karşı sesini yükselten başta Türk Eğitim Sen Türkiye genelinde binlere varan eylem gerçekleştirdi ve bir o kadar da dava açmış oldular. Bu davaların yüzlercesi kazanıldı ancak uygulama da yine bildiklerini okudular. 30 Haziran tarihinde resmi gazetede yayınlanan Danıştay kararı ise, süresi içerisinde gereği yapılmadığı için yeniden suç duyuruları yapılmaya başlandı.
Bakanlık Meho ağa kafasında. Görüş soran İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve valiliklere biraz daha bekleyin düzenleme yapacağız deyip amiyane tabirle hukuk kararlarını takmıyor: Fakat İstanbul da görüştüğümüz İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Vali Bey kendilerine göre bir yol bulmuş uygulamayı o şekilde sürdüreceklerini söylemekteler. Bu yöntem ise birlikte altı ay çalıştıkları yöneticiler değerlendirme yapacak, altı ayı doldurmayanlar değerlendirmeye katılmayacaklardır. Bir de kurnazlık geliştirmişler efendim izin kullanıp ayrılmayarak altı ayını dolduranlar vardı dolaysıyla daha önce değerlendirme yaparken üç aylık olan şube müdürleri böylece bu müdürlerle altı ay çalışmış oldukları için yine değerlendirmeyi aynı şube müdürleri yapacak diyorlar. Örneğin Nisan ayında görevine başlamış olan bir şube müdürü Temmuzda ki değerlendirmede üç aylıktı, ancak müdür Kasım ya da Aralıkta görevinden ayrıldığı için altı ay birlikte çalışmış olmaktalar o halde bunlar değerlendirme yapabilmekte diyorlar.
Şimdi Danıştay ne diyor? Öğretmenin idareciyle altı ay çalışma şartını koymuşsun fakat diğerleri için yani Aile Birliği Başkanı, İlçe Müdürü, Şube Müdürü için neden aynı şartı koymadın? O halde sen hukuksuz bir uygulama yaptın.
Aslında Danıştay teamül haline gelen amirin memurunu değerlendirebilme süresi altı aydan az olmayacak kuralını hatırlatmıştır. Diyoruz ki arkadaş değerlendirmede elediğiniz müdürlerin birlikte altı ay hatta daha fazla çalıştıkları İlçe Müdürü ve Şube Müdürleri hayattadır neden değerlendirmeyi onlara yaptırmıyorsunuz? İstanbul Valisini cevabı ilginçtir. O teamül sicil içindir diyor. Peki değişen nedir? Sicile benzer kriterle değerlendirme yapılmıyor mu? Evet tıpa tıp aynısı olmasa da birçok ölçü bir nevi sicil ölçümüdür. O halde burada yapılması gereken görevden alınan, rotasyonla başka yerlere tayini çıkan Şube ve İlçe Müdürlerinin puanlama yapmasıdır.
Değerlendirme tarihi Temmuz 2014 olduğuna göre ve Danıştay’a açılan davanın konusu bu tarihteki uygulama olduğuna göre kesinlikle Aralıkta ayrılmış dolaysıyla altı ayı tamamlamış ona göre değerlendirme yapacağım düşüncesi sakattır. Zaten bu kişiler Temmuz da değerlendirilmiş Ağustosta görevden alınmışlardır. Görevden ayrılmasalar bile sadece vekaleten yönetmeliğin yeni müdür gelinceye kadar görevine vekaleten devam eder demesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle değerlendirmelerde 30 Temmuz baz alınmak zorundasınız çünkü müdür değil emaneten bakmakta, yoksa yeni mahkemeler yoldadır.
Bir başka sakat ölçü ise yeniden değerlendirme ihtiyacıdır. Onlarca mahkeme arkadaş bu kriterler sakat, siz bunlarla yönetici değerlendiremezsiniz dediği halde hala aynı kriterleri dayatma mantığıdır.
Sonuç olarak Danıştay’ın ne dediğini biliyorsunuz ama işinize gelmiyor ve Devlete bol bol avukat ücreti ödetiyorsunuz, öyle ya cebinizden mi çıkıyor.
Allah bilir ya Milli Eğitim Bakanı şunu diyordur, zaten demişti. Ya bu hukuk olmasa, sendikalar olmasa Milli Eğitim ne güzel babamın çiftliği olurdu. Her halde bu zevat eğitimciye çiftliktekiler gözüyle bakmakta yoksa bu kadar cüretkar olurlar mıydı?