On İki Eylülden sonra MHP davasında hakim yargılama yapıyordu. Rahmetle andığımız Nevzat Köseoğlu na sıra geldiğinde yerinden kalkmayarak hakimlere “Siz bizi yargılayamazsınız. Bizi ancak Türk Milleti adına karar verebilen hakimler yargılaya bilir. Sizler Türk Milleti adına değil ihtilalcilerin adına karar veriyorsunuz.” Nevzat Köseoğlu güvensizliğini haklı gerekçelere dayandırarak mahkeme salonunda haykırmıştı.
Şimdi birebir benzer olmasa da böyle bir psikoloji mahkeme kazanan müdür değerlendirmeleri ve mülakatları için geçerlidir. Komisyonların karşısına dikilen kurum müdürleri biliyorlar ki bu zatlar hür vicdanlarıyla görevlerini yapmıyorlar. Birilerinin daha açık olarak yandaş sendika adına değerlendirme yapmaktalar. Bundandır ki mahkeme kazanan birçok müdür arkadaş komisyon salonlarına girmeden hükmünü veriyor. “Ben mülakata bir formaliteyi yerine getirmek için geliyorum. Yoksa bundan bir şey çıkmaz.” Bunu ilgililere anlatıyoruz. Öyle bir şey yok diyenler olduğu gibi, kendi namı hesabına vicdan yapanlar da vardır.
İstanbul da insan kaynaklarından sorumlu il müdür yardımcısı; bakın mülakatları yazılı yapıyoruz. Eskiden bu da yapılmıyordu. Soruları bilen arkadaşın zaten itiraz hakkı vardır,diyor. Sıkıysa sayın müdürüm siz önceden soruları almadan bu mülakatlara girip şu sorularla muhatap olun bakın sonuç ne olur. Fed’in ilk kadın başkanı, Mavi gören kuş hangisidir, ilk uçurtmayı hangi ülke uçurtmuştur, Darbız nedir, Hitleri stattan kaçıran siyahi kimdir, Firavun’un karısının adı nedir, Davut heykelinin heykeltıraşının adı nedir gibi onlarca saçma sapan soruları cevaplayın. Size söz Kenan Işık iyileşir iyileşmez onun programına yazdırırız. Mübarekler okullara Müdür değil kim beş yüz milyon ister yarışma programını düzenlemekteler.
Diyelim bu soruların tamamını Allah tan ilham geldi bildik. Peki puan alabiliyor muyuz? Hayır! Çünkü bu sorular size azami 10 puan kazandırır. Esas olan sizin için Danıştay’ın olmaz dediği temsil yeteneği, mevzuat bilgisi v.s dir. Siz soru bildikçe yenileri geliyor. Ne zaman ki takılırsanız o zaman mülakat bitiyor. Sormak lazım siz genel kültür sorularını bilmeyen ve önünüze adı gelmeyen kaç müdüre diğer puanları verdiniz? O da yok!..
Mülakat Komisyonu başkanı ise arkadaşların ön yargılardan kurtulamadığından ve komisyon üyelerini ciddiye almayanların çokluğundan şikayetçidir.
Peki Sayın Müdür bu güveni sağlayacak olan kimdir?
Kuşkusuz idareci arkadaşların güvenini kim sarstıysa düzeltmekte ona düşer. Siz on, on beş yıl başarıyla müdürlük yapan bir arkadaşı karşınıza alıp “Niçin okul Müdürü olmak istiyorsun veya müdür olursan neler yaparsın” diye sorarsanız bu kişileri sabır testine tabi tutuyorsunuz demektir. Kusura bakmayın ama bu kişiler onur testini başarıyla geçmiş insanlardır. Makam ve mevki için sendika değiştirmeyerek makam tefecilerine gerekli haysiyet dersini vermişlerdir. Onurlarını zedeleyecek bir davranışta bulunursanız hak ettiğinizi fazlasıyla alırsınız. Çünkü mahkeme kazandığı hem de yürütmeyi durdurtma kararlı çıkarttığı halde siz kafanıza göre takılmaya devam ediyorsunuz. Hukuk bu onurlu insanları haklı gördüğü halde sabır testinden geçirmeye ne hakkınız vardır? Bence siz bu arkadaşları anlayamazsınız boşa zaman harcamayın. Çünkü onların nasıl bir erdem ve ahlaka sahip olduklarını tahmin bile edemezsiniz. Aslında siz bu arkadaşları idarecilikte çekerek erdem, fazilet, ahlak gibi değerleri katlettiniz. Boşuna değerler eğitimi veriyoruz diye kimseyi aldatmayın.
Sonuç olarak; Milletin selameti için Milli Eğitim ciddiyetsiz yöneticilerden kurtulmalıdır.