Yetkili Sendika Eğitim Bir Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Sayın Ali Yalçın sosyal medya hesabında “Toplu Sözleşme İkramiyesi; TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmekte olan Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ne Ak Parti Milletvekillerinin önergesi ile eklenmiştir. Toplu Sözleşme İkramiyesi önergesi için başta Cumhurbaşkanımız Sayın @RTErdogan olmak üzere Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sn. @_cevdetyilmaz’a, AK Parti Grup Başkanı Sn.@avabdullahguler’e ve özellikle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sn. @isikhanvedat‘a ve Plan Bütçe Komisyonuna, Milletvekillerine teşekkür ediyorum. Hizmet kolunda sendika üyesi olabilecek kamu görevlilerinden en az %1’ini üye kaydeden sendikaların üyelerine Toplu Sözleşme İkramiyesi, 707 gösterge rakamı üzerinden ödenecek. Aylık 410 TL artışla birlikte toplamda 637 ₺ Ağustos ayından itibaren ödenecek. AYM tarafından Mart ayında iptal edilen Toplu Sözleşme İkramiyesini yeniden düzenleyen teklifin, Genel Kurul aşamasını da geçeceğine inanıyoruz. Sendikal örgütlenmeyi, örgütlü mücadele etmeyi ve dayanışma içerisinde kazanım üretmeyi kendisine görev edinmiş bütün üyelerimize hayırlı olsun.” paylaşımı yaparak Toplu Sözleşme İkramiyesi ilgili son durumu ve yeniden gelmekte olan %1 Barajını duyurdu.
Bu sosyal medya paylaşımı üzerine; Sayın Ali Yalçın, madem siyasi partiler üzerinde bu kadar etkiniz ve gücünüz var o halde, bu etki ve gücünüzü çıkarılacak olan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda öğretmenlerin mali ve özlük haklarının iyileştirilmesi için kullansanız keşke, demeden edemedim.
Sayın Ali Yalçın bir öğretmen olarak size sesleniyorum!
Kanun yapıcılar üzerindeki etkinizi ve yetkinizi;
-Öğretmenin itibarının iade edilmediği, etki ve yetkisinin genişletilmediği
-Mesleki güvencemizin olmadığı,
-Eğitim Akademisi Projesi ile Eğitim Fakültesi diplomamızın yok sayıldığı
-Göreve yeni başlayacak olan öğretmenin Asgari Ücret altında bir gelirle çalışmak zorunda bırakıldığı
-2005’ten beri uygulanan ve kazanılmış hak olması bakımından öğretmenlerin de vazgeçmek istemediği Kariyer Tazminatı ödemeleri için tek şart olarak mesleki tecrübenin merkeze konulmadığı ve kıdem esaslı bir Kariyer Uygulaması planlamasının yapılmadığı
-Görevde iken elde ettiğimiz kazanımlarımızın, emeklilikle elimizden alındığı
-Uzman ve Başöğretmen Tazminatlarının emeklilikle sıfırlandığı
-Öğretmenlerin gerek görevde iken gerekse emeklilik halinde mali ve özlük haklarının iyileştirilmediği,
-Öğretmenlerin Emekli İkramiyesi katsayısı hesaplamalarının yeniden güncellenerek, ikramiye ve emekli maaşı tutarlarında artırımların yapılmadığı
-Maaşlara yapılan Seyyanen Artışların emekli öğretmen maaşlarına yansıtılmadığı
-Bayramlarda ve Öğretmenler Günü için öğretmenlere İkramiye Hakkının tanınmadığı
-Ulaşım, kira ve giyim desteğinin olmadığı
-Yeni yeni cezalar ve yaptırımlarla öğretmenlerin mengeneye konulduğu
-Sendikal hakların genişletilmediği, öğretmene grev hakkının verilmediği
-Alanında yapılan Yüksek Lisanların, Doktoraların yok sayıldığı
-Okul yöneticiliği görevlerinin cazip hale getirilmediği
-Öğretmen istihdam yöntemlerinin adil bir uygulamaya kavuşturulmadığı
-Ücretli Öğretmen, Sözleşmeli Öğretmen Uygulamalarının sonlandırılmadığı
-Tüm öğretmenlerin maaş karşılığının 15 saate eşitlenmediği
-Zorunlu Hizmet Bölgesinde çalışan öğretmenlere Teşvik Priminin verilmediği
-Öğretmen Hazırlık Ödeneğinin Bir Asgari Ücret tutarına eşitlenmediği
-Genel İdari Hizmetlerde görev yapanların kıdem esasına bağlı olarak Uzman ve Başöğretmenlik Tazminatlarından yararlandırılmadığı
-Yönetici Atamalarında ve öğretmen atamalarında mülakatın kaldırılmadığı
-Adil bir ödül ve ceza sisteminin getirilmediği
-Atama ve tayinlerde toplumun temeli olan, Anayasamızca da güvence altına alınan Aile Bütünlüğünün Korunması ilkesinin güvence altına alınmadığı, il içi sıra sisteminin çalıştırılmadığı…
Bir Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun ÇIKARILMAMASI için kullansanız olmaz mı?
Kanun yapıcılar üzerindeki etkinizi ve gücünüzü öğretmenlerin haklı taleplerini karşılayacak, kangren olmuş sorunlarını çözecek, atanmadan başlayıp emeklilik hali de dahil öğretmenlerin iyileştirilmiş mali ve özlük haklarını kapsayan bir Öğretmenlik Meslek Kanunu için çaba gösterin.
Öğretmenlerin taleplerinin karşılandığı bir Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun müjdesini vererek hayırlayın, sizi tebrik edelim alkışlayalım.
Aksi takdirde öğretmenlerin gözleri sendika teşvik primi ile boyanmamalıdır, öğretmenler Toplu Sözleşme İkramiyesi ile oyalanmamalıdır.
Toplu Sözleşme İkramiyesi sendikalara üye kazandırmak içindir, sendikalar için bir kazanımdır.
Öğretmenlik Meslek Kanundaki mali ve özlü haklar ise öğretmenler içindir, öğretmenler için bir kazanımdır.
Toplu Sözleşme İkramiyesine getirilmek istenen %1 Barajı ise, sendikal örgütlenmeyi ve sendikal mücadeleyi engellemenin adıdır.
Bağımsız bir sendikacılık içinse asıl olan; Toplu Sözleşme İkramiyesinin kökten kaldırılması ve sendika aidatının sendika üyesinin kendi cebinden ödemesidir.
Öğretmen, memur ve emeklinin onca kaybı varken, mali ve özlük hakları için mücadele edilmesi gerekirken sendikal rekabeti ortadan kaldıran, örgütlü mücadeleyi zarara uğratan %1 Barajına dayalı Toplu Sözleşme İkramiyesini kazanım gibi servis etmek sendikacılık adına üzücüdür.
Sendikalar sendika teşvik primi yerine şu an mecliste görüşülmekte olan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda öğretmenlerin emeklilik halinde de dahil tüm haklarının iyileştirilmesi için mücadele vermelidir.
Sonuç olarak popülist paylaşımlarla, Öğretmenlik Meslek Kanunu ile ortaya çıkacak olan mağduriyetler, Toplu Sözleşme İkramiyesi ile kapatılmaya çalışılmamalı.
Öğretmenlik Meslek Kanunu, Toplu Sözleşme İkramiyesine feda edilmemeli, ikramiyenin gölgesinde bırakılmamalıdır…
Sayın Ali Yalçın’dan Toplu Sözleşme İkramiyesindeki gayreti ve kanun yapıcılar Üzerindeki etkisini öğretmenlerin haklı taleplerinin karşılandığı bir Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılmasında da göstermesini ve hayırlamasını bekliyoruz.