Türk Eğitim Sen 1992 Yılında henüz ortada bir sendika yasası yokken sendikal faaliyetlere başladı ve ilk eylemini 21 Aralık 1996’da Kızılay meydanında yaptı.
Daha sonra Ankara’da Kızılay Meydanında Sendika yasası çıksın diye memur tarihinin gelmiş geçmiş en büyük eylemini 18 Kasım 2000 ‘de ''Sosyal Hukuk Devletine Sahip Çıkalım'' mitingiyle yaptı. Ardından 20 Ekim 2000’de Yalova’da bir miting gerçekleştirdi ve sendika yasası çıksın diye Kamu Sen genel başkanı Yalova’dan Ankara’ya bir yürüyüş gerçekleştirdi. Nitekim 12 Temmuz 2001 yılında sendika yasası resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Hiç kuşkusuz ki eksikte olsa bugün bir sendika yasası varsa bunda Türkiye Kamu Senin katkısı diğer bütün sendikalardan katbe kat fazladır.
Türkiye Kamu Sen 2003 yılında Yetkiyi aldıktan sonra toplu görüşmede memurların taleplerine duyarsız kalan hükümeti uyarmak için üçüncü büyük memur yürüyüşünü 28 Ağustos 2006’da yaptı. Daha sonra 2010 yılında yine Ankara’da büyük bir miting gerçekleştirdi. O günler için bir memur maaşıyla 27 gram altın alabiliyordu, buna rağmen eylem yaptı.
2009 yılında yetki Memur Sen’e geçtiği gibi her alanda Türk Eğitim Sen ve Türkiye Kamu Sen üyeleriyle baskı uygulanmaya başladı. 2014 yılına gelindiğinde özellikle Milli Eğitimde Türk Eğitim Sen mensuplarına karşı hasmane bir tutum sergileyen dönemin Milli Eğitimine karşı neredeyse tüm il ve ilçelerde eylemler yapıldı. Bu yetmedi dönemin tüm il ve ilçe müdürleri hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Görevden alınan okul müdürleri için bireysel davalar açıldı.
Sonraki yıllarda özellikle Milli Eğitimde sanki yasa emriymiş gibi yönetici olmak için bir sendikanın üyesi olma uygulamasına geçildi. Türk Eğitim Sen bütün bu ahlaksızlıkları ifşa etti, basınla paylaştı. Eleneceğini bile bile üyelerini o mülakat tiyatrosuna gönderdi. Sendika olarak kendi yöneticileri orada hazır bulundu. Sorulan komik soruları basın yoluyla kamuoyuna duyurdu. Gerek basın yayın yoluyla gerek alanlarda memurlarımızın tüm taleplerini dile getiren sendika Türk Eğitim Sen-Türkiye Kamu Sen oldu.
Yalnızca sendikal alanda değil her milli meselede olduğu gibi çözüm sürecine en büyük tepkiyi koyan sivil toplum kuruluşu oldu. Terör örgütü ve uzantılarının ülkemizde yaşattığı acılara karşı birçok eylem gerçekleştirdi. Milli hassasiyetleriyle Yüzüncü yılında Çanakkale Şehitliğinde Türk Eğitim Sen vardı, Samsun’a çıkışın Yüzüncü yılında Samsun’daydı, Başkomutanlık Meydan Savaşının Yüzüncü Yılında Afyon’da olan Türk Eğitim Mensuplarıydı.
Soydaşlarımızın da sorunlarına duyarsız kalmayan her fırsatta dile getiren Türk Eğitim Sen Türkiye Kamu Sen mensupları oldu. Suriye’de ki soydaşlarımıza defalarca tırlar dolusu yiyecek ve gıda yardımı yapan, Irak’ ta mağdur edilen çocuklarımız için kırtasiye yardımı, gaziler için tekerlekli sandelyeler gönderen yine gururla hizmetinde bulunduğumuz sendikamız oldu. Ayrıca buradan Erbil’e kadar, Yayladağı’na, Musul’a, Karabağ’a, Kırım’a, Doğu Türkistan’a Türk Dünyasının meseleleri gündeme taşınırken en büyük ses Kamu Sen olmuştur.
Eğitim ve Kültür alanında birçok uluslararası hakemli yayın çıkartan, yüzlerce çalıştaya ev sahipliğini yapan Türkiye’nin ikinci maarif kongresini yapan yine sendikamız Türk Eğitim Sen olmuştur.
Türk Eğitim Sen her zaman denetçi oldu. Temiz tolum oluşturma adına gerek KPSS de yapılan haksızlıklar, gerekse mobing uygulamaları konusunda tavizsiz oldu. Birçoğunu hukuka taşıdı bu alanda da birçok davayı avukatlık hizmetleriyle bugüne kadar kazanarak hukuk mücadelesinde de bayraktarlık yaptı.
2016 yılından itibaren KPSS nin yanında getirilen mülakatlara karşı ciddi bir mücadele sergiledi ve mülakatların can yakmasını 2019 yılından itibaren durdurmayı başardı. Aynı durum müdür müdür yardımcılığı için de söz konusuydu bunu da gündemden düşürmeyerek sınav puanı ile mülakat puanının eşitlenmesini sağladı. Memurlarımızın geçim sıkıntısından kurtulması için, 3600 ek gösterge konusu, sınavsız kariyer verilmesi ve başka her konuda önerileri olan yine Türk Eğitim Sen oldu.
Sonuç olarak kitaplar dolusu yazılabilecek mücadelesiyle Türk Memur sendikacılığının kutup yıldızı olan Türk Eğitim Sen’in yaptıkları yapacaklarının teminatıdır. Bu inanmış eğitim ordusunun onurlu mücadelesiyle gurur duyulmaz mı? Hem hak mücadelesi hem de milli meselelerdeki hassasiyetiyle Türk Eğitim Senin her bir neferinden emin olunmaz mı? İyi ki Türk Eğitim Senliyim denilmez mi? Bu sendikanın şerefli geçmişi aydınlık geleceğin teminatıdır ve herkesin umududur, bundan hiç kimse kuşku duymasın!...