#7Eylül 1922. TURGUTLU, NAM-I DİĞER KASABA
Tam burada, bugün 50. yıl alanı adı verilen, yerli halkın "heykeller" olarak adlandırdığı yerde, #KURTULANBAYRAK olarak kaynaklarda kendine yer verdirtmiş bir olaydan bahsetmek istiyorum izninizle. HER TURGUTLU'LU BİLİR, SİZ DE BİLİN İSTEDİM.
ULUSAL KURTULUŞ ORDUSU 7 eylül günü yunan ordusunu demiryolu doğrultusunda batıya püskürtmeyi başarmıştır. Küller ve enkaz altında kalan Kasaba'nın efradı, Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının bugün Karpuz kaldıran adı verdiğimiz, o zamanlarda Bodos Rum Fabrikasının olduğu yerin bahçesine karargah kurduğunu öğrenip, kurtarıcılarını bağırlarına basmak amacıyla oraya akın akın koşup gitmişlerdi. İşte onların da şahitliğinde gerçekleşen olayın devamını Mustafa Kemal'in ağzından nakledeceğim :
"
— Kasaba’ya geldik. Yanımda Fevzi Paşa hazretleri, bizim İsmet (İnönü), Nuri (Conker), Ruşen Eşref (Ünaydin), Salih (Bozok) ve daha bazıları var. Baktık, Kasaba’nın kenarında bir kilise, kubbesine de Türk bayrağı çekilmiş. “Bizden korunmak için mi, bize yaranmak için mi?” diye düşünürken, birden bir bomba patladı, kilisenin bir duvarı çöktü ve çökmesiyle birlikte de koca bina yanmaya başladı. Saatli bir bomba koydukları anlaşılıyor.
Belki de Türk bayrağı çekerek merak uyandırmayı ve buraya giren olursa, kiliseyle birlikte havaya uçurmayı düşünmüşler. Hemen bütün Kasaba halkı ile birlikte biz de yangını seyrediyoruz. Ateşte kubbe kurşunlarının bükülüp eridiğini görmekteyiz.
Fakat herkesin gözü bayrakta. Kimse bayrağın gözümüzün önünde yanmasına razı değil. Fakat kurtarmanın da imkanı yok. Alevler yükseldi, yükseldi, kubbenin ucuna geldi. Hepimiz bayrak ha tutuştu, ha tutuşacak diye hüzünle beklerken, birden aklı almaz bir olay oldu. Alevler bayrağı tutan ipi yakınca, sıyrılan bayrak, esen rüzgarla birlikte şişip, havada uçmaya başladı. Bütün göğüslerden “Oooohh!” diye bir sevinç sesinin boşaldığını duydum. Bayrak uçtu, uçtu, bir çınar ağacının dalları arasına takılıp kaldı.
Ben öyle fala, keramete falan inanmam. Fakat ne yalan söyleyeyim, bayrağın bir ucundan bile yanmadan koca çınar ağacına düşmesini zaferi kazandığımıza yordum. Ertesi günü (2 gün sonra olacak) de İzmir’deydik...”
Bunun gibi Türkiye'nin her yerinde bu tarz hikayeler duyabiliriz. O bayrağı hiç bir güç indiremeyecektir. Denemelerin başarısızlıkla sonuçlandığı tarihle sabit.
BU ELİM OLAYLARIN YAŞANDIĞI GÜNLERDE KUTLAMA KELİMESİ ABSÜRT DURABİLİR AMA TURGUTLU'NUN KURTULUŞU KUTLU OLSUN. ŞEHİTLER ÖLMEZ, VATAN BÖLÜNMEZ. ŞEHİTLERİMİZE ALLAH'TAN RAHMET DİLİYORUM.