Midilli,Sakız,Limni,Semadirek,Sisam ve Nikerya Adaları üzerinde,Yunan hakimiyeti konusunda Osmanlı Devletinin imzaladığı;
1913 tarihli Londra Antlaşması,
1913 tarihli Atina Antlaşmasının Adalar hakkındaki hükümleri,
13-Şubat 1914 tarihinde Yunanistan'a bildirilen karar,Adaların askeri amaçlarla kullanılmaması şartıyla aynen kabul edilmiştir.
Anadolu kıyısına üç milden az uzaklıkta bulunan adaların ve Gökçeada,Bozcaada ile Tavşan Adaları üzerindeki Türk hakimiyeti kabul edilmiştir.
Osmanlı Devleti tarafından 1912 Uşi Antlaşması ile İtalya'ya geçici olarak bırakılan On İki Ada üzerindeki bütün haklarımızdan 15. madde ile İtalya lehine feragat etmiştik.
Yani,On İki Adaları 1912 yılında Uşi Antlaşması ile geçici olarak İtalya'ya bıraktık.Çünkü Balkan savaşları sırasında bu adaları deniz gücü eksikliğimizden dolayı korumamız zordu,Yunanlılar ele geçirirse almamız daha da zordu.2. Dünya savaşında İtalyanlar yenilince bu adalar Yunanistan'ın olmuştu.
Diğer Ege Adalarını ise daha Balkan savaşları sırasında kaybetmiştik.Bu adalarda hak iddia etsek,o zamanki deniz gücümüz ile bu imkansızdı.
Lozan'da özellikle Gökçeada ve Bozcaada üzerinde çok direnilmiş,bu iki adada Türk nüfus az olmasına rağmen isteğimizi kabul ettirmiştik.Çünkü bu iki ada Çanakkale Boğazının güvenliği için çok gerekliydi.
Yunanistan zaman zaman Batılı ülkelerden destek alarak bu adaların kıta sahanlığı yüzünden bazı istismarlara kalkışmıştır.Haritalarda sinek pisliği kadar görünmeyen adaların kıta sahanlıklarını hep kendi çıkarları doğrultusunda değiştirmeye teşebbüs etmiş ama koca Anadolunun kıta sahanlığını pek aklına getirmek istememiştir. Kardak Kayalıkları örneğinde olduğu gibi pek sonuç alamamıştır.
Bugün Muğla,Aydın ve İzmir illerimizin sınırları içerisinde bulunan 18'den fazla ada ve kayalıklara Yunanistan'ın yerleşmiş olduğunu,okul,kilise ve askeri tesisler kurduğunu basından öğreniyoruz.Bunlara neden izin verildi bir vatandaş olarak anlamış değilim.Çünkü Batının şımarık çocuğu Yunanistan kurulduğundan beri bizim aleyhimize olacak şekilde hep toprak kazanmıştır.Mora yarımadasında kurulduğunda orada sadece %70 nüfus çoğunluğuna sahipti.Daha sonra Meriç'e dayanmıştı.Şimdi de bizi denizlerde hapsetme peşinde.Bu isteklerini gerçekleştirirse yarın,öbür gün Ege'de tatilcilerimizin denize girmeleri bile Yunan kıta sahanlığının ihlali sayılabilecektir.Denizlerden elde edeceğimiz gelirler yine ayrı bir konudur.Bu konuda Türkiye olarak kararlılığımızı sürdürmeliyiz.
[Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'GAYRİ ASKERİ STATÜDEKİ DOĞU EGE ADALARI TASOZ, BOZBABAve İPSARAADALAR 13Şubat1914tarihinde tarihinde Yunan Kralivet tebliğ edilen Lits Büyül Devlet Kararı e Lozan LiMNI BOĞAZÖNÜ ADAL ARI Subat 1914 tarihinde Yunan Kraliyet Hüki ümeti' teblig edilen Altı Büyük Devlet Kararı, Lozan BOZBABA MİDİLLİ İPSARA SAKIZ SARUHAN ADALARI Subat tarihinde Yunan Kraliyet Hükümetine tebliğ edilen Büyük Devlet Kararı, Lozan Barış ndlaşmasının MENTEŞE ADALARI ARI VE MEIS ADASI Mentese Adaları' nin silahsızlandırılmı statüsü, 10 Subat 947 tarihli Paris AHİKERAM İLERYOZ BATNOZ KELEMEZ İSTANBUING İSTANKABER SOMBEKİ İLEKİ ODOS MEİS HERKE KERPE ÇOBAN']
[Görüntünün olası içeriği: şunu diyen bir yazı 'GAYRİ ASKERİ STATÜDEKİ DOĞU EGE ADALARI TASOZ, BOZBABAve İPSARAADALAR 13Şubat1914tarihinde tarihinde Yunan Kralivet tebliğ edilen Lits Büyül Devlet Kararı e Lozan LiMNI BOĞAZÖNÜ ADAL ARI Subat 1914 tarihinde Yunan Kraliyet Hüki ümeti' teblig edilen Altı Büyük Devlet Kararı, Lozan BOZBABA MİDİLLİ İPSARA SAKIZ SARUHAN ADALARI Subat tarihinde Yunan Kraliyet Hükümetine tebliğ edilen Büyük Devlet Kararı, Lozan Barış ndlaşmasının MENTEŞE ADALARI ARI VE MEIS ADASI Mentese Adaları' nin silahsızlandırılmı statüsü, 10 Subat 947 tarihli Paris AHİKERAM İLERYOZ BATNOZ KELEMEZ İSTANBUING İSTANKABER SOMBEKİ İLEKİ ODOS MEİS HERKE KERPE ÇOBAN']