İslamiyet’e girmiş Oğuz Türklerine Türkmen denir.
Türkmenler daha 7. ve 8. yüzyıllarda Fırat ve Dicle boylarında görünmüşlerdir.
Abbasi halifeleri politikaları gereği Türk komutan ve askerlerine orduda büyük önem verirlerdi.Zaten üstün bir savaşçılık ruhuna sahip Türkler,Müslüman olunca şehitlik ve gazilik inancıyla bu ruhu daha da pekiştirmişlerdir.Binlerce Türk genci Abbasi ordusu için Bağdat'a getirilmiş.Bağdat'ın kuzeyinde onlar için SAMARRA şehri kurulmuştur.Oradan da Tarsus-Diyarbakır hattına yerleştirilerek Bizans'a karşı İslam devletinin koruyuculuğunu yapmışlardır.
Daha önce Mısır'da Abbasilere bağlı bir Türk komutanı olan Tolunoğlu Ahmet 875-905 yılları arasında kendi hanedanlığını kurmuş,877 yılında da Suriye'yi topraklarına katmıştır.
935-969 yılları arasında başka bir komutan olan Toğaçoğlu Muhammed Ebubekir tarihte İHŞİDİ-AKŞİT adıyla anılan hanedanlığını kurmuştur.
1040 Dandanakan savaşından sonra Türkler 1063 yılından itibaren özellikle Halep,Lazkiye,Trablusşam ve Asi Nehri boyunca,Hama,Humus ve Şam bölgesinde yoğunlaşmışlardır.
Türklerin bölgeye yönelik akınları Afşin ve Sandık beyler komutasında Halep'e kadar devam etmiştir.1069 ve 1070 yıllarında ise Kurlu ve Atsız beyler Güney Suriye topraklarına tamamen hakim olmuşlardır.
1077 yılından beri Suriye Meliki olan Tutuş,kendini sultan ilan ederek Oğuzların Yıva boyu ile Avşar,Bayat,Begdilli ve Döğer oymaklarını Şam ve Halep'e yerleştirmiştir.
1117'ye gelindiğinde bölgede hakimiyet Atabeylerin eline geçmişti.Selçukluların Şam kolu ATABEY TUĞTEKİN tarafından yönetiliyordu.Tuğtekin'den sonra oğlu BÖRİ idareyi ele aldı.Bu atabeylik Musul Atabeyi Nureddin Mahmud Zengi tarafından 1154 yılında ortadan kaldırıldı.Zengi'nin ölümünden sonra Atabeylik,Halep ve Musul olmak üzere 1146'da ikiye ayrıldı.1174 yılında da Atabeylik,Eyyubi ailesinin eline geçti.
Eyyubiler'den sonra bu bölgeye bir başka Türk devleti olan Memlükler hakim oldu.
1243 Kösedağ yenilgisinden sonra Moğol baskısından bunalan Kayseri ve Sivas çevresi Türkmenleri,Memlük Sultanı BAYBARS zamanında Suriye bölgesine yerleşmişlerdir.Bu dönemde Suriye'ye yerleşen Türkmenler,İlhanlı hükümdarı Ebu Said Bahadır Han'ın ölümünden sonraki karışıklık döneminde 1337'de Maraş-Elbistan civarında DULKADIROĞULLARI BEYLİĞİNİ kurmuşlardır.
Yavuz Sultan Selim 1516 yılında Mercidabık savaşında Memlükleri yenerek bugünkü Suriye topraklarını Osmanlı Devleti'ne katmıştır.Hac yollarının güvenliğini sağlamak için Osmanlılar,Türkmenleri hac yolları boyunca iskan etmişlerdir.
30-Ekim-1918'e kadar Osmanlı hakimiyetinde kalan Suriye toprakları İngiliz ve Fransız işgaline uğramış ve 1936 yılında ise Fransa denetiminde Cumhuriyet olmuştur.
OĞUZ TÜRKLERİNİN VE MEMLÜK-KIPÇAK TÜRKLERİNİN TORUNLARI OLAN SURİYE TÜRKLERİNE BAYIR-BUCAK TÜRKLERİ DE DENİLMEKTEDİR.TÜRKLER BU ÜLKEDE AZINLIK OLARAK SAYILMAMAKTA VE KAYITLARDA MÜSLÜMAN OLARAK GEÇMEKTEDİR.HALK ARASINDA İSE TÜRKMENLER OLARAK ADLANDIRILIRLAR.
Suriye'de Avşar,Bayat,Karakeçili,Elbeyli,Musabeyli,İsabeyli,Akar,Hayran,Çandırlı ve Sincar gibi Türk boyları yaşamakta ve Anadolu'daki uzantıları olan boylarla inanç,gelenek ve görenek yönlerinden çok benzerlikleri bulunur.
Suriye'de Türkçe eğitim yapan okullar olmadığı gibi Türkleri bir arada tutacak bir teşkilat da yıllarca yoktu.Bu sebeple 20. yüzyılın ortalarında çok sayıda Suriye Türkünün Araplaştığı belirtilmektedir.Köy ve kasabalarda ki Türkler kendi aralarında Türkçe konuşurlar.Yüksek eğitim yapanların sayısı çok azdır ve tamamına yakını Türkiye'de okumuştur.Son yıllarda Türkçe yer adları değiştirilmiştir.
Suriye'li Türkmen önderlerinden Hüseyin Muhammed'in verdiği bilgilere göre Suriye'de Türk nüfusunu 3 ila 4 milyon arasında olduğu,bir o kadar da Araplaşmış Türklerin bulunduğu belirtilmektedir.