Fırat’ın doğusu denilen Suriye topraklarında Türk Silahlı Kuvvetleri Türk Milletine düşman olan YEZİTLERE karşı 'Barış Pınarı Harekâtını' başlatmış bulunuyor.
Öncelikli duamız Mehmetçiklerimizin başarısı içindir; Yüce Yaratan ordumuzu muzaffer eylesin, hiçbir askerimizin burnu kanamadan harekâtı tamamlamayı nasip etsin inşallah!
Bu vesileyle milli bütünlüğümüzün önemini vurgulama amaçlı diyorum ki;
Türk milletinin bir ağaç gibi kökünden, bedenine, bedeninden dallarına, dallarından yapraklarına kadar birlik ve beraberlik içinde yaşamaya, ağaç gibi dik durmaya her zamankinden daha çok ihtiyacı var.
Zenginiyle fakiriyle, köylüsü şehirlisi, bürokratı işadamı, eğitimcisi sporcusu ile bu ağacı birlikte sulayacak, birlikte koruyacağız.
Artık şucu bucu ayrımını bırakacağız.
Evin içinde kavga etmeye devam edersek, dışarıdan kapıyı kimlerin zorladığını anlayamayız.
Maalesef muktedirlerin iktidarlarını sürdürme adına işledikleri ayrıştırıcı kirli politikaları yüzünden kırılan gönülleri onarma vakti, dilde fikirde, örülen duvarları yıkma günü, aynı topraklarda yaşadığımızı ve yaşamak zorunda olduğumuzu hatırlama, aynı dine, aynı dile, aynı kültüre, aynı kadere, aynı değerlere sahip olduğumuza göre fikirlerde birliği sağlama, birlikte davranma zamanı.
Düşmanlarımızın evet ve hayırcı ayrımı yapmadan bu ülkenin bütün insanlarına düşman olduğunu; Örneklersek;
3 ayrı biri ayrı topladığımızda sonucun 3, birlikte yazdığımızda 111 gibi bir güce eriştiğini, kırmak için elimize aldığımız bir tahta parçasını kırmanın kolay olduğunu,
iki veya daha fazlasının ise kırılamayacak kadar güçlü olduğunu bilme zamanı.
Bilelim ki, Millet olarak bu netameli ve yaşlı coğrafyada güçlü kalmanın, ebedi kalmanın reçetesi, bir bilgenin ifadesiyle ‘’Birleyerek Oluşalım’’ ifadesinde billurlaşır, gerçek yerini alır.
Bu reçete,’’Türk Ulusal Kimliğinin’’ reçetesidir.