19 Mayıs günü Samsun ufkundan ülkeye bir güneş gibi doğan Mustafa Kemal, henüz bir yıl dolmadan 23 Nisan 1920 günü yoktan bir millet, yoktan bir vatan ve kendisinin de emirlerini alacağı modern Türk devletinin temelini oluşturacak Büyük Millet Meclisini kuruyordu. Bu yüce millet, yüce bir meclise sahip olmalıydı. Artık emir verecek tek bir güç vardı. O güç Türk milletinin iradesiydi. Tekbirlerle, dualarla milletin iradesi düşmanını boğmaya hazırlanıyordu. Boğdu da, bu gün yüce Türk milletine zincir vurulamayacağının tüm dünyaya haykırıldığı ulu gündü.
*
Asaletinle, engin bilginle, ufuk açıcı görgünle, kahramanlığınla, samimiyetinle, içtenliğinle, öğreticiliğinle, eğiticiliğinle, gerçekçiliğinle, duygusallığınla dünyanın hayranlığını ve takdirini kazanan sen Türk Milletine ‘Başbuğ’ oldun.
Türk Millet her zaman senin ilke ve ideallerinin yılmaz savunucusu oldu. Daima seni kendisine rehber edindi. Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olarak seni şükran ve minnetle yâd etti. Beş vakit namazda sana duasını yaptı, çünkü biliyordu ki sen olmasan bu ülke emperyalist haçlı güçlerinin ve misyonerlerin elinde kukla olacak ve camilerinde ezan, yaşantısında tam Müslüman olarak yaşama imkânı elinden alınacaktı
*
Yalnız Türklerin ve Anadolu’nun değil, bütün İslam âleminin hayatını ve geleceğini etkileyen Bağımsız Türk ulusunun temellerininin atıldığı bugün TBMM’nin açılışının101. Ve dünyadaki tek çocuk bayramı olan 23 Nisan’ın ulusal bayram oluşunun 100. Yıldönümü yaşıyoruz.
Başta Büyük Önderimiz Başbuğ Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Cumhuriyetimizi birlikte kurduğu silah arkadaşlarını ve tüm şehitlerimizi minnet, şükran, rahmet, saygı ve sevgiyle yâd ediyor, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı haklı bir onurla Türk Milleti olarak kutluyoruz.