Ramazan ayında yapılan gıda alışverişlerinde ve verilen iftarlarda, zaman zaman aşırı derecede israfa kaçıldığına tanık oluyoruz.
İftara davet edilen misafirler için hazırlıklar neredeyse iki gün önceden başlıyor.
Bu davetlerde yemek çeşitleri oldukça fazla abartılıyor. İsraf ve gösteriş ön plana çıkıyor.
Çevremizde binlerce fakirin ve onlarca yetimin bulunduğunu düşünürsek iftar için yemeklerin gereğinden fazla yapılarak israfa kaçılması, Ramazan'ın manevi atmosferine de oldukça ters düşmektedir.
Yenmeyen yemekler ve fazladan dilinmiş ekmekler de çöpe atıldığından, çöp kutuları yemek ve gıda artıkları ile dolmaktadır.
Yine sevgi bağlarını güçlendirmek amacıyla toplu iftar programları düzenlenmektedir.
Başta belediyeler olmak üzere, vakıflar ve bazı STK'ın Ramazan boyunca verdikleri iftarlar takdire şayandır.
Beş yıldızlı otellerde, özellikle fakirlerin davet edilmediği, zenginlerin veya belli gruplarının birbirini ağırladığı şatafatlı iftarlar, Ramazan'ın ruhuna aykırıdır.
Valilik, kaymakamlık, belediye ve sivil toplum kuruluşlarının düzenledikleri iftar programlarında da protokol kuralı uygulanmamalıdır.
Protokol üyeleri vatandaşın arasına oturmalı, onlarla sohbet etmeli, dertlerini dinlemeli ve iftarını onlarla birlikte açmalıdır.