• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • KAMU
  • SENDİKA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • HUKUK
  • TÜRK DÜNYASI
  • EĞİTİM MEMURLAR
  • Ara
SON DAKİKA:
23:36
Devlet hastanesinde uyuşturucu operasyonu! Aralarında AKP’liler de var
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Yusuf İPEKLİ
  3. Kelin İlacı Olsa Kendi Başına Sürerdi
Yayınlanma: 14 Temmuz 2024 - 23:22

Kelin İlacı Olsa Kendi Başına Sürerdi

14 Temmuz 2024 - 23:22
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Yusuf İPEKLİ
Yusuf İPEKLİ
Eğitimci Bakış

Rahmetli babamdan gelen / kalan bir alışkanlık olsa gerek silahı sever(d)im.

Çünkü çocukluğum onun silahları arasında geçti.

Önceleri hem tek kırma tabir edilen tüfek olurdu evimizde hem de 7.65 tabanca. İki ağızlı kama da cabası.

Ben doğmadan veya aklım sarmadan önce mavzer evin olmazsa olmazı imiş.

Zira, ellili yıllarda yirmi beş yıl kadar silah kaçakcılığı yapan babam, bir silahı daha yüzüne bakar bakmaz tanır, künyesine kadar bilir, sayardı.

Evimizdeki sedirin birinin altı silahlık gibiydi. Seyyar tahtanın kapattığı bu sedir hiç boş kalmazdı.

Çocukluğumda onun silah hikayeleri Dede Korkut hikâyelerinden daha fazla etkilerdi beni.

Muhtar olduğunda ilk işi Kırıkkale marka bir silah almak oldu. Her yıl harman kalkınca yine ilk işlerinden biri istikakı olan on kutu mermiyi almak olurdu.

Ancak gündüz hiç silah taşımazdı. Gece davarın yanına giderken ve ekini domuz zararından korumak için yine akşamları evden çıkmadan mutlaka tüfeğini, tabancasını yanına alırdı.

Onca yıl yaptığı silah işine hiç hile karıştırmadığını kendi dışında bir çok insandan duydum.

Ne mutlu!

Ayrıca ulu orta silah kullanmaz, atmayı da pek sevmezdi. Domuz korkutmak için ise benim attığım silahtan büyük keyif alırdı. Aynı zamanda silahı en büyük düşman olarak görürdü.

Muhtarlık sonunda ruhsatlı silahını “belgizar” olsun diye bana hediye etmişti. Köyden getirmediğim silahın yaşlılık döneminde çalınmasına çok içerledi.

Sil-ah.

Kaçak silah. Kayıp silah. Ruhsatlı silah. Tek kırma. Çift kırma. Süperpoze. Otomatik tüfek. Pompalı. Kuru sıkı. Yivli tüfek. Yivsiz tüfek. Piyade tüfeği. Ve tabanca.

Bütün bunları neden yazdım?

Çünkü, Türkler için “at, avrat, silah” üç mahrem alan kabul edilir.

Oysa günümüzde silahın ne mahremiyeti kaldı, ne asaleti, ne de silah sahibinin adaleti.

Haklısınız, gerçekten Teksas’ı çoktan geçtik. Piyasadaki silah sayısı ne yazık ki, 12 Eylül faşist askeri darbesi önceki silah sayısının üç beş katı.

Neden?

Son yıllarda bireyler hızla silahlanıyor. Ortalık ruhsatlı, ruhsatsız silahla dolu. Silah ruhsatı edinmek bakkaldan ekmek almak kadar kolay. Ancak hükümet vergi yoluyla gelir kaynağı gördüğü için ruhsatın bedelini yükselttikçe yükseltti. Bu fiili durumda kaçak silahlanmayı kat be kat artırdı.

Örneğin 2024 yılı, taşıma ruhsat harcı, 5 yıl için, 54.889,5 TL.

Bulundurma ruhsat harcı ise 5 yıl için, 17.566,60 TL.

Artık ehliyeti veya ruhsal durumu uygun olsun olmasın önüne gelen herkes silah alıyor. Üstelik silah sahipleri silahlarını ulu orta kullanıyor.

Gazetelerin üçüncü sayfaları katliamlarla, cinayetlerle dolu. Her akşam televizyonlarda iki üç cinayet haberi izliyoruz.

Ülkede her dört kişiden birinde silah olduğu tahmin ediliyor. Her yıl ortalama 4.500 kişi silahla vurularak hayatını kaybediyor. Oysa karıncaya basmak bile çok acı.

Acı olmasına acı da toplum neden hızla silahlanıyor?

Galiba en önemli etken güvenlik ihtiyacı. Geç tecelli eden veya tecelli etmeyen adalet. Özenti. Silah reklamlarının artması. Silah türlerinin cazibesi, silah sanayisinin büyümesi. Silahla ölümlerin çoğalması. Sonra gayri meşru kazanca hizmet. Arkasından yiğitliğin (!) ölçüsü olarak kabul edilmesi. Magandalık. Ve silahla kendini ispat edeceği zannı. Kaçak silah için uygulanan cezaların caydırıcı olmaması.

Peki, ulu orta silah sahibi olanlar silahı ne zaman kullanıyor?

Tuttuğu takım oynadığı maçı kazanınca.

Mutlu olunca.

Üzülünce.

Kafayı bulunca.

Kızınca.

Trafikte kafası bozulunca.

Arkadan yapılan sellektör.

Karısıyla tartışınca.

Borçlarını ödeyemeyince.

Kıskanınca.

Aldatılınca, aldatınca.

Alacağını alamayınca.

Haraç tahsilinde zorlanınca.

Seçim kazanınca, seçim kaybedince.

Biri yan bakınca.

Kiracısını çıkaramayınca, kira artırmak isteyince.

Çocuklar kavga edince.

Uyuşturucu kullanınca.

İşi yürümeyince.

Aynı kadına aşık olunca.

İntikam.

Bu yazıyı yazmama neden olan bir yorgun merminin Diyarbakır’da bir öğretmen adayını başından yaralanması. Dahası hayatın baharında hayat karartan rasgele atışlar.

Sahi, sakın silahı tasvip ettiğimi sanmayın. Benim silahım belli, “kalem”.

Silahla kadını yan yana koyduğumu da asla düşünmeyin.

Bakış açım Hacı Bektaş-ı Veli’nin şu dörtlüğünde ifadesini bulur: ” Erkek dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde /

Hakk’ın yarattığı her şey yerli yerinde / Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok / Noksanlıkla, eksiklik senin görüşlerinde.”

Neyse, bütün bunlar bu ülke de yaşanıyor mu?

Sizce…

Desenize güvenlik ölmüş, bıçağın pabucunu dama atan silah ulusal kahraman.

Peki, devlet nerede?

Ben kaderine terk edilmiş sahipsiz, zavallı bir emekliyim. Vallahi de bilmiyorum, billahi de bilmiyorum.

Zira, kelin ilacı olsa kendi başına sürer.

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • Araç muayenesi - 29 Haziran 2025
  • Hobi Bahçeleri - 05 Mayıs 2025
  • MEB çareyi buldu: "CEZA! " - 16 Mart 2025
  • Milli eğitimde neler ol(m)uyor?.. - 01 Ocak 2025
  • Öğretmenim - 23 Kasım 2024
  • 24 Kasım aşkına, 24 kritik soru(n) - 21 Kasım 2024
  • Bir şiirin öyküsü: "Nasıl müdür oldum?" - 22 Eylül 2024
  • Milli Eğitimin Üç Önemli Meselesi - 07 Eylül 2024
  • Geleneklerimizden günümüze tasarruf - 22 Ağustos 2024
  • Duyduk duymadık demeyin... - 06 Ağustos 2024
  • Milli Eğitim Bakanı Çam Devirdi - 16 Temmuz 2024
  • Şehir hasta(neleri) - 26 Haziran 2024
  • Orta(k)lık - 24 Haziran 2024
  • MEB'in fonu Tekin mi, değil mi? - 19 Haziran 2024
  • Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli - Göç İlişkisi - 12 Haziran 2024
  • Erken seçim şart mı öğretmenim? - 05 Haziran 2024
  • MEB'in çayı - 02 Haziran 2024
  • Sevgi - 27 Mayıs 2024
  • Kurban bayramına çeyrek kala... - 21 Mayıs 2024
  • Ölmeden ölmek - 19 Mayıs 2024
  • 1
  • 2
ilan.gov.tr
Gazete arşivi için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Köşe Yazarları
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Kadriye Demirel (AES Antalya il Temsilcisi , Eğitim koçu)
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Aziz Dolu Atabey
Aziz Dolu Atabey
İttihatçılar
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Türk Kültür Coğrafyası-2
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Memur Emeklisi Cezalı mıdır?
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Hayatın Satır Araları: Gündelik Anların Derinliği
Yusuf İPEKLİ
Yusuf İPEKLİ
Araç muayenesi
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Diyanetten Alkışlanacak Cuma Hutbesi
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Mehmet ARSLAN Eğitim Yönetimi Ve Planlama uzmanı
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Avrupa Turundan Fransa Paris
Canan ÖZDEMİR Uzman Sosyolog
Avrupa Turundan Fransa Paris
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Misafir Yazılar
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Silâh Bırakma Tiyatrosu!
Orhan KILIÇOĞLU
Silâh Bırakma Tiyatrosu!
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Av.Faruk Ülker Ümraniye Türk Ocağı Eski Bşk
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Öz Eleştiri
Ali Kemal Gül
Öz Eleştiri
Büyük Orta Doğu Yangını
Türk Ocakları'ndan
Büyük Orta Doğu Yangını
Kerbela Çeşmesi
Şerife Güven
Kerbela Çeşmesi
Bayramın Kutlu Olsun
Köksal Cengiz
Bayramın Kutlu Olsun
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Şevket Sezer
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Çok Okunan Haberler
Memur Sendikalarına Ait Güncel Üye Sayıları Açıklandı Yazdır
Memur Sendikalarına Ait Güncel Üye Sayıları Açıklandı Yazdır
İletişim Başkanlığı'na Burhanettin Duran atandı
İletişim Başkanlığı'na Burhanettin Duran atandı
Öğretmen atamalarında yeni dönem: KPSS kaldırıldı, MEB Akademi Giriş Sınavı başladı
Öğretmen atamalarında yeni dönem: KPSS kaldırıldı, MEB Akademi...
Ana Sayfa
GÜNDEM
KAMU
SENDİKA
DÜNYA
EKONOMİ
SİYASET
HUKUK
TÜRK DÜNYASI
EĞİTİM
MEMURLAR
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Gazete Manşetleri
  • EKONOMİ
  • HUKUK
  • KAMU
  • MEMURLAR
  • SENDİKA
  • TÜRK DÜNYASI
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Gazete Manşetleri
sanalbasin.com üyesidir

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim