Sabah erken saatlerde Taç Mahal'e geldik.Taç Mahal,UNESCO kültür mirası listesinde ve Dünyanın yedi harikasından biri. Çok kalabalık değildi. Gün doğumu fotoğrafları çektik. Yamuna nehri sisten görülmüyor. Suyu azalmış.Müzesi kapalıydı. Kayda değer eserleri İngiliz müzelerindedir sanırım.Gün doğumunda bir inci tanesi gibi parlayan Taç Mahal, Şah Cihan'ın, sanata ve mimariye ne kadar önem verdiğinin kanıtı olsa gerek.Türbede az bir kalabalık var. Fotoğraf çekmek yasak.Taç Mahal'in eğri 4 tane simetrik kulesi var. Deprem riskine karşı kuleler simetrik değildir.
Her hangi bir depremde minareleri yıkılıp ana kubbenin üzerine düşmesin diye.Minarelerinde ezan okunmaz. Daha önce kulelere çıkış serbestmiş. Bir kaç intihar vakasından sonra yasaklanmış.Suyun etrafında bir kaç pelikan objektifime giriyor.Mümtaz Mahal, 14.çocuğunu doğururken vefat edince eşi Şah Cihan tarafından bu anıt mezar yaptırılmıştır. Şah Cihan eşinin vefatından sonra iki yıl yas tutmuş ve devlet işleriyle ilgilenmemiştir. Şah Cihan kendisine Taç Mahal'in siyahını yaptırmak isterken oğlu bu dileğini gerçekleştirmesine fırsat vermiyor. Oğlu Alemgir tarafından tahttan indirilmiş, hayatının geri kalanını Agra kalesinde Taç Mahal'i seyrederek geçirmiştir. Ölünce de sevgili eşinin yanına defnedilmiştir. Bu eserin asıl adı Mümtaz Mahal'dir. Yapımına 1632 yılında başlanmış ve 1653 yılında tamamlanmıştır. Yapımında 20 binden fazla işçi çalışmıştır. Bine yakın işçi 2.5 ton ağırlığındaki mermer blokları taşıdı. Ana binanın girişindeki mermer 33 metre yüksekliğinde ve tek parçadan işlenmiştir. Mimarı Şirazlı Isa Khan 'dır. Yemyeşil bir bahçenin içinde Yamuna nehri kıyısında kurulan Taç Mahal'in girişi kırmızı kum taşından yapılmıştır. Kapının üzerinde ayetler işlenmiştir.
Girişteki binaları geçince ortasında uzunlamasına bir havuz bulunur. Havuzun karşısında da Taç Mahal. Sabahın erken saatleri olduğu için yansıma fotoğrafları için uygundu. Binanın dört tarafındaki eyvanlara siyah mermerden hat yazısıyla Yasin Suresinin tamamı işlenmiştir. Şah Cihan ve Mümtaz Mahal'in mezarları ana yapının alt katındadır, bizim ziyaret ettiğimiz yer sembolik iki mozoledir .Tamamı ince kesimli mermerle işlenmiş,
Mermerlerin içi oyularak yarı değerli ve değerli taşlarla bezenmiş çiçek ve dal desenleri ve süslemeleri ile muhteşemdi. Taç Mahal, günün her saatinde ve farklı mevsimlerde fotoğraflanmalı. Nasip olursa tekrar gelmeyi isterim.Taç Mahal'in korunması maalesef zordur. Hindistan'daki hava kirliliğinden olumsuz etkilenmektedir. Agra Fort'tan Taç Mahal'i fotoğraflarken hemen yanı başında dumanlar yükseliyordu. İngiliz hakimiyeti sırasında Mermerlerin sökülüp İngiltere'ye götürülmesi düşünülmüş sonradan vazgeçilmiştir.
Babür, Babürname'de ,'' Hindistan'da nehirlerden başka akan su azdır. Bazı yerlerde , nadiren birikmiş sulara rastlanır. Bu kadar şehir ve vilayetler kuyu ve mevsim yağmurundan toplanmış olan havuz suyu ile ihtiyacını karşılar.Yapı ve köylerin, hatta şehirlerin bozulması ve yapılması bir anda olur.Büyük şehirlerde senelerce oturan ahali, eğer kaçarsa , öyle kaçar ki bir buçuk günde bir eser kalmaz Şehir kurmak istedikleri vakitte , arık kazmaya ve bend kurmaya gerek yoktur.Ekinleri hep yağmur suyuyla sulanır. Nüfusu kalabalık olduğu için hepsi toplanarak , bir havuz yaparlar veya bir kuyu kazarlar.Ev kurmak veya duvar yapmak yoktur.Kamış ve ağaçtan kulübe yaparlar.Hemen bir köy veya şehir olur.''der.