Kurtuluş savaşımızda Zonguldak ve çevresindeki mücadeleler ve bu bölgeden özellikle Batı Cephesi'ne yapılan lojistik destek halkımız tarafından pek bilinmez.
30-Ekim-1918 Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan sonra Karadeniz adeta İngiliz,Fransız,Yunan ve Amerikan gemilerinin sıkı takibi altına girmişti.
İstanbul,Ereğli,Akçakoca yolundan Anadolu'ya oradan da Batı Cephesi'ne asker,silah,giyecek,cephane ve kömür taşınması gerekliydi.Bu sebeple Deniz Taşıt Komutanlığı ve Gözetleme İstasyonu Ereğli'de kurulmuştu.İşgal devletlerinin amacı bu kömür havzasını ele geçirmek ve Doğu Karadeniz'den bu bölgedeki Kuva-i Milliye'ye gelecek yardımları kesmekti.Bu yüzden Fransızlar 8-Mart-1920'de Zonguldak'a bir tabur asker çıkarmıştır.
İstanbul'dan Kuva-i Milliye'ye yardım getiren motorlar Ereğli,İnebolu ve Karasu limanlarına gelmekteydi.Kuva-i Milliye'nin kömür ihtiyacı da bu bölgeden sağlanmaktaydı.
Ereğli'nin,merkezi Düzce olan iç isyanlar ile karadan,işgalci gemiler tarafından da denizden Ankara ile irtibatı kesilmişti.Ayrıca Yaylıoğlu Eftim Rumları ayaklandırmakta,Kanlı Ali eşkiyaları da şehirde soygunlar yapmaktaydı.Bu şartlara rağmen Rüştiye(günümüzün orta okulu)Öğretmeni Vezirköprülü Nimet Efendi yörede sevilen kişiliği ile halkın ileri gelenlerini,denizcileri ve öğrencilerini Kuva-i Milliye etrafında birleştirdi.Belediye Başkanı Akmanoğlu Raşit'in evinde toplanıldı.Bu toplantıda Amasya genelgesi üzerinde konuşuldu.Amasya'da Hoca Kamil Efendi'nin Sultan Beyazıt Camii'nde yaptığı konuşma okundu ve çok beğenildi.Sonunda Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kurulmasına karar verildİ ve KUTSAL YEMİN ile işe başlandı.Konuklar abdest alıp bir masa etrafında toplandı.Kur'an-ı Kerim ve tabanca üzerine ellerini koyup şöyle yemin ettiler:"VATAN VE MİLLETİMİZİN KURTULUŞU İÇİN SONUNA KADAR ÇALIŞACAĞIMIZA,BAŞKA SİYASİ DÜŞÜNCE VE EMELLERİN ETKİSİ ALTINDA KALMAYACAĞIMIZA,VALLAHİ...BİLLAHİ...
Sonrasında da Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin programını oluşturdular.
1-Bu cemiyetin kurulduğu tel ile Mustafa Kemal'e bildirilecektir.
2-Ereğli bir işgal hareketini silahla karşılayacaktır.
3-Askerlik yapmış veya savaşmış olan gönüllülerden Kuva-i Milliye oluşturulacaktır.
4-Rumlar'ın taşkınlıklarına son verilecektir.
5-Ereğli köylüleri bir cuma günü şehre davet edilerek bir miting yapılacak ve memleketin içinde bulunduğu durum hakkında bilgilendirileceklerdi.
Akmanoğlu Raşit Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti başkanlığına,Cıbıroğlu Musa da Veznedarlığa seçildiler.Diğer üyeler Kuva-i Milliye'nin ihtiyaçlarını karşılayacaklar,miting için köylerde hazırlık yapacaklar ve Kuva-i Milliye'nin saflarında yer alacaklardı.
Mustafa Kemal bu bölgeye önem vermiş,Yüzbaşı Cevat Rıfat Bey kısa zamanda Bartın'dan Ereğli'ye kadar Kuva-i Milliye'nin etkinliğini sağlamış,Fransızlar'ın Mızraklı Atlıları ile Ankara yolunu tutmalarına ve iç isyancılarla işbirliği yapmalarına engel olmuştur.
Ereğli kıyılarındaki Fransız gemilerine karşı bir miting için Cuma,Kaptaş,Alaplı ve Yalı köylerine haberler gönderilmiştir.Bunun üzerine köyler harekete geçmiş:önce,önde bir Türk Bayrağı olan bir atlı gurup Kaptaşlılar,arkadan Cumalılar ilerliyor ve hep birlikte "DÖRTYÜZ ASLANDAN BU VATAN KALDI BİZE YADİGAR"marşını söylüyorlardı.Alaplı,Gülüç ve Yalı köylüleri mekik kayıklarla denize açılmışlar,allı,yeşilli elbiseleriyle Ereğli'nin kurtarılma sevincini adeta denize işliyorlardı.Filo,filo ilerlerken "KARADENİZ AKAR GİDER,ETRAFINI YIKAR GİDER"marşı ile halkın ruhunda yankılar yaratıyorlardı.
Minarelerden okunan ezan sesleri arasında abdest alanlar Sultan Orhan Camii'ne doğru akıyordu.Tekbirlerle namaz başlıyor,siyaha boyanan nazlı bayrağımız çekiliyor,minberden okunan hutbe ve mihrapta okunan Fetih ve Saf Sureleri Ereğli halkına kurtuluş yolunu gösteriyordu.
Namazdan sonra halk Uzun Mehmet Parkı'na doğru yürüyüşe geçmişti.Tekbirlerden sonra "İZMİR TÜRKÜNDÜR.BU VATAN TÜRK KALACAKTIR.YAŞASIN TÜRK MİLLETİ."sesleri ve coşkusuyla parkta toplandı.
Ereğli'nin ünlü hocası Nimet Efendi'nin etkileyici konuşmasından sonra derslerinde "Kuva-i Milliyeci olalım"konuşmalarını yapan Hamidiye Medresesi Müderrislerinden Müftü Mehmet Çimenoğlu'nun veciz duası ile ve Amin... Amin... sesleri ile miting sona eriyordu.
18-Haziran-1920'de sabah ezanı okunurken Ereğli Kuva-i Milliyesi Fransızlar'a karşı saldırıya geçmiştir.Fransızlar bu ani saldırı karşısında silah ve cephanelerini bırakarak Ereğli'den çekilmeye başlamışlardır.
TBMM Hükümeti Ereğli'nin kurtarılması için Bolu üzerinden kuvvetler sevk etmiş,bu kuvvetler Ereğli'ye girdiği saatlerde Fransızlar şehri tamamen boşaltmışlardır.