• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • KAMU
  • SENDİKA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • HUKUK
  • TÜRK DÜNYASI
  • EĞİTİM MEMURLAR
  • Ara
SON DAKİKA:
01:36
Konya'da sağlık skandalı: Hastasından ameliyat parası isteyen doktora gözaltı!
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
  1. Köşe Yazarları
  2. Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
  3. Endişelerim Var!..
Yayınlanma: 25 Haziran 2023 - 09:03

Endişelerim Var!..

25 Haziran 2023 - 09:03
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk

Başlığa bakıp “sebep veya niye?” soruları aklınıza gelmiştir. Evet. Hem de çok endişelerim var. “Türk’üm veya Türk Milliyetçisiyim” diyebilen herkesin endişe duyması gerekiyor. Siyasal İslamcılar endişe duymayabilirler!.. Farkındaysanız? Kimliksiz, kişiliksiz, ilkesiz bir toplum haline dönüştürüldük. Millî devletimiz Türkiye, ayağımızın altından kaydırılıyor. İçinizden “yok öyle bir şey” diyorsanız veya endişe duymuyorsanız; “kendinizi bir sorgulayın” derim!.. Keşke ben yanılsam!..

Niye endişeliyim?

Bir seçimi daha atlattık ama sonuçta “ne değişti derseniz?” hiçbir şey!.. Ortada 22 yıllık bir iktidarın enkazı var ve bu enkazı kaldırmak görevi -seçmen tarafından- enkazı yaratanlara verildi. Enkazı kaldırabilirler mi? Hayır. Bazılarınız “hâlâ mı böyle düşünüyorsun?” diyebilir. Ben, 2002’den beri böyle düşünüyorum. Çünkü zihniyetleri ortada ve hiç değişmedi.

Bugüne kadar yaptıklarını aynen devam ettirecekler. Yandaşları hariç vatandaş lehinde hiçbir değişiklik olmayacak; bundan sonra da hesabı/ bedeli yine gariban vatandaş ödeyecek.

Sistem gereği kabinenin varlığıyla yokluğu arasında hiçbir fark yok: Sadece kadroları -daha doğrusu makamları- dolduracaklar. Yapılacak işlerin (icraat) hükmü tepeden verildiğinden bir şeylerin değişmesi de mümkün değil. Ehliyetli, liyakatli ve güçlü bir bürokraside yok ki, Anayasa’nın ve diğer mevzuatın yüklediği sorumlulukları yerine getirsin, yetkilerini kullanabilsin (Meclis bile gereksizleşti).

Türkiye’de her şey çığırından çıkmış vaziyette… Kurumlar, uzun zamandır işlevlerini yerine getiremiyorlar. Geçmiş yazılarımda bunları anlatmaya çalıştım ama etkimiz olmuyor. Çünkü millet ilgisiz, duyarsız, vurdumduymaz, nemelazımcı olmuş; umurunda değil. Seçim sürecinde yaşadığımız hadiseleri düşündükçe, üzülmemek elde değil.

Tarihimizde ilk defa haktan, adaletten ve eşit yarıştan uzak, yalan-dolan, iftira, montaj, entrika dolu bir seçim yaptık. Devletin tüm imkânları, makam sahiplerinin tüm çabaları ve medya trollerinin sabah-akşam propagandaları ile vatandaş, yoğunlaştırılmış algı operasyonu altında kaldı.

Her seçimde olduğu gibi muhalefet düşmanlaştırıldı; kafirlikle, teröristlikle suçlandı ve ülkenin asıl meseleleri konuşulamadı. Mesela, 2018’de de “ülkenin bekası” konusunu ortaya atıp ellerindeki güçlü medyayla bunu işlemişlerdi. Geçmişte olduğu gibi liderlerin bir araya gelip tartıştıkları bir televizyon programı göremedik!

Seçim sonuçlarına göre, demek ki milletimizin bir derdi de endişesi de yok. Bazan düşünüyorum; acaba milletimiz gerçekten mi bu sonucu istedi, yoksa bir çaresizlik veya “akıl tutulması” mı yaşıyor? Biliyorum; Türk Milleti, kararlarını çabuk değiştiren bir millet değildir. Öyleyse, bilmediğimiz bir şey var!..

Demokrasimiz de gelişeceği yerde geriye doğru gidiyor. Birilerine göre demokrasi!.. Seçim sonuçlarından hareketle “halkımız, partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine onay verdi” diyorlar; hiç de öyle değil. Seçmenin bir partiyi desteklemesi ve onu tekrar iktidara getirmesi, doğru yaptığı anlamına gelmez. Sosyal bilimcilere ve araştırma kuruluşlarına çok iş düşüyor.

Sonuçta; bir beş yıl daha büyük bir olay olmaz, ömrümüz de izin verirse “kurunun yanında yaş da yanar” misali ülke dertleriyle boğuşmaya devam edeceğiz. Huzur yok!..

Sığınmacılar

Milletimizin, her seçimde farklı söylem ve enstrümanlarla kafasının karıştırıldığına ve yaşananları kavrayamadığına inanıyorum. Zaten farkındaysa, “yandı gülüm keten helva…”

Başlıca endişelerim; sığınmacılar, yeni Anayasa ve genel af şayialarıdır. “Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve kültürel bozulmalar önemli değil mi?” diye sorabilirsiniz. Tabii ki onlar da çok önemli ama nüfus yapımızın bozulması, asıl “beka meselesi”dir. Ülkemiz üzerinde sinsi bir plan uygulanmaktadır ve “Büyük Ortadoğu Projesi (BOP)” devam etmektedir.

Ülkeye kaçak yollardan giren veya girmelerine göz yumulan sığınmacıların sayısı sürekli artmaktadır. Çoğunluğu Suriyeli olmakla birlikte Irak, Afganistan, Pakistan, Arabistan ve Afrika ülkelerinden gelmektedirler. Türkiye göçmen deposuna döndü. Bu kabul edilemez ve hiçbir ülke böyle bir işgale, istilaya izin vermez. Kaynaklara göre şimdiden ülkemiz nüfusunun %15’ini bulmuş vaziyette… Devamlı da doğuruyorlar. Bizde doğurganlık oranı 1.3, sığınmacılarda 5.3’müş!.. Demografik yapımız açısından, asıl tehlike budur ve her geçen gün büyümektedir.

Sınır şehirlerinde ve bazı mahallelerde çoğunluğu sağlamış durumdalar. İşyerleri açıyorlar, alış-verişlerini birbirlerinden yapıyorlar. Gettolaşıyorlar, çeteler kurup suç işliyorlar. Taciz, tecavüz olaylarına karışıyorlar. Sanki Arapça ikinci dil olmuş; tabelalar, ilanlar Arapça…

Son seçimlerle birlikte cüretlerini iyice artırdılar; “Türkler gitsin” diyecek kadar işi azıttılar. Sığınmacılar konusunda anlaşılmayan bir gariplik var!.. Oysa bu durum millî güvenliğimize, birliğimize ve kültürümüze büyük zarar veriyor. Zaten iç cephede birlik ve beraberlik kalmadı!..

Avrupa ülkeleri, Geri Kabul Anlaşması’na uyulması için 3-5 milyon avro vererek bizi kandırıp sığınmacı gelmesini engelliyorlar. Şimdi de sığınmacıların ülkelerine sızmaması için vize tedbiri aldılar. İktidarın tekrar seçilmesinden de çok memnunlar!..

Diğer yandan; sığınmacılar korunurken ve bazılarına vatandaşlık verilirken ülkemizin büyük emekler ve harcamalar yaparak yetiştirdiği genç beyinlerimiz, başka ülkelere gitmek için uğraşıyorlar. Yazık!..

Yeni Anayasa

Seçim sonrası TBMM’nde oluşan yapı da beni endişelendirmektedir. Mecliste temsil edilen irili-ufaklı 15 parti bulunmaktadır. “Türkiye Yüzyılı” sloganı altında (Halbuki 29 Ekim’de Türkiye’nin ikinci yüzyılına gireceğiz) sivil ve özgürlükçü bir Anayasa’dan bahsedilmeye başlandı. Aslında “uyulmadıktan sonra Anayasa’ya ne gerek var” değil mi?..

Meclise giren bazı partilerin tüzük ve söylemlerine bakılırsa Cumhuriyetin temel ilkeleri, Türklük, Türk Milleti, Türkçe ve diğer millî değerlerimizle kavgalılar ve sanıyorum yeni Anayasa ile bunları ortadan kaldırmayı düşünüyorlar. Cumhur ittifakındaki partiler (MHP’nin desteklemeyeceği düşüncesindeyim!) ile millet ittifakındaki AKP’den kopanların kurduğu partiler ve bölücü partilerin destekleyeceklerine dair endişem var. CHP (bazı milletvekilleri destekleyebilir) ile İYİ Parti’nin desteklemeyeceği düşüncesindeyim. Çok pazarlıklar dönecektir. Bakalım zaman ne gösterecek!..

Genel af

Kamuoyunda, Cumhuriyetin 100.yılı dolayısıyla 29 Ekim’de af çıkarılacağı söylentileri dolaşmaktadır. Biliyorsunuz; “Şüyuu vukuundan beter” diye bir söz var ve geçmişte çıkan af söylentileri genelde gerçekleşmiştir. Tahminim bu da gerçekleşecektir. Benim endişem, affın “bebek katili”ni de kapsaması ihtimalidir. Seçim sırasında, yalan afişler asılarak ve videolar kurgulanarak muhalefet lideri suçlanmıştı ama son mahalli seçimlerden hatırlayalım: İmralı’dan mektup getirilmiş ve kardeşi TRT’ye çıkarılmıştı. Şimdiden söylemiş olayım.

Yazımı son bir haberle bağlamak istiyorum: Uğruna ağıtlar yakılan Filistin’in devlet başkanı Mahmut Abbas, Çin ziyaretinde Uygur Türklerini suçlayarak Çin politikasını desteklemiş!.. Demek ki; ensar-muhacir, ümmet, din kardeşliği gibi söylemler, sadece Araplar için…

Bizler, iyi niyetimizle herkese yardımcı olalım ama uyanık da olalım. Çünkü yumruğun nereden ve kimden geleceği belli olmuyor!..

Yazarın Diğer Yazıları

  • Türkoloji ve Dil-2 - 28 Haziran 2025
  • Türkoloji ve Dil - 15 Haziran 2025
  • Türklük Bilimi Üzerine - 08 Haziran 2025
  • Türklük Bilimi/Türkoloji - 01 Haziran 2025
  • Türkler Hakkında - 25 Mayıs 2025
  • Türklerde Sosyal Yapılar - 18 Mayıs 2025
  • Kültür Milliyetçiliği - 11 Mayıs 2025
  • Ekonomi Savaşları - 04 Mayıs 2025
  • Kritik Madde Savaşları - 27 Nisan 2025
  • Buharî'nin Ebu Hanife Düşmanlığı - 20 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-3 - 13 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-2 - 06 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-1 - 30 Mart 2025
  • Hüccet mi Kudret mi? - 23 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-4 - 16 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-3 - 09 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-2 - 02 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-1 - 23 Şubat 2025
  • Türklerin Soy Kütüğü - 16 Şubat 2025
  • Egemenlik Kimde?.. - 09 Şubat 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 25
ilan.gov.tr
Gazete arşivi için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Köşe Yazarları
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Kadriye Demirel (AES Antalya il Temsilcisi , Eğitim koçu)
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Aziz Dolu Atabey
Aziz Dolu Atabey
Türkler bin boydur biri de Moğol'dur
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Türkoloji ve Dil-2
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Güç Zalimin Olunca
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Sessiz Sadakat Vefa
Yusuf İPEKLİ
Yusuf İPEKLİ
Araç muayenesi
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Diyanetten Alkışlanacak Cuma Hutbesi
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Mehmet ARSLAN Eğitim Yönetimi Ve Planlama uzmanı
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Avrupa Turundan Fransa Paris
Canan ÖZDEMİR Uzman Sosyolog
Avrupa Turundan Fransa Paris
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Misafir Yazılar
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Ankara, Adam Gibi Dinle!
Orhan KILIÇOĞLU
Ankara, Adam Gibi Dinle!
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Av.Faruk Ülker Ümraniye Türk Ocağı Eski Bşk
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Siyasi Bir Durum Değerlendirmesi
Ali Kemal Gül
Siyasi Bir Durum Değerlendirmesi
Büyük Orta Doğu Yangını
Türk Ocakları'ndan
Büyük Orta Doğu Yangını
Kerbela Çeşmesi
Şerife Güven
Kerbela Çeşmesi
Bayramın Kutlu Olsun
Köksal Cengiz
Bayramın Kutlu Olsun
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Şevket Sezer
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Çok Okunan Haberler
Yazarımız Tarafından Uzman Ve Başöğretmenlik Tazminatı İle Seyyanen Zamların Emekli Maaşına Yansıması İçin İmza Kampanyası Başlatıldı
Yazarımız Tarafından Uzman Ve Başöğretmenlik Tazminatı İle Seyyanen...
HSK kararıyla 24 ilde başsavcı değişikliği
HSK kararıyla 24 ilde başsavcı değişikliği
LGS sorularını sızdıran dönerci çıktı: Bakan 'yakaladık' dedi
LGS sorularını sızdıran dönerci çıktı: Bakan 'yakaladık' dedi
Ana Sayfa
GÜNDEM
KAMU
SENDİKA
DÜNYA
EKONOMİ
SİYASET
HUKUK
TÜRK DÜNYASI
EĞİTİM
MEMURLAR
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Gazete Manşetleri
  • EKONOMİ
  • HUKUK
  • KAMU
  • MEMURLAR
  • SENDİKA
  • TÜRK DÜNYASI
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Gazete Manşetleri
sanalbasin.com üyesidir

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim