Hocalı katliamının üzerinden tam tamına 30 yıl geçti.
Karabağ Savaşı sırasında bir günde çoluk, çocuk, kadın, yaşlı demeden 613 Azerbaycan Türk’ü, Ermeniler tarafından hunharca katledildi.
Tarihler 25 Şubat 1992’i gösteriyordu.
Böylesi bir vahşet ve soykırım karşısında dünya insanı sessiz ve duyarsız kaldı.
Her zamanki gibi ateş düştüğü yeri yaktı.
Acıları o gün orada yaşayanlar, yaşadıklarını anlatabilecek sözcükleri sıralayabilecek gücü kendisinde bulabilenler, kamuoyunun dikkatini çekmek ve yaşananları tüm dünyaya haykırmak için her yolu denediler. Anma toplantıları düzenlediler. Yazılar yazdılar, fotoğraf sergileri açtılar, filmler çektiler. Ermeni soykırımını tüm dünyaya anlatmaya çalıştılar.
Annesini Hocalı katliamı sırasında kaybeden gazeteci-yazar Seriyye Müslümgızı da içini dağlayan bu olayı anlatabilmek için 30 yılda tam 19 kitap yazdı. “Dünyam yıkıldı. Gençliğimi yaşayamadım” diyen sesi uzun süre kulaklarımızdan gitmeyecek.
“Katliam sırasında; ağlayarak annesini arayan küçücük çocukları görünce, annemi kaybettiğim için ağlamaya utandım. Çünkü onların anneye daha çok ihtiyacı vardı” diyerek içine gömdüğü acıları anlatıyordu kitaplarında…
O gün orada bulunan ve yakınlarını kaybedenleri üç yıl boyunca arayıp bulmuştu. Onların duygularını ilk ağızdan kayda geçirdi. “Geriye Bakma” kitabı böylece ortaya çıktı.
Seriyye Müslümgızı önceki gün İstanbul Türk Ocağı’nın davetlisi olarak İstanbul’a geldi. Azerbaycan İlahiyat Fakültesi ve Ermeni Mezalimini Tanıtma Derneği’nin ortaklaşa düzenlediği bir toplantı ile “Geriye Bakma” adlı kitabını bir belgesel ile birlikte Türk kardeşlerine tanıttı.
Önce İstanbul Üniversitesi öğretim görevlileri ve öğrencileriyle buluştu. Belgesel gösterimi bittiğinde tüm salonun gözleri yaşlıydı. Sonra Pendik Türk Ocakları’nın Mehmet Akif Ersoy Sanat Merkezi’nde organize ettiği konferansta konuştu. Kimsenin ağzını bıçak açmıyordu.
“Çok çetin yollardan geçiyoruz “diyordu Seriyye hanım; “Türk’ün acısı hiç dinmiyor”
Avrupa’da birçok ülkeye gidip konferanslar vermiş. İstanbul’daki konferansları sonrasında Almanya’ya gidecek. Daha önce hangi ülkelere konferans vermeye gittiniz diye soruyorum merakımdan…
“Fransa, Hollanda, Bosna Hersek, Macaristan” diye sıralıyor.
Kırk gün savaşları sırasında Azerbaycan’a destek veren Türk halkına minnettar olduklarını her fırsatta tekrarlıyor, Seriyye hanım…
Ve ekliyor; “Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur”