Hocam selamünaleyküm nasılsınız 16 yaşından beri Ülkü ocaklarına hizmet eden biriyim bazen düşünmeden edemiyorum kimlere niçin hizmet ettik
Yukarıdaki serzenişi öğrencim yazmış, bir anda Allahim yüzlerce ülkücü öğrencim aynı durumda bu soruyu mu ? Soruyor diye ,düşündüm.
Bu konuda yazarak anlatmayı uygun gördüm. Ziraa içte biriken şüpheler zamanla yürekte tortu bırakır,
Acabalar, yalniş mi ? Yaptık şupesi kişiyi yorar, bıktırır. .
Ülkücü hayatının gençlik yıllarında mutlaka ocaklarda geçmiştir, Ocağın tozunu yutup, havasını teneffüs etmiştir..Boğazı yirtılasiya marşlar, söylemiştir.
Ülkü ocakları bizlerin yetişmesinde, milli şuur oluşmasında birinci derecede rol oynamıştır..
Ocağın kuruluş tarihine dönmek istemeyeceğim,
Ocaklar Türk çocuklarını milli şuur,Türk Tarihi,Türk kültürü, Türk Töresi, konularında yetiştirmek üzere teşkilatlar kurmuştur.
Zira Azınlıklar Rum,Ermeni ,Yahudi Arnavut Osmanlinin son döneminde teşkilatlanmis, milli şuurla Osmanlıya karşı saldırıya geçmişlerdir.
Teker teker balkanlarda kendi devletlerini kurmaya başlamışlardır.
En son teşkilatlanma Türk Ocakları altında milliyetçilik şuuruyla bizlerde olmuştur.
Atsız Ata,Başbuğ, Zeki Velidi Togan olmak üzere Türk Milliyetçiliği, Türkçülük konusunda zamanın milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel mucadele etmektedirler.
Türkiye Rus Emperyalizmi olan Kominizm tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. .
Kominizm sınıf düzenine dayalı bir rejimdir.
Amacı, Türk Milletininin Topraklarını istila edip,sıcak ülkelere inmek..
Ülke yangın yeridir, Okullar,Fabrikalar,mahalleler işgal edilmiştir..
Başbuğ ocakları kurmuş, öğrencileri milli şuur,vatan sevgisi, Tarih,Töre iyi bir Türkçü ve okuduğu okullarda çalışan, okuyan kendini yetiştiren kadro oluşturmak amacını gütmektir.
Ocaklar siyasetten uzak tutulmuş, Hatta MHP gençlik kolları üzerinde teskilatlandirilmisti.
Ocak başkanı gelince ,Parti başkanları ayağa kalkardı.
Ocaklar bir nevi Başbuğ'a bağlıydı. Ocak başkanları Basbugdan emir alırdı.
Ocaklarda seminerlerle Anadolunun Yağız delikanlıları çelik gibi güçlü Damarlarındaki asil kandan kaynaklanan güçle, yetişiyorlardi..
Yufka Yurekliletle Çetin yollar aşılmaz,
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dagina,
Halbuki yoldaşını bırakıp, gidenlerin,
Degisilir topunu bir sokak kaltagina, "
Ve okudukları okullarda, çalıştığı fabrikalarda,yaşadıkları mahallelerde Koministlerle
ve tüm emperyalist güçlerle mücadele ediyorlardı.
Ne Amerika Ne Rusya, Ne Çin herşey Türklük için "
Diye sloganlar atıyordu. .
Türk Milleti uyanmış, gençliğine sahip çıkmış,
Gelecekte onlara güvenerek Milliyetçi Türkiye'yi kuracakti. .
Çağlar atlatıp, Süper bir güç olacaktı. Turan idealini Türk Dünyasını birleştirecekti.
"Vatan ne Turkiyedir, Ne Türkistan
Vatan sonsuz bir ülkedir , Turan " Diyorduk.
Tabii bu ideallerle yetişen devlet kadrosunu ele geçiren bir ülkücü gençliği Emperyalistler istemiyecekti.
Ve Devleti üst kademesinde yerleşen Güçler, Askeri güçleride avuçlarının eline alarak yurtta anarşiye körükleyerek gencecik fidanları "yaş ekini biçer gibi biçtiler"...
Ocakları içine yerleştirdikleri ajanlarla ocakların işleyişini saptirdilar..
80 ihtilaliyla ülkücülerin üzerinden ihtilal dozer gibi geçti.
Amerikan Dış işleri bakanı,bizim çocuklar ihtilal yaptı,Türkeş'ide iktidar yapmadık. .ifadesini kullanacaktı.
Yağlı urgan,hapisler, işkenceler , ocaklar darmadagin oldu..
Ocaklar kapatıldı, Hapishanede yatan Ülkücülere siyasi İslam,Emevi Zihniyeti, Müslümanlık adı altında işleniyor. .
Yusufiye adı altında, milli şuurdan vatan millet sevdasından Din adı altinda uzaklaştıriliyorlar.
Başbuğun hapisten çıkması, Muhsin başkanla araların açılması teşkilatlar arasına yavaş yavaş ayrılık, bölünme, nifak girmeye başlıyor. .
Yani vatan ,millet için yetiştirilen kadrolar darmadağın oluyor.
Bahçelinin Baskanligiyla ocaklar ,tamamen mücadeleden çekildi , dört duvar arasına kapatıldı, seminer, yetişme birakildi. .Amaçlarından tamamen uzaklastirildi. .
Bir dönem, Evladının elinden tutup ,ocaklara emanet edilen çocuklar,
Artık Ocaklardan çocuklarını alıp , gitme demeye başladılar. .
Ocaklar ,davasından uzaklaşmış,siyasi İslam in emrine verilmiş, hap, uyuşturucu yuvası haline gelmişti.
Siyasilerin vurucu timine dönüşmüş, kendi başkanlarına kurşun sıkacak kadar gözleri, dönmüştür. .
Yani Emperyalist güçler amacına ulaşmış, Milletin direnci olan ülkücü hareketi tarmar etmişlerdir.
Ülkücüler, maziyi düşünerek ve bugünkü hâlâ bakarak kahroluyorlar. .
Ve öğrencim bunları düşünerek, hocam biz kimlere hizmet ediyoruz, diye soruyor. .
Ve ben boğazıma bir yumruk tıkılarak ,ağlamak istiyorum.
Bizler, bir avuç idealist gençler, kavga etti,öldü, öldürdü, Yağlı urgana gitti ama Türk Milletinin kaderini değiştiremedi.
Sonbaharda rüzgarın önüne düşen yaprak gibi savruldu, savruldu..
Ve herbiri ayrı ayrı partilerde ,Yine Türkiye’nin kaderini değiştirmek için mücadele ediyorlar,
Ama hedefleri, eylemleri aynı yöne değil, Malesef.