Ömrüm bir davaya hizmet etmekle geçti. Hiçbir zaman makam, ikbal düşünmedim. O duygularla hareket etmedim. Bildiğim tek şey Yüce Türk Milletine hizmet düşüncesi olmuştur. Eğitim tek bildiğim şeydir. Yüzlerce öğrenci yetiştirdim, milletime hediye ettim. Bu sebeple bana Hocaların, hocası diye lakap takılmıştır.
Milletin selameti için siyasete atıldım. Atıldım demeyelim de destek kuvvet verdim diyelim. Çünkü Türk Milletinin son dönemeçte olduğunun idrakindeyim.
Millet Kurtuluş savaşı veriyor. Atatürk'ün Gençliğe Hitabesindeki söylevler aynen oluştu. Tersaneler ele geçti, milletin her köşesi bir fiil işgal edildi daha bir çok şey… Bu şuurda mücadele edeceğiz. Bu dileklerle İYİ PARTİYE katıldık. Çünkü Bahçeli'nin ihanetini gördük ve oyunu bozduk…
Amaç Türk Milletini, Cumhuriyet ayarlarına, demokrasiye döndürmek ve milli Devlet kimliğine sahip kılmaktır... Kanun hâkimiyetini sağlamak, insan haklarının önemini kavratmak için harekete geçtik.
Hak etmeyenlere destek vermenin doğru olmadığını anladım. Vekilliği hak edenler oralarda olmalıdır. Görülen o ki herkes vekillik peşinde olduğunu görüyoruz. Partiye baş olmuş, yardımcı seçilmiş, görev almış kişiler, istifayı basıp ben vekil olacağım diye boy gösteriyor.
Artık MHP de yaptığımız hataları yapmayacağız. Hak etmeyen kimseye destek vermeyeceğiz. Hele mevziiyi terk eden askere hiç destek yok. Genel merkezin bunu önlemesini istiyoruz.
Tedbir alınmalıdır. Meclisteki vekillerimiz gerçekten Türk Milletine hizmet edecek, gecesine gündüzüne katarak çalışacak, harama, ranta tenezzül etmeyecek, demokrasi, insan haklarını savunan, Türk Kültürünü geliştiren, sanat, edebiyatın önemini kavramış kişilerden olmalıdır. Vekillerimizde Türklük şuuru yüksek olmalı ve gayri milli düşüncede sahibi olmamalıdır.
Yaşımız 60 dayandı. Bir daha ihaneti kaldıracak halimiz yok… Partide görevli olan tüm arkadaşlara sesleniyorum:
Hak etmeyen hiç kimseyi omzumuzda taşımamalı ve yükseltmemeliyiz. Hak edeni hak ettiği yere getirmeliyiz. Bizim en önemli işimiz bu olmalıdır. Yoksa mücadelemiz boşa çıkacaktır.
Akşener'in cumhurbaşkanı olması önemlidir. Ama onun kuracağı iktidar ve kadrolar daha çok önemlidir... Yoksa AKP’nin durumuna düşeriz…
Hani anlatılır,
-Hz Ömer minbere çıkar ve “Ben yanlış yapsam ne yaparsınız” diye cemaate sorar.
Sahabeler sanki sözleşmiş gibi hep bir ağızdan :”Ya Ömer! kılıçlarımızla seni düzelttiririz” diye cevap verir. Bu cevabın üzerine Hz. Ömer, ellerini açar; “Şükürler olsun, Rabbim hakk yolunda mücadele edecek kişiler var” der.
İşte mesele budur...