Melih Paşa bir şeyler daha paylaşmış garibim. Çok önemli ve stratejik tespitte bulunmuş
YAZIMA KONU OLAN SOSYAL MEDYA HESABIMDA PAYLAŞTIĞIM YENİÇAĞIN HABER RESMİ VE BENİM ÜST YAZIM
Yukarıda haber resmini yıllarca en üst kademelerde yöneticilik ve büyükşehir belediye başkanlığı yapmasına rağmen ortaokul çocuklarının dahi ciddi olarak görmesi mümkün olmayan bir iddiayı paylaşınca Yeniçağ bu paylaşımı haber yapmıştı. Ben de sosyal medya hesaplarımda çok komik ve aslı astarı olmayan iddiaların ve yağcılığın zirve yaptığı resmi tenkit için paylaşmıştım.
Bunun akabinde daha önce müdürlüğünü yaptığım bir okulda kendisinin ülkücü olduğunu iddia eden birlikte çalıştığımız bir öğretmenimiz. Bırakın PKK’yı ömrünün bütünü yabancı ideoloji uşakları ile mücadele ile geçen beni PKK’lılara destek vermek vb şeylerle suçlamasına binaen ona verdiğim cevabımdır.
…..sen bizim bu paylaşımımız üzerine; “ Gökçekin verdiği o zarar turizm gelirleri ile tekrar kazanılabilir. Ama sizlerin PKK’ ya destek veren siyasilerle birlikte hareket ettiğiniz için şehitlere nasıl hesap vereceksiniz. Bu vebalden nasıl kurtulacaksınız hocalarım” mahiyetinde en hafif tabirle çirkin ve hadsiz bir yorum yaptın.
Yaptığın yorum hem üzdü. Hem kırdı hem de sinirlendirdi. Bu ne cüret? Sen kimsin? Bu nasıl ağız? Sen ne diyorsun ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu? Bu ne çirkin suçlama. Bu ne biçim suizan! Bu ne biçim peşin hüküm ve cehalet! Senin hafızan zayıf veya kafan almıyorsa milleti de öyle mi sanıyorsun?
Senin bu çirkin yorumun beni çok üzen ve çok sert tepki verdiğim bir başka hadiseyi de bana hatırlattı. 2015 ilk seçimleri arifesinde Beykoz’da ve Üsküdar’da birlikte okul müdürlüğü yaptığımız bir arkadaşımız (Enver Ören grubuna bağlı) beni aradı. Selam sabahtan sonra
-“Kime oy vereceksin Mehmet Bey” diye sordu. Bu soru bile bana ağır gelmesine rağmen
-…..Bey Kardeşim bu nasıl soru! Biliyorsun ben Ülkücüyüm ve MHP’ye oy vereceğim(O zaman vurguncu düzene, talana, çözüm sürecine ve her türlü hırsızlığa karşı idi. Ve ülkücilerin kahir ekseriyeti MHP'ye oy veriyordu) dedim. O da
-“Demek ki HDP ve PKK ile birlikte hareket edeceksiniz. Vatan ve millet için AKP’ye oy vermek her Müslüman ve milliyetçin görevidir. Bunun haricindeki partilere oy vermek HDP ve PKK ile ortak hareket etmektir” dedi. Onun cemaatinin görüşü bu idi demek. Kan beynime sıçramıştı.
-Ulan bana bak. Bizim vatan mücadelemizde yaşadıklarımızın hikayesini korkundan dinleyebilecek kadar bile cesaretiniz yok. Ulan biz vatan için dağı taşı yıkarken, vatana zarar getireceğine inandığımız her güce kale gibi set çekerken, sizler bırakın PKK ile mücadeleyi sıradan bir solcuya bile bir şey yapabilmeyi bir yana yüzlerine karşı küfür bile edebilecek cesareti göstermediniz. Ama bizim destanımız ortada...
-Bunun da ötesinde ulan daha çözüm süreci devam ettiriyor senin oy verdiğin. PKK ve İmralı, Kandil görüşme ve mektupları ortalıklarda, çadır mahkemeleri, meydanlarda APO mektupları okunuyor. Apo İtinin mektubunun okunduğu Diyarbakır Meydanı PKK paçavraları ile dolu olmasına rağmen bir tane bile Türk Bayrağı yoktu. Çok yakın zamanda bir çok kere AKP ile HDP görüşmeleri olmadı mı?
-Ulan bana bak PKK ile Oslo’da İngiltere’nin kontrolünde çok kere görüşme yapılmasına izin veren partiye oy vermek iyi ve PKK ile hareket etmek olmuyor da; MHP’ye oy vermek mi PKK ile birlikte hareket etmek oluyor?
-Her kim PKK ile görüşen partiye oy veriyorsa alçaktır. Kapat ulan telefonu asabımı bozma ve canımı sıkma demiştim. Kapatmıştı tabi. Bu hadise beni çok üzmüş ve kırmıştı…
Sen de, öyle ya da böyle bir yüksek tahsil yapmışsın. Yüksek tahsil yapabilen herkes yazıları ve hükümleri iyi okumalıdır. Kişi yaptığı bu iyi okuyabilme tespitini ise iyi yazmalıdır. Ama sen bunu başaramadın. Bir kere fotoğraf bir gazetenin haber başlığı ve Melih Gökçek'in abuk sabuk ve boş konuşmasına binaen haber yapılmış. Yani konu: Başkentte 24 yıla yakın büyükşehir belediye başkanlığı, ondan önce bir dönem millet vekilliği, ondan önce genel müdürlük, ondan önce de Keçiören Belediye başkanlığı yapmış bir kişinin yapmaması gereken bir durum dile getirilmiş. Tıpkı senin biz vatan sevdalılarını, senin kafana sokulan doğru mu yanlış mı sorgulaması yapmadan kabul ettiğin çıkarcı ve yalan söylemlerle bizleri suçlaman gibi bir şey... Onun Erdoğan'a yağ yakmak için paylaştığı boş ve lüzumsuz sözle dalga geçmek için paylaşmıştım.
Ama sen, önünde olan net resmi okumadan amacının dışında gereksiz ve konuyu anlamadan bodoslama sallamaya başladın. Senin hem tespitin hem savunman hem de suçlaman çok yanlış. Çok ta tutarsız. O kadar da çirkin ve vicdanları yaralayan bir durumdur. Çünkü:
Doğu ve Güney Doğuda PKK ve HDP ile İmralı kandil görüşmelerini protesto eden gazilerin nasıl dayak yediklerini sen izlememiş olabilirsin ama ben izledim. Bu vatanın bütünlüğü için bölücülerle yapılan çatışmada bölücülerin döşediği el yapımı bombaya basarak ayaklarını kaybeden protez ayakları ile PKK ile yapılan görüşmeleri protesto ettiği için mahkeme verilenler olmuştu. Bazıları ağlayarak o protez ayaklarını fırlatıp atmışlardı. Osmaniye’de şehit yüzbaşı Alinin ağabeyi yarbay PKKve HDP ile görüşmeleri protesto eden konuşma yaptığı için yargılanmıştı. Sonra da TSK dan ihraç edilmişti. Bu olayları sen bilmemiş ve ya senin ilgini çekmemiş olabilir ama benim ilgili çok çekti. Çok ta üzdü…
Bunları sen bilmezsin ama biz biliyoruz. Çünkü bizim damarımızın her zerresinde Türk Milliyetçiliği vardır ve her an aktiftir.
Sana PKK ile İktidarın buluşmalarının resmi belgelerle açıklayan akademik bir çalışma yaptığım yazımı iyi okumanı tavsiye ediyorum. Biz boş ve afaki konuşmuyoruz. İşte belgeleri…
https://www.kamudannethaber.com/.../iktidarin-pkk.../4194/
PKK ile aynı görüşleri benimseyen Hüdaparla kim aynı partiden seçime giriyor ve bunun vebalini kim nasıl ödeyecek? 1980 Öncesi ülkücü bir kardeşimizi vuran Dev-Sol eski militanı DSP Genel başkanı solcu Önder Aksakal hangi partiden seçime giriyor? Ona vereceğiniz oy helal mi olacak? Dev-Sol ne demek ve nasıl bir terör örgütüydü bilir misin? Bilmezsin ama ben biliyorum. Çünkü 1980 öncesi beni çok kere tehdit etmişti. Ve beni kaçırmaya kalkmışlartı. Kaçırdığında herhalde izzet ikramda bulunmayacaktı.
Şimdi, Cumhur İttifakında bir bölücü(gizlemeden açık açık söylüyorlar) parti Hüdapar, bir eski Dev-Solcu Genel Başkanın Partisi BBP, MHP, AKP ve Yeniden Refah Cumhur İttifakı adı altında seçime gidiyor. Bu ne demek? Bizim Partide dindar ülkücüyü vuran DSP’li Dev-Solcular olabilir demek değil mi? Bizim partide bağımsız ve ya en azından Özerk Kürdistan isteyen Hizbullah ve Hüdapar, 161 kişiyi katleden ve bir çok kişiyi yaralayanların olduğu domuz bağı mucidi Hizbullah’ın yönetim kurulu üyesi olanlarında bizimle(cumhur İttifakı) seçime girmesinde sıkıntı yok demek değil midir? Başka manası var mı? Yani Cumhur İttifakının bütün yaptığı İslam’a uygun ve vatanın yararına öyle mi? Senin talihsiz tespitinle “Bu ittifaka oy vermek İslam’ın gereğidir” öyle mi!
2019 Haziran İstanbul’un belediye başkanlığı seçiminde HDP aday çıkartmıyor. Binali Yıldırım Urfa ve Diyarbakır’da ben aslında Kürdüm bizi devlet buralardan sürmüştü. Kürt olarak mağdur edildik. Bu sebeple sizlerin kardeşiniz olarak HDP’nin İstanbul’da adayı yok ben bir Kürt olarak bu oylara talibim diyor. Bunda hiçbir sıkıntı yok. Onun HDP’nin oylarını istemesi helal ve doğru. Ama 2023 Mayıs seçimlerinde HDP kazanamayacağı açık olan seçimde Cumhurbaşkanı adayı çıkartmıyor. Kılıçdaroğlu da mademki HDP aday çıkartmıyor o zaman o oylara talibim diyor. İşte bu büyük suç ve haram da aynı zamanda öyle mi? Öyle kalsa iyi bir de PKK’lı olunuyor öyle mi? Ben Kılıçdaroğlu’cu de değilim ama insani duyguya ve doğruluğa değer vermekle emrolunan bir Müslüman olarak bu değerlendirmenin çok çirkin, edepsiz bir benzetme ve suçlamak olduğuna inanıyorum.
AKP’nin bir çok kere PKK ile görüşmesine rağmen AKP’lilere ve Binali’ye bir türlü yapışmayan PKK’lı olmak PKK ile hiç görüşmeyen Kılıçdaroğlu’na nasıl yapışıyor anlayan varsa bize de anlatsın!
Millet İttifakı CHP, İyi Parti, DP, Gelecek Partisi, Deva Partisi Saadet Partisi olarak ittifakla seçime giriyorlar. Bunların listelerinde bölücü vekil var mı? PKK’lı var mı? Millet İttifakı PKK ile bırakın ittifakı hiç görüştü mü yok. HDP bu ittifakta var mı? Yok…Peki bu gereksiz suçlama niye Cumhur İttifakı tarafından sık sık dillendiriliyor biliyor musun? Millet İttifakı Paydaşlarına yanlış söyleme zorlayarak Kürt seçmeni kızdırıp oylarının sandığı gitmemelerini sağlamak! Amaç bu.
Bunun da ötesinde Türk Milliyetçileri olan bizler Cumhur İttifakını ülkenin hali göz önüne alınca ülkemizi tehlikeye atacağına inanıyoruz. Bu sebeple alternatifimiz sadece Millet İttifakı da değil. Bir çok Ülkücünün beğendiği Ata İttifakının hem Millet Vekili hem de Cumhurbaşkanı adayları var. Yani Ülkücüleri gereksiz ve egoistçe suçlamak büyük vebaldir.
Bilmeyenler bilsin biz bu vatan için bir çok dava arkadaşımızı gözümüzü kırpmadan toprağa verdik. Bir çok arkadaşımız sizin aklınızın hayal edemeyeceği kadar alçakça işkencelere maruz bırakıldılar. Bir çok arkadaşımız aklını kaybetti. Bir çok arkadaşımız sakat kaldı. Bir çok insanımızın en verimli çağları zindanlarda geçti. Onun için bizimle ilgili yargıda bulunurken önce Allahtan korkmanızı sonra da dikkatli olmanızı öneririz. Çünkü biz hayatının en güzel anlarını vatan için ipe çekmiş insanlarız. Bizi anlamaya çalışın. Anlayamıyorsanız. Bizden çok uzak durun….
Erdoğan'ın Diyarbakır konuşmasında dağdaki PKK'lılara silahı bırakın gelin anayasayı birlikte değiştirelim sözü ne demek ve ne manaya gelir? Hiç kafa yordun mu?
Bununda ötesinde ben şahsen oyumu şuraya vereceğim demedim ki beni suçluyorsun. Ben sadece aklın ve bilimin hakim olduğu düşünce sistemine ve inancıma göre yöneten insanların yanlış yönettiklerinden dolayı kusurlarını ve sorumluluklarını anlatmaya çalışıyorum. Dünyanın hiçbir yerinde işi yapanlar değil de işin uzağında olanlar asla sorumlu tutulmamıştır. Yalnızca anti demokratik ülkelerde böyle durumlar olabilir.
Yine dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde 21 yıldır başarısız olmasına rağmen aynı partinin iktidarda kaldığı görülmemiştir.
Hepsini bir kenara koayalım bu gerçeği nasıl unutursun? Bizzat Abdurrahman Dilipak ve Fehmi Koru iktidar partisinin kimin desteği ile iktidara geldiğini çarşaf çarşaf yazmadı mı? Senin haberin yok tabi. Sen iradeni bir iktidara kiraladın ve hiç araştırmadın ne olup ne gidiyor diye. İktidar ne dediyse doğrudur diye inandın. Belki işine öyle geldi. Ama Müslümanın hayatını dizayn eden Kuran'da Rabbim “ey akıl sahipleri” hitabı ile neyi kastettiğini biliyor musun?
Sadece "Bize BOP Eşbaşkanlığı görevi verildi" sözü bile bütün niyeti ortaya koymaz mı? Bu görev kimin tarafından verildi? Niçin verdi? O görev hala devam ediyor mu? BOP nedir diye hiç sorguladın mı?
Yahudi Lobilerinden ilk defa "Üstün cesaret" ödülünü alan müslüman lider kim? Üstün cesaret tanımlaması neden yapıldı. Emsallerine göre çok daha üstün cesareti hangi işte gösterdi. Bizim bilmediğimiz ve Yahudilerin çok hoşuna giden neler yapıldı? Bu ödül hala duruyor mu? Bunları merak etmez misin?
Türk İsrail Parlementerler Derneğinin kaç üyesi AKP vekilidi ve Derneğin başkanı kimdi? Biliyor musun? İsrail İslam dünyasının canını okurken onlara kimlerin yakın akrabaları petrol taşıdı biliyor musun? Seçimler arifesinde iç politikaya dönük yapılan "Van Minut" hadisesinin aslını biliyor musun? Bu hadiseden sonra düşmesi gereken ticaret hazmimizin ne kadar arttığı biliyor musun?
Peygamberimizin “Kişinin ibadet etmesi sizi aldatmasın” sözü niçin söylenmişti hiç düşündün mü?
Dünyada peygamberlerden sonra dünyanın en adil insanı ve müminlerin halifesi olan Hz Ömer’i Müslümanlar sorgulamadılar mı? Hz. Ömer bu sorgulamaya kızdı mı yoksa sorgulamayı teşvik mi etti?
Daha öncede yanlış konuşmuştun ve sırf senin gönlün kırılmasın ve üzülmeyesin diye edep dahilinde seni uyarmıştım. Sen de bir daha sayfama yorum yazmamıştın. Daha sonra hem insani hem de büyüğün olarak seni telefonla arayarak halını hatırını da sormuştum. Bence seni de beni de 4. Murattan çok iyi tanırlar. Hangimizin vatan sevgisinin ne kadar olduğunu herkes çok iyi biliyor. Gerisini anlatmıyorum ve bana da yakışmaz zaten.
21 yıldır ülkede dişe dokunur hiçbir iş yapmadığı halde ülkenin bütün birikimlerini sattıktan sonra devraldığı 120 milyar dolar borcu resmi verilere göre 30 Haziran 2022 itibarı ile dış borç 444,4 milyar dolara çıkmadı mı? Otoyollar hava alanları köprüler ve şehir hastaneleri diğer yapılan bir çok şey yap işlet modeli ile yapılmış ve millete mal oluş bedelinden onlarca kat fazla paraya çıkması kaçınılmaz olan yaptırılan işler olmadı mı? Bir Müslüman ve ya vatan sever olarak bu nasıl olur kabilinden araştırma yaptın mı? Büyük ihtimal yapmadın. Söylenilenlerle yetindin. Ve onları doğru buldun.
Ülkede 10 milyondan fazla Suriyeli, 2 milyondan fazla Afganistanlı, Pakistanlı ve Uzakdoğulu, 1 milyona yakın Iraklı, Arap yarımadası ülkeleri ülkenin her tarafında sayısız Afrikalı insanlarla doldu. Kadınlarımıza, kızlarımıza saldırılar ve çocuklarımızın öldürülmesi vergi ödemeyen iş yerleri açtılar. Bir çok sığınmacı aile tek dairede kalıp geçinmek için ucuz işçi olurken bu vatanın halis evlatları o para ile geçinemedikleri için vatandaşlarımız çoğu işsiz kaldı. Vilayetlerimiz sığınmacı işgalinde. Mülteciler 100 Milyar dolar para harcandı. 100 Milyar dolarla neler yapılabilirdi hiç hesap edebildin mi? Bu hesabı hangi yönetici yaptı? Neyi kazandık?
Türk Telekom Hariri’ye satıldı ve Hariri Telekom’u alabilecek Krediyi Ziraat Bankasından aldı. Krediyi ödemedi? Ve 20 Milyar doları yurt dışına çıkartı ve ülkeden gitti. 20 Milyar dolarla ne yapılır bilir misin?
Kim olduğunu ne yaptığını bile bilmediğin Gökçek’i desteklediğin iktidar adına savunuyorsun ve mantığa sığmayan bir savunma yapıyorsun. Ankapark'ın kaça mal olduğunu biliyor musun? 2019 yılı yaz ayında maliyetinin tam 750 milyon dolar olduğunu açıklandı. Bu miktar yaklaşık olarak 15.000.000.000TL yapar. Bu paralarla devletin aksayan kaç temel faaliyeti yapılabilirdi?
Her hafta bir ayet sallıyorum her Cuma Bakara Makara kim dedi? Şu anda nerede bu adam?
Soru: Ayetlerle dalga geçmenin hükmü nedir bilir misin? Bu adamı büyükelçi yapan kim? Bu adam uçağında benim diyen içkilerle alem yaptığını Google yaz görürsün?
Efkan ALA'dan Akıl Almaz sözler. (Allah Islah Etsin) Peygamber Efendimizin(S.a.v) Mekke'nin Fethinden sonra gurura kapıldığı için Allah (C.C) tarafından ayetle uyarıldığını söylüyor ve ekliyor. Ama biz gurura kapılmadık. Yani biz onu geçtik demek değil mi bu? Bunun fıkıh ve akait bakımından dinde hükmü nedir?
Bir sokak röportajında Muhabir: Sizin gönlünüzdeki aday kim? Sorusunu soruyor Vatandaş: Tayyip Erdoğan! Var mı başka? Allah, Allah gibi adam! Muhabir: Allah gibi adam demeyelim doğru bir tabir değil! Allah'a benzetmek olmaz. Vatandaş: Hayır. Allah'a benzetmek olmaz ama Allah bir Tayyip iki. Allah gibi adam."
Bu sözün hükmü fıkhı ve akait olarak nedir? Buna sessiz kalmanın fıkhı ve akait olarak karşılığı nedir? Bu çirkin ve alçak söze Allaha benzetilenden bir tepki geldi mi? AKP’den geldi mi? Cumhur İttifakından geldi mi? Senden geldi mi? Sayfana baktım gelmedi?
AKP Millet Vekili Zülfü Tolga Ağar “Cumhurbaşkanı denince bize Allah gibi geliyor” ifadeleri kullanmıştı.
Bu cümlenin Fıkhı ve akait olarak İslam’da yeri nedir bilir misin? Allah’a benzetilen ne tepki verdi? AKP ne tepki verdi? Cumhur İttifakı ne tepki verdi?
Erdoğan Kadınlar günü konuşmasında "İslam'ın güncellenmesinin gerektiğini bilmeyecek kadar da aciz bunlar. Siz İslam'ı 14 asır öncesi hükümleri ile bugün uygulayamazsınız”. Bu söz ne demektir? Fıkhi ve akait olarak hükmü nedir? Sen ne tepki verdin?
17 -25 Aralıkta ortaya saçılan tapelerin teknik incelemesinde hepsinin orijinal olduğu montaj olmadığı raporu tespiti sonrasında; bu durum bütün dünyada yankı yaparken bizler tepki verirken sizler susmadınız mı?
Rıza Zarrab alçağıyla kimler iş tuttu ve ona kim hayır sever iş adamı dedi. Şu anda ABD de Halkbank davasının bu alçağın verdiği bilgiler doğrultusunda yapıldığını biliyor musun?
Rüşvet operasyonu neticesinde görevden alınan bu 4 bakan neden görevden alındı. Suçları yoksa neden görevden alındılar? Suçları varsa neden yargılanmadılar?
Uyuşturucu baronları hapisten nasıl çıkartıldı ve kim çıkmalarını sağladı?
Uyduruk komisyon ve uyduruk hukukla bir ayda 50.000 eğitim yöneticisini görevden kimler aldırdı? Tamamına yakının idari mahkemelerce göreve iade kararı verilmesine rağmen göreve iade edilmeyen bir çok eğitim yöneticinin yaşadığı dramları ve ezilmişlikleri bilir misin? Bakanlığın Merkez ve taşra teşkilatlarındaki bürokratları başarılarına bakmadan Yandaş-sen ve ya iktidar militanı olmadığı için görevden alınarak yerine Yandaş –Sen militanı atandığından haberin var mı?
Haksız, hukuksuz, vurguncu ve çıkarcı düzenin devamına bilerek ya da bilmeyerek destek verenlerin vebali büyüktür. Ve mesuldür.
1975 yıllarda sokaklarda “Mücadelemiz vurguncu düzen ve onları savunanladır” sloganımız geriği olarak ve adam ve parti değil “Hak ve Hakikat mücadelesi” vermeye devam ediyorum. Bu benim İslami, insani ve vatansever olarak bakışımdır. Sen buna inanmayabilirsin ama ben inanıyorum.
1976 Yılından beri ve halen dergi ve bazı gazetelerde yazılar yazıyor. Ülke gündemine dair değerlendirmeler yapıyorum. Katıldığım bir çok yurt içi ve yurt dışı toplantı ve sempozyumlarda ortaya görüş ve düşüncelerimi sunuyorum. Sunumlarımın bir çoğu da kabul görüyor. Bizler çıkarcı siyaset içinde olmadık. Zaten siyasetin çirkin yüzünü de sevemedik. Bizleri çıkarcılar ve aklını kiraya verenlerinde anlamasını beklemiyoruz. Ama Türkiye’nin mukadderatı için bedel ödemiş bizlere rastgele insanlar gibi değil de adam gibi muamele edilmesini beklemek bizim de hakkımız olduğu kanaatindeyiz.
Benim 1972 yılından başlayarak daha da olgunlaştırdığım bu hali hayat nizamı haline getirerek elimden geldiği kadar İslam’ı yaşamaya gayret eden bir dava adamıyım. Mücadelenin hiçbir zaman sonlarında olmadım. Hep bedel ödeyen taraf olan ön taraflarda oldum. Çünkü dava ve mücadele insanları önlerde olmazsa onlara başka sıfatlar eklenmesi ihtimali olur. Çok şükür çıkarsız ve riyasız ön saflarda olmaya gayret ettik. Diyeceğim odur ki Türk Milliyetçiliğinin en halis ve İslam’la nurlanmış hali olan ÜLKÜCÜLÜĞÜMÜN zekatını versem kendini yargılama makamında gören bir çok insanı çok rahat idare eder diye düşünüyorum.
Bu yazıyı yazmak için saatlerce çalışma zorunda kaldım. Halbuki çok sevdiğim ve ilmi bir kitap olan “Horasan’dan Anadolu’ya Türkiye Tarihi” isimli kitabın 124. Sayfasındaydım. Maalesef gereksiz ve haksız yere suçlamana cevap yazmaya çok zaman ayırdığım için kitap okumaktan alı konuldum. Hem iftira hem suçlama hem de vaktim alındığı için hakkımı helal etmiyorum. Ve bu tarz yorumları istemiyorum. Ve bütün sayfalarımdan çıkmanı istirham ediyorum. Rabbim “Ey akıl sahipleri” hitabının gereğini gerine getirmeni tavsiye ediyorum.
Sana ve senin zatında bir olayı araştırmadan akılla değerlendirmeden hüküm veren bütün insanlara Hud Suresi 112. Ayetinin hükmünü hatırlatırım: Senin yanında hak yola dönenlerle birlikte, sana buyurulduğu gibi dosdoğru ol! Siz de azıp sapmayın. Allah, yaptıklarınızı çok iyi görmektedir. Peygamber Efendimiz de bu âyetten ötürü, “Beni Hûd Sûresi kocattı” buyurmuştur. Çıkarlarımızın olduğu şeyleri doğru kabul etmek değil Allahımızın emri gereği "Emrolunduğumuz gibi dosdoğru olmak" mecburiyetindeyiz diye düşünüyorum.