Enver Paşa Türkiyede hak ettiği yerde olmayan bir Türk Büyüğüdür. Hakından ileri geri konuşanların çoğu onun hakkında hiç bir ciddi eser okumadığı ve ya araştırma yapmadığı kanaatindeyim.
Türkiyede tarih bilmeyenlerin, tarihe düzgün ve gerçekçi bakamayanların hiç bir eser okumadan sadece Jön Türk(manasını dahi bilmeden) diyerek suçlayarak 1908( İttihat ve Terakkinin iktidar yıllarını dahi bilmeden) yılından beri memleketi batırdı diyerek haksız yere şuçlanan büyük bir vatan evladır.
Kendisini Alman hayranı olarak lanse eder Abdulhamit Sultanı sevenler.Ama 1808 yılında Avrupalı Devletler Türk Osmanlı Devletininin yıkılması kendi çıkarlarına o an için uygun olmadığı için ayakta tutmaya çalışmışlardır. Hem bazı topraklarında hıristiyan devletler kurulmasını sağlamışlar. Ama bazen de birbirlerine karşı Osmanlı Türk Devletini korumuşlardır. Ama bir taraftan da kapütülasyonların kapsamını da artırmışlardır. Ama Almanya ve İtalya birliğini tamamlayıp güçlü bir devletler olarak ortaya çıkınca dünyayı sömürme paylaşımındaki kavga devletlerin bloklaşmasına yol açmıştır. Bu sebeple artık Türk Osmanlı Devletinin yaşatılması düşüncesini terkederk topraklarına göz dikmişlerdi. Devleti yönetenlerin elinde kesin bilgilere göre Avusturya-Rusya -İngiltere-Fransa'nın devletin topraklarını sahiplenme yarışına girdiklerini biliyorlardı. Bu sebeple Padişah Abdulhamit 1902 yılında Ingiltere-Rusya- Fransa ittifakı karşısında devletin varlığının devamı için mecburen Almanyaya tarafında yer aldığını bilmezler. Sultan Abdülhamit büyük devletler arasındaki rekabeti kullanarak ayakta kalabilme stratejisi durumu ortadan kalktığı için tek çare Avrupanın en güçlü kara devleti olan Almanyaya yaklaşıyor. Ve Almanya ile bir çok antlaşmalar yapıyor(Demir yolu yapım antlaşması vb). Çünkü İngiltere -Fransa ve Rusya- Avusturya Macaristan(Avusturya Almanya'yla müttefik olmasına rağmen) kendi aralarında Türk Devletinin taksiminde hemen hemen anlaşmışlardı. Abdulhamit Han'ın yapacak başka bir şeyi de yoktu.
Atatürk'ü sevenler ise, Enver Paşa'nın Atatürk'ü kıskandığını ve onun yükselmesinin önünü kestiğini söylerler . Halbuki Enver Paşa hem ondan daha kıdemli hem de rütbece onun amiri pozisyonundadır. Üstlerin astlarını kıskanması pek mantıklı değildir. Yani Enver Paşa Mustafa Kemali kıskanmıyor. Eğer kıskansaydı; Çanakkale Savaşları esnasında askeri yapıda bir çok yarbay olmasına rağmen onu tümen komutanı yaparak öne çıkartmazdı. Çünkü onun emsali bir çok yarbay Alaylara komuta ederken Mustafa Kemal tümen komutanı olarak ataması yapılmıştı. Onu kıskanmıyordu çünkü; yine bu savaşlar bahane edilerek normal terfi süresi beklenmeden çok erken iki terfi( hem Albay hem de çok geçmeden general) yapmazdı. Onun hem üstü hem komutanı ve Çanakkale Savaşlarının en önemli komutanı Esat Paşa varken...En büyük ve kanlı Savaşların olduğu Seddülbahir cephesinde Mustafa Fevzi (Çakmak) ve Vehip Paşa varken...
Mustafa Kemali kıskanmıyor iki kere Yıldırım Orduları Grubuna komutan yapmazdı kıskansaydı.Dahası Çanakkale'de o zamanlar daha tanınmayan bir yarbay Başkomutan Vekiline yani Silahlı kuvvetlerin en yetkilisine hiyerarşik sırayı atlayarak mektup yazabiliyor ve mektubunda başkomutan vekili Enver Paşa kendisine "Kardeşim" diye yazmasına izin vermezdi.
Bu memlekette insanlar, sevdiklerini severken ya göklere çıkartarak sever ve onun haricindeki emsallerinini bir şeylerle suçlarlar ve hatta yerin dibine batırırlar.
Halbuki Türk insanı Devletin yıkılmasını geciktirici önlemler almak için çırpınarak bunu başararak her alanda bir çok yenilik yapan Abdülhamit'i sevebiliriz
Devletin iyi teskilatlanarak yüreklere vatan sevgisini zerk ederek dünyan en güçlü iki devletin aynı anda hem donanmalarını hem de kara ordularının yenilebilecegini ispat eden ve kendilerini dünyanın efendisi sayan İngilizleri Basrada, kısmen Azarbeycanda, perişan ederek dünya imparatorluğunun sonunu hazırlayan bir büyük askeri kişiyi;
Afganistanda bağımsız bir Türk Dostu devletinin kuruluşunu sağlayarak İngilizlerin elinden bir stratejik ülkenin kurtarılmasını sağlayan;
Sonra azgın Türk Düşmanı Çarlık Rusya Devletinin ipini çekerek Kurtuluş savaşında en büyük destekcimizin oluşmasını sağlayan; Şehit Enver Pasay'ı sevebiliriz.
Enver Paşanın hazırladığı alt yapıyı daha da büyüterek yeniden millî ordu birliklerini düzenleyip İttihatçıların desteğini de alarak milleti yeniden bir araya getirerek dünya konektörünü de iyi kullanarak başarılı bir çok savaşlardan sonra vatanın bağımsızlığının kazanılmasına liderlik eden Gazi Mustafa Kemal Pasayı'da sevebiliriz.
Giyecek paltosu olmamasına rağmen İstiklal Marşının yazılışı karşılığı olan büyük miktar para ödülünü almayarak meclisin Kayseriye taşınmasını engellenmesinde büyük emeği olan Teşkilatı Mahsusanın en önemli görevlerini hiç yorulmadan usanmadan yerine getiren büyük milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u da sevebiliriz.
İnsanları severken göklere çıkarmadan; tenkit ederken de yerin dibine batırmadan yapmalıyız...Bu vesile ile Türk'e büyük ufuklar çizen şehit cengaver Enver Paşa'ya rahmet diliyorum
Yorumlar