• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • GÜNDEM
  • KAMU
  • SENDİKA
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • SİYASET
  • HUKUK
  • TÜRK DÜNYASI
  • EĞİTİM MEMURLAR
  • Ara
SON DAKİKA:
15:30
Milletin su parasıyla kendine TOGG bile almış
11:34
İstanbul Emniyeti'nde yeni atamalar!
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
  1. Köşe Yazarları
  2. Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
  3. Altıparmak Mustafa Efendi
Yayınlanma: 17 Ocak 2021 - 12:06

Altıparmak Mustafa Efendi

17 Ocak 2021 - 12:06
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk

 

Bazen annemle şakalaştığımızda; “Ben belediye reisi kızıyım” derdi. Babası, yani dedem Mustafa Güneş; Cumhuriyet öncesi Afşin (Efsus)’de nahiye (bucak) müdürlüğü ve Göksun’da belediye başkanlığı yapmış.

Bir elinde küçük bir parmağı daha olduğundan halk arasında kendisine “Altıparmak” dendiğini, bu parmağın ameliyatla alınmasına rağmen -eskiden soyadı da olmadığı için- “Altıparmak Mustafa Efendi” lakabıyla bilindiğini anlatırdı.

Soranlara, dedemden dolayı annemin Göksun’lu olduğunu söylerdim. Çünkü annem Göksun’dan gelin gelmişti. Ama, şu soru hep aklıma takılırdı: “Mustafa dedemi nereden biliyorlar da babama kız istemeye Göksun’a gidiyorlar?”

Annem 1913 doğumlu olup okuması-yazması yoktu. Dedemin kökeniyle ilgili pek bir şey anlatmadı. Açıkçası, biz de çok üstünde durmadık.

12 yıl kadar önce küçük bir araştırma yapmıştım ama önemli bir bilgiye ulaşamamıştım. Dedem Mustafa Güneş’i hiç tanımadığımız gibi elimizde bir fotoğrafı dahi yoktu. Ne zaman ki “Yeniçerioğulları Sülalesi” ile ilgili araştırma yapmaya başladım, hiç tanımamış olsam da bir vefa borcu olarak dedemi araştırma ihtiyacı duydum.

Kendi “alt üst soy belge”mde; Mustafa Güneş’in, Elbistan-1884 doğumlu ve kütüğünün Göksun Köprübaşı Mahallesi olduğu görülüyordu. Ölüm tarihi yazmamaktaydı (Göksun kayıtlarında ölümü 1935 geçmektedir). Aslen Elbistan’lıydı ve kayıtlarda Güneşli Mahallesi’nden babası Hüseyin Altıok, annesi Ayşe Altıok’tu.

Bir süre önce hem baba hem de anne tarafından akrabam olan emekli tarih öğretmeni Ali Önder Yeniçeri, aileye ait eski evrakı karıştırırken dedemizin (kendisin de annesinin dedesi) fotoğrafını bulmuş, gönderdi. Bunun üzerine araştırmayı biraz derinleştirdim.

Nahiye Müdürleri ve Belediye Başkanları

Bu arada Afşin ve Göksun’un kısaca tarihlerini okudum: Göksun, bir süre Elbistan’a bir süre de Andırın’a bağlı nahiye iken 21 Kasım 1907’de kazâ (ilçe)’ya dönüştürülmüş. Efsus ise, Elbistan’a bağlı bir nahiye iken 1944 yılında kazâ olmuş ve Afşin adını almış.

Araştırmam sırasında; 15/08/2014 ve 21/04/2018 tarihli Yeşil Afşin Gazetesi’nde, Afşin (Efsus)’de görev yapan nahiye müdürlerinin isimleri vardı. Gazetede “1907 yılı Efsus Nahiye Müdürü Mustafa Efendi” yazıyordu.

Göksun Belediye Başkanlığı sitesine girdim (daha önce de girmiştim ama bu bilgiyi görmemiştim ya da dikkatimden kaçmış olabilir); eski belediye başkanları yer alıyordu. Listenin başında fotoğrafsız olarak 1908 - 1920 yılları arasında Mustafa Rahmi Güneş ismi vardı. Rahmi diye ikinci bir isminin olduğunu hiç duymamıştım ama adı ve soyadı ile tarihler uyuyordu.

Demek ki dedem Mustafa Güneş’in, önce Efsus (Afşin) Nahiye Müdürlüğü ve ardından da -1907’de Göksun ilçe olunca- Göksun Belediye Başkanlığı yaptığına dair anlatımlar doğruydu. Annem, Cumhuriyet yıllarında da Göksun Belediye Başkanlığı yaptığını söylerdi ama bu hususta bir bilgiye ulaşamadım. Belki bilgi ve tecrübesi sebebiyle yardımcı olarak belediyede görev almış olabilir.

Osmanlı’da nahiye müdürü ve belediye başkanı ataması

Yılmaz Öztuna’nın “Büyük Türkiye Tarihi” isimli eserinde (1978, cilt:11, sayfa 467); “Her kazânın mülkî ve adlî âmiri, aynı zamanda belediye reisi kadı idi. …kadı, bugün ki kaymakamın salahiyetlerini gölgede bırakan -mutlağa çok yakın- salahiyetlerle donatılmıştı. Mülki âmir olarak sancak beyine, hâkim olarak kazaskerlerden birine karşı sorumlu idi. Her kazâ, nahiyelere bölünmüştü. …Nahiye’nin mülki ve adli amiri ve belediye reisi “nâib” idi. Nâib, yüksek medrese öğrenimini yeni bitirmiş ilmiyye sınıfının elindeydi. Halbuki sancak ve eyalet idaresi, askeri sınıfın elinde bulunuyordu. Şu farkla ki, sancak beyi ve beylerbeyi, sadece mülki ve askeri amirdir. Nâib ve kadı gibi adlî ve beledi âmir değildir, hâkim hiç değildir.

(sayfa 489) Gerçekte en küçük mülkî ünite, nahiye idi. Başında ilmiyye sınıfının ilk basamağına mensup, medresenin yüksek kısmını yeni bitirmiş genç “nâib”ler bulunuyordu. Nâib, aynı zamanda kasabanın belediye reisi ve bütün nahiyenin hâkimi idi. Bütün adlî selahiyetlerle donatılmıştı.

Birkaç nahiye, bir kazâ’yı meydana getiriyordu. Kazâ merkezleri, orta büyüklükte yahut büyük kasabalardı. Kazânın başında mutlaka bir kadı vardı (zaten “kazâ”nın Türkçe’si “kadılık”tır). Nâibler, bu kadıya bağlıydı. Kadı kazanın mülkî, beledî ve adlî hâkimi idi. Hem merkez kasabanın belediye reisi, hem kaymakam, hem hâkimi bulunuyordu.” II.Mahmud döneminde, idarî yapıdaki değişiklikler sonucu belediye yönetimi ayrılmıştır.

Dedemin medrese eğitimi alıp almadığını bilmiyorum; sadece Osmanlı dönemindeki atama / görevlendirme şekline bakılınca böyle bir eğitim aldığını tahmin ediyorum.

Güneşoğulları

Elbistan’ın Sesi Gazetesi köşe yazarı emekli öğretmen Arif Bilgin’in “Terk Eden Elbistan-4 (Şecereler 1)” adlı kitabında (sayfa 51); “Güneşzadeler ya da Güneşoğulları” ile ilgili bilgi verirken; “Güneşzadeler, Oğuz Kağan’ın Bozok kolunu oluşturan Yıldız Han isimli oğlunun soyundan Beydili boyuna bağlı 40 obadan biri ve Bayrak obası olarak ünlenmiş Güneşler (Güneçler, Gündeşler, Gündeşliler) obasındandır… Güneşoğulları kabilesi 16.asrın başında geniş bir kabile olarak Elbistan’a gelerek mahalleye yerleşmiştir. Mahallenin adı Hacı Hamza, mahalledeki viran olan caminin adı da “Debbağhane Camii” iken; Güneşzadelerin gayret ve bağışlarıyla yeniden inşa edilen caminin adı “Güneşli Mahallesi Camii”, mahalleninse “Güneşoğulları Mahallesi, Güneşlilerin Mahallesi ve Güneşli Mahallesi” olarak anılır oldu. Mesela, 17.asır yazışmalarında “Güneşzade Mahallesi” diye zikredilmektedir. Şimdiki adı “Güneşli Mahallesi”dir.” diye açıklamaktadır.

Yeniçeriler sülalesinin de nüfus kütüğü Güneşli Mahallesi’dir ve bu mahallede oturmaktaydılar.

Göksun'da ikamet

Dedem Mustafa Güneş, belediye başkanlığından sonra Göksun’a yerleşmiştir. 21 Haziran 1926 tarihli 2525 sayılı “Soy Adı Kanunu” çıkınca Elbistan’daki ailesi, çocuklar da dahil “Altıok” soyadını almışlar ve kayıtlarda dedemin soyadı da “Altıok” yazılıdır.

Elbistan ve Göksun nüfus kayıtları karşılaştırıldığında soyadı farklı olsa da T.C. Kimlik No, doğum yeri ve doğum tarihi aynıdır. Göksun’da yerleşmesi ve kaydının orada olması sebebiyle “Güneş” soyadını almış ve Elbistan’daki nüfus kaydı kapatılmıştır.

Ancak, Elbistan’daki “Güneşoğulları” ile bir bağlantısına henüz ulaşamadım. Sülalelerin farklı kollarının değişik soy adlar aldıkları ve zaman içerisinde birlikteliklerinin koptuğu malûmunuzdur.

Dedem, herkes tarafından sevilen ve saygı gören biriymiş. Göksun ile Elbistan - Afşin arasında atla veya arabayla yolculuk yaparken uğradıkları köylerde, kasabalarda ağırlanır; yolda karşılaştıkları kişilerce “Altıparmak Mustafa Efendi” diye saygı gösterilir, bir emrinin/isteğinin olup olmadığını sorarlarmış. 

Yazarın Diğer Yazıları

  • Türk Kültür Coğrafyası-1 - 06 Temmuz 2025
  • Türkoloji ve Dil-2 - 28 Haziran 2025
  • Türkoloji ve Dil - 15 Haziran 2025
  • Türklük Bilimi Üzerine - 08 Haziran 2025
  • Türklük Bilimi/Türkoloji - 01 Haziran 2025
  • Türkler Hakkında - 25 Mayıs 2025
  • Türklerde Sosyal Yapılar - 18 Mayıs 2025
  • Kültür Milliyetçiliği - 11 Mayıs 2025
  • Ekonomi Savaşları - 04 Mayıs 2025
  • Kritik Madde Savaşları - 27 Nisan 2025
  • Buharî'nin Ebu Hanife Düşmanlığı - 20 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-3 - 13 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-2 - 06 Nisan 2025
  • İnancımız ve Çelişkilerimiz-1 - 30 Mart 2025
  • Hüccet mi Kudret mi? - 23 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-4 - 16 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-3 - 09 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-2 - 02 Mart 2025
  • Türkler (Halklar-Boylar)-1 - 23 Şubat 2025
  • Türklerin Soy Kütüğü - 16 Şubat 2025
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
  • 25
ilan.gov.tr
Gazete arşivi için üye girişi yapmanız gerekmektedir.
Köşe Yazarları
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Kadriye Demirel (AES Antalya il Temsilcisi , Eğitim koçu)
Toplu Sözleşme Sosyal Medya Anketi
Aziz Dolu Atabey
Aziz Dolu Atabey
Türkler bin boydur biri de Moğol'dur
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Yaşar YENİÇERİOĞLU UAEF Başk
Türk Kültür Coğrafyası-1
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Remzi ÖZMEN TES İst 8 Nolu Şb. Bşk, Kamu-Sen İst eski Bşk
Memur Emeklisi Cezalı mıdır?
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Reyhan Yıldız Eğitimci Yazar
Hayatın Satır Araları: Gündelik Anların Derinliği
Yusuf İPEKLİ
Yusuf İPEKLİ
Araç muayenesi
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Cahit Akdoğan Giresun Valiliği Esk.Halkla İliş. Md
Diyanetten Alkışlanacak Cuma Hutbesi
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Mehmet ARSLAN Eğitim Yönetimi Ve Planlama uzmanı
Birliğimize Kast Edenlere Verilen Değeri, Anlamak Mümkün Değil
Avrupa Turundan Fransa Paris
Canan ÖZDEMİR Uzman Sosyolog
Avrupa Turundan Fransa Paris
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Misafir Yazılar
Haydut Devlet İsrail Bölgede Barışı Ve İstikrarı Engelliyor
Ankara, Adam Gibi Dinle!
Orhan KILIÇOĞLU
Ankara, Adam Gibi Dinle!
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Av.Faruk Ülker Ümraniye Türk Ocağı Eski Bşk
Siyonizm Nedir Ve Siyonizmin Tarihçesi
Siyasi Bir Durum Değerlendirmesi
Ali Kemal Gül
Siyasi Bir Durum Değerlendirmesi
Büyük Orta Doğu Yangını
Türk Ocakları'ndan
Büyük Orta Doğu Yangını
Kerbela Çeşmesi
Şerife Güven
Kerbela Çeşmesi
Bayramın Kutlu Olsun
Köksal Cengiz
Bayramın Kutlu Olsun
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Şevket Sezer
Trabzon'umuzu-Rum ve Pontus diye bilenlere!..
Çok Okunan Haberler
Öğretici: Açlık Sınırı 26.115 TL, Yoksulluk Sınırı 85.066 TL Olmuşken Refah Payı Şarttır!
Öğretici: Açlık Sınırı 26.115 TL, Yoksulluk Sınırı 85.066 TL...
Konya'da sağlık skandalı: Hastasından ameliyat parası isteyen doktora gözaltı!
Konya'da sağlık skandalı: Hastasından ameliyat parası isteyen doktora...
Haziran enflasyonu TÜİK'e göre yıllık yüzde 35, ENAG'a göre yüzde 69
Haziran enflasyonu TÜİK'e göre yıllık yüzde 35, ENAG'a göre yüzde...
Ana Sayfa
GÜNDEM
KAMU
SENDİKA
DÜNYA
EKONOMİ
SİYASET
HUKUK
TÜRK DÜNYASI
EĞİTİM
MEMURLAR
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Anketler
Gazete Manşetleri
  • EKONOMİ
  • HUKUK
  • KAMU
  • MEMURLAR
  • SENDİKA
  • TÜRK DÜNYASI
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Anketler
  • Gazete Manşetleri
sanalbasin.com üyesidir

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.

Yazılım: Tumeva Bilişim